Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
38,7234
EURO
43,4641
IMKB
9.279,000
ALTIN
4.083,570
 
Hava Durumu ANKARA
10 / 27 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
"KARARI SADECE BİZ VERİRİZ"
 KARARI SADECE BİZ VERİRİZ
 
Başbakan Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
 
26.3.2013 - 13:42

Geçtiğimiz hafta içinde milletimiz, ülkemiz ve bölgemiz açısından iki önemli olay yaşandı. Bunlardan birincisi Nevruz ve devam eden çözüm süreci.

İSRAİL'İN ÖZRÜ

Bu konuya değinmeden önce diğer önemli olayla ilgili konuşmak istiyorum. Bildiğiniz gibi 2010'da Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara isimli gemi Türkiye'den yola çıktı. Bu insanların içinde 36 ayrı ülkeden insan vardı. Sadece Türk yoktu. Bir gönüllüler ordusu vardı. Bu yarım gemisi malesef Akdeniz sularında İsrail güvenlik güçlerinin saldırısına uğradı ve 9 Türk hayatını kaybetti. Uğur kardeşimiz ise bitkisel hayatta neredeyse 3 yıldır evinde yatıyor.

Bu olay olduğunda biz Şili'deydik ve temaslarımızı derhal yarıda kesip ülkeye döndük. Derhal girişimlere başladık. Hemen arkadaşlarımız İsrail'e giderek orada yaralı olan vatandaşlarımızı Türkiye'ye getirdik. Uluslararası hukuk nezdinde olayı tam bir kararlılık içinde takip ettik.

"İSRAİL UNUTULACAĞINI DÜŞÜNÜYORDU"

İsrail, o zamana kadar kan döktüğü tüm olaylar gibi bunun da üstünün örtüleceğini, unutulacağını düşünüyordu. Birçok görüşmeler yapıldı bizimle. Bizler dedik ki; 3 şartımız var. Bu 3 şart yerine gelmedikçe bizden bir şey beklemeyin. Çünkü bu devlet, bu millet onurludur. Tabii ricacı olarak gelen devlet başkanları, başbakanlar hiçbir itiraz etmedenn geri döndüler. Çünkü bu konuda hiç geri atmadık. Takipten yorulmadık.

3 şartı İsrail'e sürekli olarak talep ettik. Özür, tazminat ve Filistin'e ambargonun kaldırılması. Özür kelimesi yerine bunlar ısrarla 'Üzüntü duyduk desek olmaz mı?' dediler. Hayır dedik. Bu olmadan olmaz. 'Tazminatı kabul edelim diğerleri olmasın' dediler. 'Hayır' dedik. Üçü birden olacak.

"OBAMA HAVALİMANINDAN BENİ ARADI VE..."

Obama İsrail'e gitmeden önce ABD Dışişleri Bakanı bize geldi ve bu konuyu konuştuk. Ne gibi bir çerçeve oluşturalım diye düşündük. Biz tabii yine çerçevemizi ortaya koyduk. Sayın Obama'nın Ortadoğu'ya gelişinde önümüze bir metin geldi. O metinde kabul edemeyeceğimiz şeyler vardı. Dedik ki; Hayır. Biz sadece Türk vatandaşlarının değil, Filistin'li kardeşlerimizin de hakkını koruruz. Onların da bu çerçeveye girmesi lazım.

Sayın Obama havalimanında Netanyahu'nun yanında beni aradı. Ben Netanyahu'nun sesini aldım fakat 'Ben Obama'nın sesini özledim' dedim önce kendisiyle konuştum. Sonra Obama'nın şahitliğinde konuşarak bu işi bitirdik. Daha sonra ABD açıklama yaptı, İsrail yaptı ve biz de açıklamamızı yaptık. Eşeği sağlam kazığa bağladık ve ondan sonra Allah'a emanet ettik.

"TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"

Netanyahu bütün şartlarıımızı kabul ettiğini bildirdi. Ben de ülkem, milletim ve şehitlerimiz adına bu özrü kabul ettiğimi, tazminat ve ambargo konusunu da takip edeceğimizi söyledik. Kısa bir süre içinde bölgeye yapacağımız bir geziyle ambargonun ne durumda olduğunu yerinde görme fırsatımız da inşallah olacak. Bundan sonra artık biz sözlerin tutulup tutulmadığını takip edeceğiz.

