Ortadoğu diplomasisi düşünüldüğünde öyle gibi görülebilir. 2009 yılında Ortadoğu'daki popülerliği bir füze gibi yükseldi ve bölgedeki Türk diplomasi faaliyeti de arttı. Erdoğan'ın Filistinliler'e verdiği destek ve Gazze konusundaki açıklamaları bölgede benzeri görülmemiş bir etki yarattı. Özellikle de Arab Ligi başkanı Amr Musa öylece bakarken Davos'u terk edişi... Ancak flaşların gerisinde Erdoğan Türkiye'nin komuşlarına karşı yaratıcı ve agresif bir strateji geliştirdi. Hem batıya hem doğuya karşı... Ve bölgede yıllardır marjinal bir rol üstlenen ülkesini diplomatik bir güç odağı haline getirdi.

En iyi geri dönen lider: Beşar Esad

En umut veren lider: Salam al-Fayyad (Filistin Başbakanı)

En iyi iş adamı: Şeyh Mohammad bin Rashid al-Maktoum.

En sallantıdaki lider: Nuri el-Maliki. (Irak başbakanı)

En iyi savunma oyuncusu: Benjamin Netanyahu.

En saldırgan oyuncu: Richard Goldstone. (BM'nin Gazze raporunu yazan diplomat)

MVP: Barack Obama.

VE AYNI DERGİDE BİR AKP YAZISI: GELECEK SEÇİMLERDE AKP KOALİSYON HÜKÜMETİ KURAR...

2009 yaklaşırken Türkiye'de iyi haber olmaya aday olan gelişmelerin giderek kötüye gittiğine tanık oluyoruz. AKP'nin popülerliği yüzde 32'nin altına kadar indi.
AKP, tüm çevrelerden tehdit altında... Laikler, askerler, medyanın çoğunluğu ve ülkenin en önemli iş adamlarının bir kısmı.

Eğer DTP'nin kapatılması sokaklarda şiddete yol açarsa bu kez de hükümet milliyetçiler tarafından teröre karşı yumuşak durmakla suçlanacak.

AKP aynı zamanda muhafazakar dindar çevrelerden gelen tehditle de karşı karşıya... AKP'nin ajandasından mutlu olmayan ve AKP'nin üst düzey isimlerinin karıştığı yolsuzluk skandallarına kızan dindar çevreler giderek Saadet Partisi'ne yaklaşıyor.

AKP halen Türk politikasında dominat güç olarak pozisyonunu koruyor. Ancak son dönemdeki politikaları ülkede siyasi yelpazenin dört bir yanındaki insanları kendisinden uzaklaştırdı. Bundan sonraki seçimlerin AKP ile onu eleştiren laik çevreler arasında her tür gerilimi provoke edeceğine eminiz. Türkiye'nin geleceği için hayati öneme sahip yabancı yatırımın gelmesini ve ekonomik yükselişi sağlayan tek parti iktidarının bu seçimle biterek AKP'nin bir koalisyon hükümete mecbur kalma ihtimali giderek artıyor.
VATAN