Türk bayrağına yönelik saldırıya tepki gösteren Ağca, "Türk bayrağına uzanan PKK eşkıyasının eli kırılsın. Haklı öfkemiz, şimdi yerini sağduyu ve sabra bırakmalıdır. Türk milleti teröre, mevcut ekonomik sosyal felakete, kültürel çöküşe ve insani yozlaşmaya karşı tek kalp ve tek vücut olarak mücadele etmelidir. Barış ve demokrasi isteyen Kürtler, APO ve PKK'ya karşı açıkça tavır almalıdır ve demokratik hukuk devletinin tahammülünü zorlamamalıdır" dedi.
Ağca, "PKK eşkıyasının ihaneti bizi asla Nazi faşist zihniyete, zulme sürüklemesin. PKK'lı olmayan bütün Kürt kardeşlerimize saygı ve sevgi gösterelim. Büyük millet olmak, büyük devlet olmak, bu asil davranışı gerektirir" sözlerinin yer aldığı açıklamasında, bebek katili Öcalan'a seslendi. Ağca, terörist başı Öcalan'a yönelik "Apo denilen utanmaz adam, intihar et! Hemen intihar et ki, Türkleri ve Kürtleriyle bu yorgun millet senden kurtulsun. Türk hükümeti, Apo'nun yeniden yargılanmasını isteyebilecek Avrupa Mahkemesi kararını bütünüyle reddetmelidir" ifadelerini kullandı.

AĞCA'DAN ZANA'YA TEPKİ
Açıklamasında, tam 25 yıldır tek başına hücrelerde çile çektiğini belirten Ağca, "İpekçi suikastının sorumluları Oral Çelik ve Yalçın Özbay ise kral gibi ortalıkta dolaşıyorlar. Buna rağmen ben ölsem de Avrupa Mahkemesi'nden yardım istemem. Apo'yu koruyan Avrupa Mahkemesi, işgalci İngiltere'nin Kuzey İrlanda halkına yaptığı zulüm ve işkenceye karşı susuyor" dedi.
Ağca, yaptığı açıklamada kapatılan DEP'in eski milletvekili Leyla Zana'ya da tepki gösterdi. Mehmet Ali Ağca, cezaevinden gönderdiği açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Apo Türkiye'de barışın pusulasıdır diyecek kadar çıldırmış Leyla Zana'ya Avrupa Parlamentosu en büyük barış ödülünü veriyor. Sorumsuz ve şaşkın Avrupa'ya karşı Türkiye hem onurlu, hem de mantıklı ve soğuk kanlı bir şekilde davranmalıdır. Bu arada Türk medyası, TÜSİAD ve benzeri kurum ve kuruluşlar, siz de acil bir vicdan muhasebesi yapın ve Türk milletinin kültürüne, maneviyatına, lisanına, tarihine daha saygılı davranın! Unutmayın ki, dün batan Yugoslavya gemisinde, Irak gemisinde zengin ve fakir, sağcı ve solcu herkes mahvoldu. Türkiye önce kendisini iyileştirmeli ve daha sonra da psikopat batı dünyasını tedavi etmelidir. Türk'ün kızıl elması yurtiçinde kutuplaşmak değildir. Türk'ün kızıl elması, bu ülkede ve bu bölgede yaşayan insanlarımızı kucaklaştırmak, bütünleştirmek ve halk, hukuk, demokrasi temeli üzerinde Türk milletinin dünyaya lider olması için çalışmaktır. Gerçek ülkü bu. Ey Türkiye, titre ve kendine dön. Dünyanın ve insanlığın sana ihtiyacı var. Şüphe yok ki, yeryüzünde bütün ırklar ve halklar eşit insanlık onuruna sahiptir. Fakat bu evrensel gerçek, bizim vatanımızı ve milletimizi tüm kalbimizle sevmemizi engelleyemez. Ne mutlu Türküm diyene."