"ŞEHİTLERİN KANI YERDE KALMADI"

Sürece göre de adımlarıımızı ona göre atacağız. Elbette ki bu özür şehitlerimizi geri getirmeyecek. Filistin'li şehit kardeşlerimizi geri getirmeyecek. Ancak şehitlerimizinn hatırası için bu özür çok önemli. Şehitlerimizin kanının yerde kalmadığını burada vurgulamak istiyorum.

Bu gelişmeden sonra Hamas lideri Halid Meşal'i aradım. Çok duydulandıklarını söyledi. Ben de kendisine inşallah en kısa sürede Gazze'ye giderek, mazlum Gazze'li kardeşlerimizle kucaklaşacağımızı söyledim.

"Mavi Marmara olayının acısını yüreklerimizde hissettik. Ama hep soğukkanlılıkla ve itidalle hareket ettik. Boyun eğmedik ama haklı olduğumuz bir davada haksız duruma düşecek bir tavrımız da olmadı. Onun için hukuk dedik, BM dedik. Biz isterdik ki; muhalefet de bizim yanımızda olsun. Ama ne yazık ki bunu göremedik. Başta CHP olmak üzere muhalefet ülkesinin , milletinin yanında olmak yerine gitti saldırganların yanında saf tuttu. CHP Başkanı 'Biiz olsaydık Mavi Marmara'yı göndermezdik' dedi. İsrail ile aynı kelimeleri kullandı. Biz İsrail'e Tevrat'tan 'Öldürmeyeceksin' emrini hatırlatıınca, biz İsrail'den yanıt beklerken yanıt CHP'den geldi. Bu olayı bizim dış politikamızın büyük başarısızlığı olarak lanse ettiler. Hiiç şaşırmadık. Bunların dış politikadan anladığı boyun eğmektir, el pençe divan durmaktır, görmezden gelmektir.

"CHP DE ÖZÜR DİLEMELİ AMA..."

Bunlardan özür filan beklemeyin. İsrail özür diledi ve diler. Ama CHP özür dilemez. Ben bir Başbakan olarak Dersim olayıyla ilgili özür diledim. CHP Genel Başkanı'ndan kendi memleketiyle ilgili olayda tek kelime demedi. Diyemez. Bunların tarihinde özür dilemek yoktur. Pişkinlik vardır ama pişmanlık yoktur. Türkiye günlerdir CHP'nin açıklama yapmasını, İsrail gibi özür dilemesini bekliyor. Ama onlar pişkinliğin dibine vurarak Dışişleri Bakanı hakkında gensoru verdiler. Ama onu da yanlış verdiler, enerji ile ilgili bir konuda Dışişleri Bakanı hakkında gensoru verdiler.

"SEN KİMİ VURUYORSUN?"

Türkiye'nin büyük bir ekonomisi, güçlenen bir demokrasisi var. Ama Türkiye'nin vizyonuna ayak uyduramayan küçük bir muhalefeti var. Muhalefetin de bu sevinci paylaşmasını yürekten temenni ediyorum.

Yavru muhalefetin genel başkanı Bursa'da bir miting yaptı. Ben, küfürlere, hakaretlere cevap vermeyeceğim. MHP Genel Başkanı’nın kullandığı dil talihsizliktir.

MHP'ye gönül veren kardeşlerime bir şey hatırlatmak istiyorum. Kalabalıktan bir grup, sayıları önemli değil, bir slogan atıyor. "Vur de vuralım, öl de ölelim"... Bu Genel Başkan da çıkıyor, son derece sorumsuz bir şekilde "Merak etmeyin onun da zamanı gelecek" diyor. Siyasi sorumluluk taşıyan insana bu ifade yakışır mı? Senin teröristin kötü, benim teröristim iyi mantığıdır bu... Sen kimi vuruyorsun? Zamanı gelecek derken neyi ifade ediyorsun?

