Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
32,5023
EURO
34,5755
IMKB
9.548,000
ALTIN
2.486,330
 
Hava Durumu ANKARA
11 / 26 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
"Kim Mağdur Edebiyatı Yapıyorsa..."
 Kim Mağdur Edebiyatı Yapıyorsa...
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kim ki FETÖ nedeniyle mağduriyet edebiyatı yapıyorsa ihanet içindedir. Himmet toplantılarında bu kadar para toplayacaksın sonra
 
26.10.2016 - 14:43
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ak Saray’daki 29. Muhtarlar toplantısında konuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun sık sık dile getirdiği ‘FETÖ operasyonlarındaki mağduriyete’ dikkat çeken Erdoğan “şimdi bir mağdur edebiyatıdır gidiyor. Asıl mağdur olanlar 15 Temmuz gecesi şehit olanlar. Kim ki FETÖ nedeniyle mağduriyet edebiyatı yapıyorsa ihanet içindedir. Kimse mağdur edebiyatı yapmasın” diye konuştu. Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları; Biz muhtarlarımızla şehirlerimizin, bölgelerimizin meselerini konuşmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Anlamayanların gözden kaçırdıkları husus şu; kürsüden ülkemiz ve dünyayla ilgili meseleleri anlatırken burada karşımda oturan muhtarlarımızı bir bakışları, itirazları, isyanları, tasdikleri bana çok şey anlatıyor. İlim sahibi olursun ama irfan sahibi olamazsan bir hiçtir, işte milletin irfan sahibi olması burada. Bu irfanı eğitimle ölçemezsiniz. Zaman zaman özellikle yabancı basın mensupları 14 yıldır Türkiye’yi nasıl yönettiğimin sırrını soruyorlar. İşte bu sır, karşımda oturuyor. Başarımın sırrını milletimin irfanına tabii olmaktaki isabetime borçluyum. Ben Türkiye’nin tamamını kontrol eden baş muhtarım. Gönül gözü kapalı olana Rabbim şifa versin. Tüm siyasi hayatım boyunca şunu gördüm, biz bir adım attıysak milletimiz 5 adımdır. O nedenle millete efendi olmayacaksın, millete hizmetkar olacaksın. Millete afra tafra yaparsan bir seçimde getirir, diğer seçimde götürür. Milletten bir adım kaçanlar, koşarak uzaklaşanlar ise kendilerine itibar etmedikleri için kızıyorlar, halka ne kızıyorsun? Milletle kavga etmeyi bırakıp millete tabii olsalar mesele çözülecek. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir demekle egemen olunmuyor, milletin hakkına tabi olmakla egemen olunuyor. Değerli kardeşlerim, geçtiğimiz Türkiye’deki yönetim anlayışı üzerinde durmuş, artık tehditlerin kapımıza dayanmasını beklemeyeceğimizi ifade etmiştik. Bu yeni güvenlik anlayışı Türkiye’nin Suriye ve Irak’ta neden bulunduğunun en açık ifadesidir. Artık iş kapıya geldikten sonra müdahale dönemi bitti. SURİYE’YLE İLGİLİ Biz çözüm süreci dedik mi? Milli birlik dedik mi? bunları dedik. Sonuç alabildik mi? Hayır. Gaziantep’te o kına töreninde 56 kardeşimizin orada bir canlı bombayla şehit edilmesi, 100 kişinin aralanması olayı artık bu işin bitiş noktası oldu. ‘Madem ki böyle bir adım attı, şimdi biz Suriye’ye yaptığımız ön hazırlıktan sonra Cerablus’tan gireceğiz’ dedik ve ÖSO önde, arkasında lojistik destek bizde olmak üzere Cerablus’a girildi. Peki Cerablus’a kim yerleşti? Cerablus halkı yerleşti. Ardından El-Rai’ye girildi, Rai’den hemen bunların kutsadıkları, biliyorsunuz meşhur Dabık vardır ve Dabık’a doğru inildi ve DEAŞ orada çok ciddi bir direnç gösterdi ama Dabık aşıldı. Şimdi de Dabık’tan El Bab’a gidiliyor. Bu arada bir terör örgütü PYD/YPG ona karşı da gerekli mücadele nerede karşımıza çıkarsa o da veriliyor. Şimdi El-Bab’dan Mümbiç’e doğru. Bizim Halep’le ilgili şu an bir sorunumuz yok ama itirazımız var. Bunu da sayın Putin ile görüştüm, dedim “Halep halkını artık huzura kavuşturalım” Halep’te terör gruplarına karşı müşterek mücadele verelim ama Halep Haleplilerindir. Halep’in üzerinde bir hesaba girmek doğru olmaz çünkü bizim Halep’le bağlarımız var ve Halep’te böyle bir işgal yapılacak olursa bu insanlar Gaziantep’e Kilis’e gelecek. Şu anda 2 milyon 750 bin Suriyeli, 300 bin Iraklı bizim topraklarımızda. Bunu insani, vicdani, İslami bir görev olarak yapıyoruz. Batı destek veriyor mu? Yok. Başka yerlere veriyorlar ama Türkiye’ye söz verdikleri halde yok. Aynı şekilde bakıyorsunuz BM Mülteciler Konseyi’nin devamlı toplantılarında paralar toplanıyor Türkiye’ye gelen bir