Nikahı ve düğünü izleyen arkadaşları aralarında yaptıkları bu espri ile düğünü izledi.
16 yıldır birlikte yaşadığı ve iki çocuğunun annesi olan Hülya (Tırpan) Çarkın (40) ile evlenen Ayhan Çarkın'ı iki kızı heyecanla izledi. Ayhan Çarkın'ın Bakırköy'de kıyılan nikahını ve yapılan düğününü PKK itirafçılarının da aralarında bulunduğu bir grup davetli izledi. Ayhan Çarkın'ın nikah şahitliğini eski bir PKK itirafçısı olan Şükran Başverdi yaptı.
NİKAHTA DAVA ARKADAŞLARINDAN KİMSE YOKTU
Ayhan Çarkın'ın nikahına Susurluk sürecinde birlikte yargılandığı ve yol arkadaşlığı yaptığı eski silah arkadaşlarından kimse yoktu. Ancak nikahta Ayhan Çarkın'ın geçmişi ile çelişen bir Türkiye mozaiği davetliler arasında göze çarptı.
AYHAN ÇARKIN KİMDİR?
Çarkın, Erzurum'da doğdu. Sonradan "terör" nedeniyle lise eğitimini tamamlayamadığını açıkladı. Özel Harekât kursunda Korkut Eken'den ders aldı. Özel tim polisi olarak Diyarbakır'da göreve başladı. 4 yıl görev yaptığı Güneydoğu'da kent içinde düzenlenen sayısız hücre evi operasyonuna katıldı.
Arkadaşlarına göre Çarkın, "görev aldığı ev baskınları en fazla beş dakika sürüyor ve evlerden sağ çıkan olmuyordu".
12 Temmuz 1991'de Nişantaşı'nda bir eve düzenlenen ve 11 kişinin öldürüldüğü operasyona katıldı.
Öldürülen kişilerin yakınlarının başvurusu üzerine AİHM, Türkiye'yi bu operasyonda yargısız infaz yapıldığı gerekçesiyle mahkûm etti.
İkinci operasyon ise 16 Nisan 1992'da Çiftehavuzlar'daki eve yapıldı. Evdeki 3 kişi öldürüldü. Çarkın ve 20 polis yargısız infaz gerekçesiyle yargılandı ancak beraat ettiler.
Abdullah Çatlı'nın ekibindeydi artık. Yanında kendisi gibi Özel Timci olan Ayhan Akça, Oğuz Yorulmaz ve Ercan Ersoy da vardı.
Bolu-Sapanca- Düzce üçgeninde Kürt insanlarının öldürülmesinde görev aldığı konuşuldu. Gazi Mahallesi olaylarında rol aldı.
Ömer Lütfü Topal suikastında yer almakla suçlandı. Beraat etti. Çarkın Susurluk Çetesinin gerçekleştirdiği eylemlerin uygulayıcısı olmakla suçlandı. Dava sonunda 4 yıl ceza aldı. 20 ay cezaevinde yattı.
Yargılanırken Çarkın, “Bu benim savaşım değildi, Türkiye Cumhuriyeti'nin savaşıydı. Susurluk davası nedeniyle 19 yıllık görevimden alındım. Savunmasız bırakıldım” dedi.
Çarkın'ın evinde her operasyondan sonra üstlerinin verdiği 350 takdirname var.
13 Ağustos 1993'de İstanbul Perpa'da bir kafeye düzenlenen baskında Dev-Sol üyesi oldukları gerekçesiyle beş kişi öldürüldü. Çarkın'ın baş aktör olduğu operasyonda, çatışma yaşanmadan bu kişilerin öldürüldüğü ortaya çıktı.
Çarkın, Susurluk skandalıyla ilgili olarak İstanbul DGM tarafından 13 Ocak 1997’de tutuklanarak Metris Cezaevi’ne kondu. Susurluk Komisyonu’na ifade veren Çarkın, Topal cinayetiyle ilgili olarak olay günü Yalova’ya gittiğini, Yaşar Okuyan ve Agah Oktay Güner’in kendilerine yurtdışına kaçmayı teklif ettiğini öne sürdü. 19 Eylül 1997’deki duruşmada tahliye edilen Çarkın, halen Topal davasından yargılanıyor.
Çarkın 21 Mart 2000’de bir mafya operasyonunda gözaltına alındı. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Çarkın, İbrahim Şahin’i ziyareti sırasında tekrar yakalanarak tutuklandı. Çarkın, 14 Nisan 2000’de serbest bırakıldı.
Çarkın ve 8 polis bu operasyon nedeniyle kasten adam öldürmek suçundan hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, Çarkın ve 4 polisi önce idama mahkûm etti ardından indirimler yaparak 3 yıl 10 ay ağır hapis cezasına çarptırdı. Ama Yargıtay sanıkların beraat etmelerini istedi.