Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
39,2169
EURO
45,2700
IMKB
9.312,000
ALTIN
4.328,410
 
Hava Durumu ANKARA
12 / 24 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
AHMET KAYA ÖLMEDEN ÖNCE MHP'DEN ÇAĞRI BEKLEMİŞ
AHMET KAYA ÖLMEDEN ÖNCE MHP DEN ÇAĞRI BEKLEMİŞ
 
Ahmet Kaya'nın ölümünden önce bir ÖDP konserine çıkarken "Keşke MHP de beni çağırsa" dediği belirtildi.
 
10.12.2006 - 04:15

Mesut Yar, günlük hayatımızda adını çok sık duyduğumuz ünlü isimlerle yaptığı röportajları "Sesler, Yüzler ve Sokaklar" adıyla kitaplaştırdı. Siyaset, Sanat ve Magazin dünyaszının ünlülerini sorduğu sorularla yönlendirerek onların alışılan potrelerinin gerçek yüzünü göstermeye gayret eden başarılı gazeteci kitabına birbirinden önemli isimleri konuk etmiş. Gazete sayfalarına hapsolup kaalacak olan birbirinden değerli röportajların kitaplaştırılmasının yararlı olduğuna inanıyoruz.

Çünkü Ahmet Özal'dan Helin Avşar'a Gülten Kaya'dan Güner Ümit'e, Erkan Ocaklı'dan Memati'ye, Hasan Öztoprak'tan nebil Özgentürk'e kadar pek çok ünlü sima bugüne dek hiç bu kadar ciddi olarak bir araya gelmemişti. Onların gerçek kültür seviyelerini ve hayata bakış açılarını ustaca sorularla ortaya çıkartan Mesut Yar'ın kitabında okduğunuzda hayret edeceğiniz pek çok sürpriz var. 

Bunlardan en ilginci hiç şüphe yok ki yaşasa bugün dahi pek çok Ülkücünün bulsa bir kaşık suda boğmaya hazır olduğu Ahmet Kaya'nın bir gün MHP'nin organize ettiği bir toplantıda insanlara seslenme isteğiydi...

Mesut Yar'ın bir albümünün çıkışı nedeniyle Gülten Kaya ile yaptığı sohbet sırasında ortaya çıkan bu ilginç dilek de Sesler, Yüzler ve Sokaklar kitabı ile pek çok okura ulaşmış olacak..

İşte Ahmet Kaya'nın siyasi kimliğini eşinin ağzından bütün çıplaklığı ile gözler önüne seren satırlar:  

...
G.K. Ahmet basınla mesafeliydi, sıklıkla bir araya gelmezdi. Magazin ya da sanat habercileri için eşit ölçüde haber değeri taşıyan o açıklamayı gayet iyi niyetle yaptı. Yeni bir albüm hazırlıyordu ve bu albüme bilmediği bir dilden, Kürte, bir parça eklemeyi düşündüğünü söyledi. Ahmet o Kürtçe yerine İngilizce deseydi bugün aramızda olacaktı. Çünkü onu erken kaybedişimizi bu kurgulanmış sürece bağlıyorum...

>  Kurgulanmış süreç tanımlaması biraz iddialı değil mi? Yine komployu çağrıştıran...
> İşte bu komplo teorisi değil, süreç kurgulanmıştı, Bir kelimeyi değiştirdiğiniz zaman tarihin akışı değişiyor. O gece orada yaşanan infial daha "Kürtçe şarkı" sözü tamamlanma­dan oradakiler için belki cehalet belki fazlasıyla ürkeklikten, kaynaklanan bir olaydı. Şarkıcı bir insan her dilden şarkı okur. Ahmet bu ülkede her dilden her insana şarkı okudu Türkiye gibiydi, dinleyicileri tüm Türkiye'ydi. 0 gece DGM'lik oldu. Ahmet'e yurtdışı yasağı kondu. Daha önceden sözleşmesi yapılmış bir turne için o yasak mahkeme kararıy­la kaldırıldı ve yasal pasaportuyla yurtdışına çıktı. Oradan iti­baren de bahsettiğim kurgulanan süreç işler hale geldi. Yani Ahmet yurtdışında A dese, burada basına yansıması Z olu­yordu. Yakında yayınlayacağımız bir görselden örnek ver­mek istiyorum. Münih'te yapılan ve benim de bulunduğum bir konserde şöyle dedi Ahmet: "Birkaç şerefsizin yüzünden şu başıma gelenlere bakın. Ben burada olmayı hak etmiyo­rum, Ülkemde olmalıydım." Ama ertesi günü burada gazete "Türk halkına şerefsiz dedi" diye yazdı. Ahmet "Ben bunu demem, kimseye de dedirtmem" diye defalarca açıklama yaptı. Çırpınıp durdu ama hakkında ikinci dava açıldı. Artık öyle çok dava açılıyordu ki, Ahmet'in oradaki varlığı kendisiyle dilini ve yağmurunu tanımadığı bir ülkede fiili bir sürgüne dönüştü. Ya orada sürgün olarak kalacaktı ya da herkes için umut ettiği özgürlüğünden vazgeçip hak etmediği yıl boyunca hapis yatacaktı. Dolayısıyla bunların durulmasını bekledi bir süre. Sürekli ve her an dönme isteği vardı içinde- Yani gece yarısı telefon açıp ben oraya geliyorum diyordu sıklıkla. Ama ben sürekli masa başında kurgulanan organize haberlerden dolayı can güvenliğinden endişe ediyor, karşı çıkıyordum. Gerçekten yoktu çünkü. Biz burada tehdit alıp duruyorduk. Dikkat edin Ahmet orada yaptığı şarkı ve şi­ltlerde hep o dönebilme hasretinden söz eder. Yayınladığı­mız son kitabında "Vay benim yalnızlığım, ben ülkemin arsızıyım" diyordu. İşte günümüze kadar devam eden organize işlerin özeti...