şey yok. Ya bu benim bütçeme girmeyecek mi bu paralar? Gelse de gelmese de biz bu bombaların altındaki kardeşlerimize kesinlikle bu desteği vereceğiz. Hatta şu an çadır kentlerde, konteynırlarda bulunanlara vatandaşlık kapısını da gerekirse açacağız dedik, İçişleri Bakanlığımız bu konudaki çalışmalarını yürütüyor. Maalesef yakın bir tarihe kadar terör örgütlerine karşı tedbirleri hep kendi topraklarımızda almaya çalıştık. Halbuki terör örgütlerinde ülke dışı ve içindeki üslerinde serbestçe elemanlarına eğitim veriyor, hakimiyet alanları tesis ediyor. Bunlar ilk defa bizim tarafımızdan teşhis edilmiş sorunlar değildir ama her ne hikmetse meselenin üzerine gidilmemiş, gereken önlemler alınmamış. Suriye krizi başladığında aktif bir konumda yer almaya gayret ettik ancak yıllarca bu sürecin de dışında tutulduk üstüne milyonlarca sığınmacının yükünü tek başımıza üstlenmek zorunda kaldık. Sonra baktık kimseden faydası yok, biz de kendi projelerimizi kendimiz hayata sokmaya karar verdik. Bu kararı vermesine verdik ama önümüzde çok da rahat bir hareket alanımız yoktu. Dışarıdan olduğu kadar içeriden de kuşatılıyorduk. Attığımız her önemli adımda provokasyonlarla, siyasi engellemelerle karşılaştık. 2005’ten 2007’ye kadar ordu ve yargı içinde yuvalanan bir takım kesimlerin yol açtığı sorunları unutmadık, unutmayacağız. Aynı şekilde 2012’de Türkiye’yi nasıl köşeye sıkıştırmaya yönelik hamlelerin yapıldığını da unutmayacağız. Milli Birlik ve Beraberlik projesiyle bir adım ileri taşıdığımız, Çözüm Süreci ile taçlandırdığımız bölücü terör örgütüyle mücadelemizin nasıl sabote edildiğini gördük. İşte 53 Kürt kardeşimizin şehit edilmesinin ardında da ‘Sokağa çıkın’ çağrısı yapmaktadır. Ölen Kürt kardeşlerimiz, öldürenler de Kürttü. Hani bunlar Kürtlerin temsilcisiydi? Devlet ve millet olarak örgütü de güdümündeki siyasi partiyi de dikkate almayacağız. Hiçbir zaman almadım, almam, almayacağım da. Benim insanıma, benim vatandaşıma saygı duymayana benim saygım yoktur, olmayacaktır. Çünkü bizim muhatabımız artık doğrudan bölge insanıdır. Buna böyle bakacağız. İnanıyorum ki bütün muhtar kardeşlerim de buna böyle bakmalıdır. Böyle bakmazsanız, kusura bakmayın. Bakınız o dönemlerde Gezi olayları birkaç gün içinde birileri tarafından hükümeti devirmeye yönelik fırsata dönüştürülmeye çalışıldı. Mesele ağaç falan değildi. Yeşili bu kadar seven bir kişiyi kimse ağaç düşmanı olarak ilan edemez. Yeşillendirmeyle ilgili verdiğimiz mücadele dünyada örnektir. Hey hat, bazı gafiller farkında olmasa da çeşitli şehirlerimizde işgale yeltenenler bunu bilinçli oalrak yapıyorlardı, milletimiz bunun karşısında durmayı bildi. Bizim net tavrımız sayesinde bu plan aşamaya kaydedemeden çökertildi. Ardından 17-25 Aralık darbe girişimi geldi. Geziyi ağaç, yeşil meselesi olarak pazarlamaya kalkanlar, bunu da hukuk, adalet çerçevesinde yutturmaya çalıştılar. Hamd olsunlar milletimiz bu oyunu da yutmadı. Ardından da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 52 ile bir kez daha milletimiz tarafından ibra edildik. Milletimizle el ele vererek her defasında bu oyunu bozduk ama bölgedeki projelerimizi sürekli ertelemek zorunda kaldık. Bunlar bize zaman kaybettiriyor. Suriye, Irak hatta Mısır, Filistin ve Libya’da yaşananlar bizleri etkilemektedir. Kimse onların içişleri diye kendisini kandırmasın, bölgede yaşanan her meselenin bizimle ilişkisi vardır. Kosova’daki, Balkanlardaki kardeşlerimiz sıkıntıya düştüğünde “Kendilerinin içişleridir” dedik mi? Gelebilir miyiz? Gürcistan’da çatışmalar yaşandığında “Bizi ilgilendirmez” deyip kafamızı başka tarafa çevirdik mi? Azerbaycan Karabağ için gözyaşı dökerken biz rahatımıza bakabilir miyiz? Aynı durum çok daha fazla derinliğiyle Suriye için, Irak için hatta tüm Afrika için geçerlidir. FETÖ MAĞDURLARI İLE İLGİLİ Şimdi bir mağdur edebiyatıdır gidiyor. Asıl mağdur olanlar 15 Temmuz gecesi şehit olanlar. Kim ki FETÖ nedeniyle mağduriyet edebiyatı yapıyorsa ihanet içindedir. Himmet toplantılarında bu kadar para toplayacaksın sonra mağdur, ne mağduru… Vatandaşı için adeta toprak olmuş bir Cumhurbaşkanı, sen kalkacaksın mağdur edebiyatı yapacaksın. İster en yakınındaki kardeşlerim olsun ister diğerleri… Mağdur edebiyatı yapmasınlar…


