Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmata ilişkinin davanın bir numaralı sanığı emekli Binbaşı Levent Bektaş’ın avukatları Celal Ülgen ile Hüseyin Ersöz, torna makinesi ile ıslak imza atılabileceğini ve bazı bilgisayar programları kullanılarak dijital verilerin tarihlerinin ve içeriklerinin değiştirilebileceğini öne sürdü.

İstanbul 12’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın üçüncü oturumunda savunmalarını barkovizyon eşliğinde yapan avukatlar Celal Ülgen ile Hüseyin Ersöz, hazırladıkları bir video ile torna makinesiyle soruşturmayı yürüten savcılardan Ercan Şafak’ın ıslak imzasının, Kafes Operasyon Eylem Planı’nın altına nasıl atılabileceğini gösterdi.
Bir kişinin grafolojik olarak aynı imzayı üst üste atmasının mümkün olmadığını ifade eden avukat Hüseyin Ersöz, ayrıca fiyatları 800 dolar ile 4 bin dolar arasında değişen imza makineleri ile de ıslak imza atılabileceğini belirtti.

HAKİM TORNA MAKİNASININ ATTIĞI İMZAYI MERAK ETTİ SORU SORDU
Üye hakim Mehmet Karababa’nın imza makinesi ve torna aracılığı ile atılan ıslak imzanın eğiminin, kağıda uyguladığı basıncı ve el hareketlerinin aynen taklit edilip edilemeyeceğini sorması üzerine ise Levent Bektaş’ın avukatı Celal Ülgen "Aynen takit edilebilir" diye yanıt verdi. Üye hakim Mehmet Karababa’nın "İmza makinesi ile ya da başka bir aletle atılan ıslak imza bilimsel kurumlarca tespit edilebilir mi?" sorusuna ise avukat Celal Ülgen, "Tespit edilebilir" diye yanıt verdi.
Bunun üzerine üye hakim Mehmet Karababa da "Tespit edilemezse ticaret hayatı çöker" dedi. Levent Bektaş’ın ev ve iş yeri aramasında, gözaltına alınmasında usulsuzluk yaşandığını savunan avukatları el konulan CD, DVD ve hard disklerinin imajının alınmadığını, hash değerlerinin tespit edilmediğini, tutanak tutulmadığını ve bir torbaya konulararak mühürlenmediğini söylediler.

DİJİTAL VERİNİN HASH DEĞERİ ALINMAZSA, ÜZERİNDE OYNAMA YAPILABİLİR
Bir dijital veri üzerinde oynama yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi için hash değerinin mutlaka alınamsı gerektiğini savunan avukat Hüseyin Ersöz, "Dokümanın içerisinde tek bir harf, hatta nokta ya da virgül değiştirilse bile 12 haneden oluşan hash değeri değişir. Polis elinde yeterli donanım olmadığı için digital dokümanların hash değerlerinin alınamayacağını söylüyor. Eğer siz bir dokümanın hash değerini almazsanız o doküman üzerinde değişiklik yapmak kesinlikle mümkündür. Öncelikle usulsuz bir şekilde alınan ve kolaylıkla müdahale edilebilecek olan dijital dokümanların hukuka uygunluğu açısından mahkemenizin karar vermesi gerekir" dedi.
Dijital verilere bazı programlar aracılığı ile sonradan müdahale edilebileceğinin belirten avukat Hüseyin Ersöz, File Tweak programı ile digital ortamda ki belgelerin tarihlerini, Win Hex programı ile de içeriklerinin değiştirilebileceğini kaydederek, bir word dosyası üzerinde bu programları kullarak bunu gösterdi. Bir belgenin güvencesini o belgenin hash değerinin oluşturduğunu belirten avukat Hüseyin Ersöz şunları söyledi:
"Digital dokümanların yeniden bilgi yüklemeye açık olmadığının mutlaka ele geçirildiği yerde belirlenmesi gerekir. İçindeklerin tek tek tespit edilerek tutanağa bağlamak, bu tutanağı şüpheli ve avukatına imzalatmak gerekir. CD, DVD, hard disklerin seri numaraları alınarak tutanağa geçirilmesi gerekir. Bazı sanıklarda bu işlem Merkez Komutanlığı’nda yapılmıştır. Ancak benim müvekkilimin ev ve iş yerinde arama yapıldığında bu işlemler gerçekleştirilmemiştir. Ve tesadü odur ki iddia edilen ’Kafes Eylem Planı’ müvekkiliminden çıkmıştır. Hem de iki tane incelemenin sonunda. Hiçbir dijital doküman tek başına bir suç isnadı için yeterli değildir. Mutlaka başka delillerle değerlendirilmesi gerekir."

