Sezer, konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı;
"Halen TBMM Plân ve Bütçe Komisyonu’nda olup bayram öncesinde Ekonomik ve Sosyal Konsey’de ele alınan Sosyal Güvenlik Reformu (Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı), aylık bağlama oranlarını düşürerek, emekli aylıklarının hesaplanma yöntemini değiştirerek, emekli aylıklarındaki alt sınırı kaldırarak; emekli, dul ve yetim aylıklarının önemli ölçüde azaltılmasını öngörmektedir.
Emekli, dul ve yetimler şu anda zaten ağır bir geçim sıkıntısı altında ezilmektedir. Aldıkları aylıklar yoksulluk sınırının altındadır. Bu aylıkları daha da azaltarak reform yapılması ne “sosyal devlet” ilkesiyle ne insan haklarıyla bağdaşır. Burada hükümete sesleniyorum: Emekli, dul ve yetime çorba parasını çok görmeyin. Kimsenin yarın ne olacağı belli olmaz. Bir gün herkes çorba parasına muhtaç duruma düşebilir.
Mevcut hâliyle tasarı sorunları çözmek yerine daha da ağırlaştıracaktır. Çünkü, uygulamada çalışanlar ve emekliler arasında yeni adaletsizlikler ve sistemde tam bir kargaşa ortaya çıkacaktır. Kişiler, sosyal güvenlik sisteminden yeterince hizmet alamayacak, sağlık hizmetlerinin de kapsamı daralacaktır. Emeklilik koşullarının acımasız ölçüde ağırlaştırılması, birçok kişinin emeklilik hakkını ömür boyu elde edememesi sonucunu doğuracaktır. Bütün bunlar sisteme olan ilgiyi azaltacak, halen % 52’lere varmış bulunan kayıt dışı istihdam daha da artacaktır.
Oysa sosyal güvenlik sisteminin sorunları kayıt dışılığı artırarak değil, azaltarak; çalışan herkesin sisteme katılımını ve katkısını sağlayarak çözülebilir."
Hükümetin