> Bu organize işleri ya da süreci kimler organize etti ki Allah aşkına?
> Adını çok net "derin güçler" olarak koyabilirim. Ah bir de o derinin altını okuyabilsek. Sadece ben değil, bu ülkede başbakanlık, cumhurbaşkanlığı yapmış isimler bile okuya­mıyor derinliğin altını. İçinde kim yer alıyor bilemiyorum ama tartışmasız böyle bir derin güç var. Bunu neden söylüyorum; Hatırlarsanız gazetelerde o dönemde yayınlanan bir fotoğraf var. O fotoğrafın arka fonunda bir harita ve resim var. Gazete­lerde yer alan iddiaya göre 1993 senesinde Berlin'de yapılan bir konserde çekildiği söyleniyor fotoğrafın. Ama o yıl Ahmet Berlin'e hiç gitmedi ki. Araştırın pasaport, gümrük kayıtlarını göreceksiniz. Ahmet Kaya 1994 yılında Berlin'de Alevi Esnaf lar Birliği'nin davetiyle bir konser vardı. O konserde başka sanatçılar da vardı. O meslek örgütü haber üzerine defaen açıklama yaptı. Salonumuzda ne bu resim, ne harita, ne de bayrak asılı değildi diye. Görmezden gelindi ama. 93 yılında bu konserin olduğunu iddia edenler neden fotoğrafı 99 yılında yayınlamaya karar verdi. 0 vakit bu delil karartmaya girmez mi? Madem adam vatan haini ve bölücü, niye sakladınız yıllarca o fotoğrafı? Ahmet'in şarkısındaki gibi bu ne yaman çelişki; dolayısıyla her şeyin bir kurgu olduğunu düşünüyorum... 

>  İyi de bir de zafer işareti yaptığı konser kayıtları var. O dönem sıkça da yayınlandı televizyonlarda. O da mı kurgu?... 
>  Bakın Ahmet'in başına gelenler yurtdışında konser vermeye giden her sanatçının başına gelen şeydir. Sanatçı şarkısını söyler ve gider. Çıktığı salonun güvenliği, ışığı, müş­terisi, dekoru onu bağlamaz. Burada da birçok ünlü şirketin bayi toplantısında resitale çıkıyor sanatçılar. Flamalara bakı­yorlar mı, bakmalılar mı yani? Şunu söyleyeyim. O görüntü­lerdeki örgüt iddiası yalan önce. Ahmet hiçbir zaman örgütlü olmadı. “Örgüt dediğin disipline olmayı gerektirir oysa ben hiçbir disipline gelemeyecek kadar Özgür ruhluyum. En çok sanat içinde örgütlü olabilirim" derdi. Bırakın örgüt üyesi olmayı insan Hakları Derneği dahil hiçbir oluşumla bağı olduğu iddia edilemez. Bir yandan böyle bir somut gerçek var, öte yandan örgüt üyeliğinden yargılanıyor. Mesnetsiz ve saç­ma bir suçlama. Peki neye dayandırarak. Ahmet Kaya'nın sembolleşen o hareketi Churchill'in zafer işaretidir. Dünyada herkes yapıyor ama sadece Ahmet Kaya'nın iddianamesinde suç unsuru olarak geçiyor o işaret. Her siyasi partinin bir işa­reti var onu bakarsanız. 

> Sorun işaret ve sembollerin siyasallaştırılmasında mı? 
> Onların siyasallaştırılması bizim kabahatimiz değil ki. Siyasallaştıranlar düşünsünler. Burada başörtüsünü de siyasallaştıranlardan ya da öyle yorumlayanlardan söz ediyorum. Böyle yaşanmaz ki. O zaman adımını sağdan değil soldan atmak da sorun olur. Bu özgür ve demokratik bir ülkeye yakışmaz. Bırakın başörtüsünü de takan taksın. İşaretini de yapan yapsın. Her şeyin altında bir anlam ararsak yol alamayız ki...

