Avukat Taşbaş, ''71. maddeden önce ilgili düzenlemede 68. 69. ve 70. maddelerin işletilmesi gerekir. Bu maddeler el koymadan önceki tedbirleri içerir. Bu maddeler uygulanmadan 71. maddenin uygulanamaz." dedi.

Bank Asya'nın mali yapısına ilişkin maksatlı haberlere tepki gösteren Avukat Taşbaş, bu ay içerisinde mevcut geçici yönetimin, bankanın yılın ilk 3 ayında net 15 milyon TL kar elde ettiğini açıkladığını hatırlattı.

İŞTE AVUKAT TAŞBAŞ'IN AÇIKLAMASI:

Bank Asya, 17-25 Aralık sürecinden sonra, hakkında yapılan onca yalan, tezvirat ve iftiralara rağmen, halkımızın desteğiyle ayakta durmayı başarmıstır. Bu süreçte bütün taahhütlerini yerine getirmiştir, parasını talep edip de alamayan tek bir vatandaş dahi olmamıştır. Yurt dışından ve yurtiçinden alınan diğer borçlar da zamanında ilgili taraflara, kreditörlere ödenmiştir. Banka bu süreçte bankacılık sistemine zarar vermeden, sistemik risk oluşturmadan, itidalli küçülme stratejisini başarıyla uygulamıştır.

Burada en önemli etken, bankanın sahip olduğu sağlıklı kredi portföyü ve kadirşinas halkımızın bankaya olan güveni olmuştur. Yeryüzünde bilançosunu bu kadar kısa sürede, bu kadar büyük oranda, sağlıklı bir şekilde, finansal sisteme yük olmadan küçültebilen bir banka örneği yoktur.

Banka süreci bu kadar iyi yönetmesine rağmen, BDDK 2014 yılında, bankacılık kanununun 68. ve 69. maddelerini atlayarak, bankayı direkt 70.madde kapsamına almıştır ve bankaya bu madde kapsamında bir çok talimat göndermiştir.  Sermaye artırımının da içinde olduğu bu talimatlara banka harfiyen uymuştur.

Süreçte BDDK tarafından Banka ortaklarının ortaklık hakları, hukuksuz olarak TMSF'ye devredilmiştir. TMSF bu hukuksuz kararı daha da hukuksuz bir şekilde uygulayarak Bankanın yönetimini genel kurul kararı olmadan değiştirmiştir. Ortaklar bu hukuksuz uygulamalara karşı gerek BDDK gerek TMSF aleyhine çok sayıda dava açmıştır. Bu davalar şu an devam etmektedir.

YÖNETİM ZATEN TMSF'DEYDİ, NE DEĞİŞTİ?

BDDK Kurulu'nun 29.05.2015 tarih ve 6318 sayılı kararı ile Bankasya'nın temettü hariç ortaklık hakları, yönetimi ve denetimi TMSF'ye devredilmiştir. Gelinen noktada banka Şubat 2015'ten itibaren TMSF yönetiminde olduğu halde, Şubat 2015'te var olmayan TMSF'ye devir şartlarının Mayıs 2015'te oluştuğunun iddia edilmesi başlı başına skandaldır. Banka bu süreçte TMSF tarafından idare edilmesine rağmen ne değişmiştir ki Banka bankacılık sistemine bir tehdit haline gelmiştir. Eğer böyleyse burada tek suçlu TMSF'dir.

KARARIN HUKUKİ TEMELİ YOK, BANKA KÂR AÇIKLAMIŞTIR, MUDİLERİMİZ MÜSTERİH OLSUN

Hukuki temeli olmayan bu kararın seçim öncesinde algı oluşturmak maksadıyla siyasi baskı sonucu alındığı aşikardır. Bununla birlikteBank Asya'ya bugüne kadar güvenerek desteklerini esirgemeyen mudilerimizin, ortaklarımızın alacaklılarımızın müsterih olmaları gerekmektedir. Bank Asya'nın nakit ve benzeri kıymetleri, kredi ve diğer alacakları, öz varlıkları; mudilere, alacaklılara ve fon temin ettiği kuruluşlara ödemelerini yapacak güçtedir, banka borç alacak dengesinde yaklaşık 2 Milyar TL artıdadır. Geçici banka yönetiminin ve bağımsız denetim firmasının yeni tasdik ettiği 2014 yılsonu mali verilerinde bankanın özvarlıklarını koruduğu görülmektedir. Yine geçici yönetimin açıkladığı 2015 Mart ayı sonu gelir tablosuna göre 15 Milyon TL kâr elde etmiştir.

SEÇİM BASKISI

BDDK kararı bankanın mali yapısındaki bozulmanın getirdiği zaruretten değil siyasi rekabet ve yaklaşan seçim baskısı kaynaklıdır. Hal böyle iken sektörün en yüksek sermaye yeterlilik oranlarından birine sahip bankanın müşterilerinin hak ve menfaatlerinin zayi olması ve mağduriyetleri söz konusu olmayacaktır.  Kamu kaynaklarına dahi başvurmadan bankanın alacaklılarına ödemelerini yerine getirecek gücü bulunmaktadır. TMSF'nin banka ve ortaklarına sıkıntı çıkarmak amacıyla alacaklılarına ödemelerini yaparken zorluk yaşatması imkan dahilinde görülse de zaman içerisinde hiç kimse mağdur olmayacaktır.

TÜM BDDK ÜYELERİ HUKUKSUZ BU İŞLEMLERDEN SORUMLUSUR

3 Şubattan beri TMSF tarafından yönetilen Banka hakkında alınan BDDK'nın bu hukuksuz kararının yürütmesinin durdurulması ve işlemin iptali amacıyla idari yargıda gereken davalar acilen açılacaktır. BDDK tarihinde emsali görülmeyen teknik ve hukuki mesnetten yoksun bu siyasi karara neden olan BDDK kurul üyeleri de kanunlar karşısında sorumlu olacaklardır.

kaymnak:http://www.zaman.com.tr/ekonomi_bank-asya-ortaklarinin-avukati-tasbas-yonetim-zaten-tmsfde-idi-ne-degisti_2297315.html