AK Partili vekiller, koşarak tuvalete girdiler. İçerde AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar ile İstanbul Milletvekili Kutalmış Türkeş’in bağırarak birbirlerinin üzerine yürüdüğünü gördüler, araya girerek iki vekilin kavgasını ayırdılar.

Edinilen bilgiye göre, Şamil Tayyar’ın, bir konuşmasında, MHP’nin merhum Genel Başkanı Alpaslan Türkeş hakkında eleştirel değerlendirmelerde bulunduğu; tuvalette Tayyar’ı gören Kutalmış Türkeş’in, babasına yönelik sözleri nedeniyle kendisine tepki gösterdiği öğrenildi.

Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, olaydan sonra kuliste gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tayyar'ın açıklamaları şöyle: AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar:

Küfür ve fiziki müdahale olmadı. Beyaz TV'de dün Berhan Şimşek ile yaptığım programda Gezi Parkı olaylarını yorumlarken 'bu bir darbe girişimi' demiştim. 'Geriye doğru da anlattım, geçmişte de benzer şeyler yaşandı. 27 Mayıs 1927 askeri darbesinin gerekçelerinden biri de ezan yasağını Menderes ve arkadaşlarının kaldırmasıydı' dedim. Nereden biliyorsunuz diye sorulunca dedim ki: 'Darbe sonrası Başbakanlık Müsteşarı sıfatıyla Alparslan Türkeş bir gazeteye veridği demeçte darbe gerekçelerinden birinin ezan yasagının kaldırılmasının olduğunu söylemiştim' dedim. O dönem Alparslan Türkeş, Başbakanlık Müsteşarıydı... Darbeden hemen sonra... Söylediğim hadise bu. Anladığım kadarıyla bundan rahatsız olmuş. Tesadüfen tuvalette karşılaşınca bununla alakalı bir şey... Başlangıçta merhabalaşma oldu... Orada Türkeş'in şahsıyla alakalı, incitici, kırıcı bir ifade yok sadece bilgi paylaşımı. Bu benim kitabımda da var. En son darbe kitabımda da var. Sen ona laf söylese, o sana laf söylese, iş gerginleşse büyürse farklı şeyler olabilir. Arkadaşlar o görüşmenin ileride bir şeye yol açmaması için bizi dışarıya çıkardılar. Tesadüftü. Görmedim kendisi daha önce, tuvalette karşılaştık. Tuvaletten önce hiç görmedim. Tespitimin ötesinde bir şey yok. Programı izlemediğini anladım konuşmasından... Programı izlemeden, birileri arada nasıl aktarıyorsa muhtemelen O'na da öyle bir aktarma oldu çünkü izlemiş olsa tepkisinin böyle olmaması lazım. Nasıl aktarıldığını bilmiyoruz ki... İncitici, hakaret var dendiyse... Konuşmanın doğru aktarılmadığını düşünüyorum. Orada Türkeş ile alakalı da sıfat takmadım. Bazen deriz ki 'bölücü başı Apo'... Böyle bir sıfat, tanımlama yaparak da bir şey olmadı. Sadece o tarihte Türkeş'in bir gazeteye yaptığı açıklamayı söyledim. '27 Mayıs'ın gerekçelerinden birisi Demokrat Parti'nen ezan yasağını kaldırmasıdır' diyor. Söylediğim şey o. Konuşuruz kendisiyle, daha sonra görmedim. Bunu samimiyetimle söylüyorum fiziki müdahale olmadı. Sesler konuşarak yükseldi. Sabah benim ofisi aramış. Ben de bir yerde yemekteydim, görüşemedik. Görünce kendisine 'beni aramışsın' dedim. 'Aradım, sen televizyonda böyle söylemiysin' dedi. Ben de öyle olmadığını söyledim. Ses yükselince tartışma farklı boyuta taşınmasın diye fiziki müdahale, küfür olmadı.

"Babasıyla ilgili yorum yapmanızdan mı rahatsız olmuş" sorusu üzerine "Tabii yani babasıyla ilgili yorum yapmamdan rahatsız olmuş. Kendisi izlememiş programı, ben onu anladım. Zannediyorum herhalde MHP'liler biraz dolduruşa getirmiş O'nu. Öyle bir hava hissettim. Kendisi izlemiş olsaydı o reaksiyonu göstermezdi" dedi.

Bir gazetecinin "Alparslan Türkeş'e 'darbeci' dediğinizi mi anlamış" yönündeki ifadesi üzerine Tayyar, "Darcebi değil mi? Sonuçta darbe yapan 38 kişi içindeydi" dedi.

Bir gazetecinin Türkeş'i kastederek, "Kendisi seyretmediğini mi ifade etti" sözlerine karşılık, Tayyar, "Bir şey söylemedi, tepkisinden izlemediği kanaatini edindim. Kendisi 38 kişilik ekibin içinde. Ben yalan söylemiyorum ki..." dedi.