> İyi de neden Ahmet Kaya o vakit? 
> Ahmet bu ülkede etki gücü çok geniş bir insandı. Sağcı, solcu, İslamcı, laik ayırt etmeden çok büyük bir kitle üzerinde sanatıyla etkiye sahipti. Zannediyorum bu etki gücünden korkuldu. Oysa sanatı dışında başka bir kimliği yoktu. Şimdi bir sürü popüler sanatçı Kürtçe türküler okuyor. Bu­ğün buna rağbet var, yarın başka bir dile olabilir. Ama Ahmet'in etki gücü farklı bir yere konuldu...

> Etkiden bahsediyorsak mesela İbrahim Tatlıses'in de büyük bir kitlesi var. Neden onun başına gelmedi bu saydıklarınız?
G.K. Gelmedi. Gelemez de bana göre. Çünkü Ahmet Kaya dışında kimse bahsettiğim özel güce sahip değildi. Mesela Ahmet çok sağlıklı bir demokrattı. Ve muhalif bir insandı. Ya­ni ayırt etmeden tüm haksızlıklara karşı dikilirdi. Başörtüsü­ne yapılana da karşı çıkan, Alparslan Türkeş"in idam edilme­sine de karşı duran bir adamdı. Mesela Ahmet ÖDP konserle­rine çıkarken keşke beni MHP de konsere çağırsa derdi. Ne den gitmesin ki; hâlâ düşünüyorum bu şarkıları ülkücüler de dinledi, dinliyor, dinlemeliler. Hâlâ Ahmet Kaya gerçeği varsa bu yüzdendir. Biz güzel işler, güzel şarkılar ürettik, yani; yok onun gazetesinde niye çıktın, yok bunun ekranında niye varsın saçmalıkları. Bu solun da mantığı olsa karşıyım sağın da. MHP, Ahmet Kaya'yı konsere çağırsaydı cidden giderdi. Doğru şarkıların herkes tarafından dinlenilmesini isterdi. Bu ülkede herkes diğerini "öteki" olmakla suçluyor. Ama öteleye öteleye o kadar yalnız kalırız ki. Bizim tamamımız Türkiye'yi oluşturuyor. Burada tekrar ve kesin olarak altını çiziyorum. Ahmet Kaya kesinlikle taraf ve örgütlü değildi, tuttuğu futbol takımı hariç!

(Haber7)



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


ORHAN PAMUK, NOBEL KONUŞMASINI BABASINA İTHAF ETTİ

SABANCI MÜZESİNE MOĞOL BASKINI

BEYAZ PERDENİN YENİ BABALARI
»  MARMARAY KİLİSEYE KADAR GELİP DURDU
»  STRADİVARİUS KEMANLARININ SIRRI ÇÖZÜLDÜ
»  YAZAR RIFAT ILGAZ'IN EVİ ASLINA UYGUN OLARAK YAPILIYOR
»  "BENİM ADIM KIRMIZI" ÇİN'DE YILIN ROMANI SEÇİLDİ
»  İZMİR'DE 10 BİN KİŞİ SEMAH DÖNDÜ
»  LİVANELİ'NİN BESTESİNE İTALYAN RAİ UNO 'DAN ÜÇÜNCÜLÜK ÖDÜLÜ
»  SADİZM İÇEREN 'TESTERE'FİLMİ ÇOCUKLARA YASAK
»  MERSİN'DE YENİ BİR MAĞARA KEŞFEDİLDİ...
»  ANKARA'DA TİYATRO RÜZGALARI ESECEK
»  DEVLET TİYATROSU'NDA TACİZ İDDİASI
»  ÇALLI'NIN EN BÜYÜK TABLOSU 400 BİN YTL'YE SATILDI
»  'BORAT'FİLMİ RUSYA'DA YASAKLANDI
»  FERHAN ŞENSOY'A BÜYÜK TEPKİ
»  TESTERE FİLMİ HASTANELİK EDİYOR
»  PAVAROTTİ'NİN ''GÖZÜNÜ KORKUTAN'' TÜRK...
»  TÜRK VE ERMENİ AYNI KANDANMIŞ
»  3.300 YILLIK AHŞAP TEKNE'NİN EŞİNİ ZOR BATIRABİLDİLER
»  'CEM HOKKABAZ'I BENDEN ÇALDI'
»  MUHTEŞEM DEV BİR" BAYRAK ANIT"
»  RÖGAR KAPAKLARI VE SANAT
»  YALÇIN KÜÇÜK'TEN ŞOK İDDİA:"PAMUK TARİKATÇI"
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.