Bu ülkenin karşılıklı bir özgüven ve barış içinde yaşamaya ihtiyacı varken sen bu sözleri nasıl söylüyorsun? 80 öncesinde öldürülen gençlerin hatıralarına açık şekilde saygısızlıktır bu dil.
Bu dil, bu tavır, bu siyaset ülkemizin ve milletimizin asla hayrına değildir Türkiye’ye hizmet etmez

Bunların dili ayrıştıran bir dildir. Birlik ve bütünlüğe hizmet etmez. Bölüp parçalamanın dilinden anlayan bir siyaset yapıyorlar. Çünkü bu ülkede terör biterse MHP'nin istismar alanı kalmayacaktır.

Bu ülkede acılar sona ererse MHP'nin kulllanacağı dil de kaymayacak. Türkiye huzura doğru ilerlediği için MHP son derece huzursuz.

"KARARI BİZ VERİRİZ"

Barış süreci hususunda durumdan vazife çıkardılar. Şimdi tekrar yoğun bir şekilde bir kampanyadır gidiyor. Kimisi "akil adamlar" diyor, kimisi "akil insanlar" diyor. Bunların hangisi bizim havuzumuzda var? Yok. O da yok...

Böyle bir çalışmayı yapacaksak bunun kararını biz veririz. Gazetelerin köşe yazarları bunun kararını veremez. Hesabını biz vereceğiz onlar vermeyecek. Hesabını vereceğimiz bir işin altına bedenimizi zaten biz koyarız. Sabır etmek gerek, siz bizi izlemeye devam edin. Şu olursa daha iyi olur, bu olursa daha iyi olur demeye gerek yok.

En ideali bu toplumda karşılığı olan insanlardan oluşturulmasıdır. Karşılığı yoksa bu insanlarla neden böyle bır yola çıkalım?

"AKİL İNSANLAR DAHA ŞIK DÜŞER"

'Akiller' veya 'akil insanlar', birileri de 'akil adamlar' diyor, hanımlar da dahil olacağına göre 'akil insanlar' daha şık düşer.

Eğer bunun kararını verirsek tüm yurdu kuşatacak bir adım yaparız. Onlar bizim ancak müşavere heyetimiz olacak.Toplumun algılamasını yönlendirme noktasında biz onlardan destek alırız

Çalışma çerçevelerine varıncaya kadar böyle bir süreci başlatabiliriz. Hükümet olarak seçiciyiz burada. Büyük bir devlete düşen de budur. Korkmadan sorunların üzerine gidiyoruz



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


ERGUN SAYGUN RAHATSIZLANDI!

ÖCALAN'IN AKİL ADAM ÖNERİSİ

GÖKÇEK'İ KIZDIRACAK SORU
»  ARINÇ:'BAHÇELİ HAYATININ HATASINI YAPTI'
»  KIŞANAK: YASAL GÜVENCE İSTİYORUZ
»  GÖKÇEK'TEN NETANYAHU'LU SEVGİ GÖSTERİSİ!
»  MEHMETÇİK UZAY YOLUNDA!
»  ÖZÜR HAKKINDA İLGİNÇ İDDİA!
»  ANKARA'DA SUİKAST ALARMI
»  ANKARA'DA 21 ADRESE BASKIN!
»  PKK'YA OPERASYONLAR DURDU MU?
»  YAŞAR OKUYAN'IN DAYIOĞLU İSYANI
»  ERDOĞAN'DAN BAHÇELİ'YE YANIT!
»  ''MECLİS GEREKİRSE DEVREYE GİRER''
»  BAŞBUĞ:'TÜRK MİLLETİ İLE ALAY EDİLİYOR'
»  ''ÇILGINA DÖNDÜLER, KUDURUYORLAR''
»  FLAŞ! BEŞAR ESAD ÖLDÜRÜLDÜ MÜ?
»  ÇİÇEK:MUHATAP MECLİS DEĞİL
»  ''ONLAR DA ÖZÜR DİLEYECEK''
»  OSMAN PAŞA'DAN KORKUTAN SENARYO!
»  ''VUR DE VURALIM, ÖL DE ÖLELİM''
»  AKİL ADAMLAR KONUSUNDA FLAŞ GELİŞME
»  MHP'DEN BURSA'DA DEV MİTİNG
»  MART KARI TÜRKİYE'Yİ KUŞATTI
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.