“Geçtiğimiz sezon ‘disiplin adına bir şeyler yapılması gerek’ diye düşünüldü.Beşiktaş  maçı öncesinde  Lincoln   olayı da bahane oldu. Ben de o gün kurban seçildim. Lincoln   o gün çok üzülmüştü. Olayı da biraz fazla uzattı. Yaşananlar bir bahaneydi onun için. Geçen sene o dönemlerde çok kırılgandı ve haliyle çok alınmıştı. Bayağı bir uzun süre tavır koydu. Tabii bu olayda benim de şanssızlığım var. Geçen yıl bu kadar katkı sağlamaması benim gibi forvetleri direkt etkiledi. Belki geçen sene böyle oynasaydı ben de bu sene futbolu bırakmazdım.

‘TAM HALI SAHA KADROSU’

A.GÜCÜ maçının sonucu ise beklediğim gibi oldu. Zemin halı sahada gibi. Bu tip bir sahada en güzel oyunu oynayabilecek takım G.Saray ’dı. Böyle bir kadro yapısı var. Maç öncesi de söyledim. Bu sahada G.Saray  favoriydi. A.Gücü de geriye çok yaslandı ve çanak tuttu.

‘ÜMİT’E YANLIŞ YAPILDI’

BİR adamı getirip ’Sen 3 sene sonra bu takımın hocasısın’ deyip sonra ’Ligi tanımıyorsun’ diyerek gönderen anlayış eleştirilmeli. Eğer ben yönetici olsaydım, Ümit Davala’nın hatasını görsem bile göndermezdim. Stratejik bir hamle yapıldı. Eleştirilerin kendilerine sirayet etmeye başladığı anda Ümit Davala gitti. Ümit gitti, sanki her şey düzeldi. Ümit kalsa böyle olmayacak mıydı? Ertuğrul Sağlam’ın gitmesi üzerinde de durulmadı. Saman alevi gibi unutuldu. O zaman, kariyerli bir hoca getirildi ve tartışma sonlandırıldı.”