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


Kılıçdaroğlu'ndan Çok Sert Sözler

Tekmeciden Pes Dedirten Savunma!

AB'den Kışanak Açıklaması
»  TBMM'de Kışanak Gerilimi
»  Cemaat Otelinde Şok Tuzak!
»  "Gülen,Şebekesini Toparlıyor,Tutuklayın"
»  Flaş...Emniyet'te Deprem
»  Kazan,Artık 'Kahraman', 15 Temmuz Tatil!
»  Gülten Kışanak Gözaltına Alındı!
»  Adil Öksüz İçin 4 Milyon TL Ödül
»  "Bu Dönemin 12 Eylül'den Farkı Yok"
»  Yıldırım:Bahçeli'nin Açıklamaları Yapıcı
»  Bahçeli'den Flaş Başkanlık Açıklaması
»  MEB'den 28 bin 163 bin Kişi ihraç Edildi
»  Fırtına Obüsleri Deaş ve PYD'yi Vurdu
»  Flaş..Antalya'da Patlama
»  Ali Koç'dan Flaş Adaylık Kararı
»  "Başkanlık Çantada Keklik Değildir"!
»  Ünlü Deprem Bilimciden Korkutan Uyarı
»  Cezaevindeki FETÖ'cülerin Rüyası
»  Soğuk Havalara Hazırlanın
»  Adnan Hoca'dan Şoke Eden Fıkra
»  Ünlü İş Adamının Feci Ölümü
»  FETÖ'den Militanlara Yeni Talimat!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.