Siyasetin ''gerilim, düşmanlık, husumet'' üretemeyeceğini dile getiren Ağar,
''Ülke insanı demokrasi dışı bir müdahaleyle karşılaşmayacaktır. Bunun yolu
siyaset yapmaktır'' dedi.
Siyasetin yapıldığı yerin ''mahkeme değil sandık'' olduğunu dile getiren
Ağar, Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde demokrasinin zedelenmemesi gerektiğini söyledi.
Merkez sağın birleştirilmesiyle ilgili olarak ''İnsanlar yukarıdan oturup ne
sağı ne de solu birleştirebilir. Bu bitti. Buna millet karar verir'' diyen Ağar,
''Benim saklayacak bir şeyim yok. Geçenlerde Mesut Yılmaz ile oturup görüştük
uzun uzun. Her 15 günde bir sayın Demirel ile de oturup görüşüyoruz'' dedi.
Ağar, DYP dışında söyledikleri akılda kalan başka bir partinin olmadığını
savundu.
Irak'ın Türkiye'nin en önemli meselesi olduğunu dile getiren Ağar, bu
meselede üst düzey makamların farklı şeyler söylemesinin millette kaygı
yaratacağını belirtti.
''Bölgede hiç bir oluşum Türkiye'ye rağmen yaşayamaz. Denemek isteyen
buyursun denesin'' diyen Ağar, ''Sayın Baykal, bizim açıklamalarımızla ilgili
(Ağar Diyarbakır'ı mı vermeye çalışıyor) diyor. Ben Diyarbakır'ı vermeye değil,
Musul'u almaya çalışıyorum'' diye konuştu.
Ülkede istikrar olsaydı Cumhurbaşkanlığı seçiminin ''çok bilinmeyenli
denklem haline dönüşmeyeceğini'' kaydeden Ağar, iktidara geldiklerinde AB
sürecini yeni bir çerçeveyle hızlandıracaklarını söyledi.