11 MAYIS’DA HABERDAR OLUNDU, 27 NISAN’DA İÇERİK SORULDU
Avukat Celal Ülgen de müvekkilinden ele geçtiği öne sürülen DVD içerisinde 22-23 Nisan 2009’da TEM polisince yapılan incelemede Kafes Operasyon Eylem Planı’na ulaşılamadığını, aynı DVD’nin 4 Mayıs 2009’da yeniden incelendiğini söyledi. Aynı DVD içerisinde 4 Mayıs 2009’da yapılan incelemede Kafes Operasyon Eylem Planı’na ulaşıldığını kaydeden avukat Celal Ülgen, 4 Mayıs’ta yapılan incelemeye ait bilirkişi raporunun ise 11 Mayıs 2009’da savcılığa ulaştığını vurguladı.
Kafes Operasyon Eylem Planı’nın varlığına ilişkin bilirkişi raporunun 11 Mayıs 2009’da savcılığa ulaşmasıyla savcılığın bu belgenin varlığından bu tarihte haberdar olduğunu savunan avukat Celal Ülgen, "Sanıklardan Eren Günay’a, 27 Nisan 2009’daki savcılık sorgusunda Kafes Operasyon Eylem Planı’nın içeriğine ilişkin soru yöneltilmiştir. Bu durumu sayın heyetinizin taktirine bırakıyorum" dedi.

AVUKATLAR SAVUNMA YAPMAK İSTEYİNCE SÖZLÜ TARTIŞMA YAŞANDI
Davanın üçüncü oturumu başlarken mahkeme başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu tutuklu sanıklardan muvaazzaf Yarbay Ercan Kireçtepe’nin savunmasına geçmek istedi. Ancak emekli Binbaşı Levent Bektaş’ın avukatları savunmanın bütün olduğunu öne sürerek, müvekkilerinin savunmasının ardından kendilerinin savunma yapmak istediklerini belirttiler. Mahkeme heyetinin Ercan Kireçtepe’nin savunmasını almakta ısrar etmesi üzerine Levent Bektaş’ın avukatı Celal Ülgen ile heyet arasında sözlü tartışma yaşandı. Tartışmanın sonunda duruşma Levent Bektaş’ın avukatları Celal Ülgen ile Hüseyin Ersöz’ün savunmaları ile başlandı.

DURUŞMADA MARANGOZ TARTIŞMASI
Avukat Celal Ülgen savunmaya başlamadan önce savcının kürsüde heyetin yanında oturmasını eleştirerek, "Yargılamada silahlar eşit değil. Bu sistem kurulurken savcılar marangozlara daha yakın olduğu için onlar yukarıda biz daha aşağıdayız" dedi.
Duruşmaya öğle arası verildiğinde ise söz alan Cumhuriyet Savcısı Nuri Ahmet Saraç, "Marangoza olan yakınlığımızdan dolayı bu kürsüde oturduğumuz söyleniyor. Biz sadece marangozlara değil bütün meslek gruplarına aynı mesafedeyiz. Marangozlar vatan haini değil, onlar da bu vatanın evlatları" diye yanıt verdi.