Başbakan Erdoğan'ın Adana mitinginde söylediği, “Hamaset siyasetçileri, bölge siyasetçileri, hizip siyasetçileri bu genişlikte siyaset yapsaydı, Türkiye şu anda çok daha ileri noktada olur. Hamaset, slogan çözüm değil, meydanlarda halkı kin ve öfke ile tahrik etmek ip atmak...” sözleri üzerine vatandaşlardan “yuh” sesleri geldi.
Recep Tayyip Erdoğan, partisince Adana İstasyon Alanı'nda düzenlenen mitingde, halka hitap etti.
Türkiye'yi 780 kilometrekare olarak kucaklamaktan başka birşey düşünmediklerini ifade eden Erdoğan, dinsel milliyetçi olmayacaklarını daha önceden açıkladıklarını belirterek, “Çünkü biz ne din noktasında ayrımcılığı ne de mezhep ayrımcılığı, bunların hiçbirini tanımayız” dedi.
Türkiye'de yaşayan her inanç mensubuna aynı mesafede olduklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu, bunun gereği neyse onu yaptıklarını, bundan sonra da yapacaklarını kaydetti.
“ONU İMRALI'YA SEN KOYDUN”
Erdoğan'ın, hizmette Türkiye'nin hiçbir yerinde ayrım yapmadıklarını ifade ederek, “Hamaset siyasetçileri, bölge siyasetçileri, hizip siyasetçileri bu genişlikte siyaset yapsaydı, Türkiye şu anda çok daha ileri noktada olur. Hamaset, slogan çözüm değil, meydanlarda halkı kin ve öfke ile tahrik etmek ip atmak...” sözleri üzerine vatandaşlardan “yuh” sesleri geldi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Benim milletimin zekasıyla hiç kimse oynayamaz. İp atanlarla, ip atlayanları milletim gayet iyi bilir. Yargı, bölücü terör örgütü başıyla ilgili idam kararını 2002 yılı öncesinde verdi. O zaman iş başında kimlerin olduğunu çok iyi bilirsiniz. Bizim iktidarımızdan sonra vermedi. Karar verildiği zaman kimlerin işbaşında olduğu malum.Eğer, senin ipin yoksa, ip bulamıyorsan, millete haber verseydin, benim milletim sana ip gönderirdi merak etme, bugüne kadar da bu iş kalmazdı. Ama sen, sana hediye edecekler terörist başını sen ondan sonra İmralı'da cezaevini allayacaksın, pullayacaksın oraya yerleştireceksin. Ondan sonra da diyeceksin ki 'Ey AKP iktidarı niye onu orada tutuyorsun?' Ben mi koydum onu İmralı'ya, sen koydun. Rahmetli Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz'ın müşterek olarak yaptığı bir fiildi. Bu fiil yanlış mı? Bana kalırsa doğru, ama sen kalkıp da şimdi yaptığını görmezden gelip de eğer bugün farklı fatura kesmeye kalkarsan bu millet seni sandıkta gömer.”
Türkiye'nin bir zamanlar kurtarılmış bölgelere ayrıldığını, ideolojik kuşatma altında mahalleler bulunduğunu, kardeşin kardeşi şiddetle yola getirmeye çalıştığını, herkesin kendi ideolojisini duvarlara tek yol olarak yazdığını anımsatan Başbakan Erdoğan, bu ideolojik yolların hiçbirinin tek yol olmadığını, çıkmaz yol olduğunu kaydetti.
“DEMOKRATİK İSTİKRARI YÖRÜNGESİNDEN ÇIKARMAK İSTİYORLAR”
Erdoğan, “Dün tek yol bizim yolumuzdur diyenler, şiddette davetiye çıkaranlar, vaktiyle hapishanelerde çürüttükleri gençlerin vebalini, ülkeye verdikleri zararın bedelini ödemeden şimdi binbir güçlükle icra ettiğimiz demokratik istikrarı yörüngesinden çıkarmak istiyorlar” dedi.
Alanda 12 Eylül öncesini bilmeyenlerin de bulunduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
“12 Eylül sonrasını bilenler de var, bugünlere nasıl geldik, bunu gayet iyi bilenler var. Terör 1984'de başlamıştır ve 1984'den itibaren terör yükselerek 90'lı yıllara kadar gelmiştir. 92-93-94 zirve yaptığı yıllar... O yıllarda bu ülkede kimlerin iktidarda olduğu bellidir ve ondan sonra yavaş yavaş inmeye başlamıştır, ama terör hiçbir zaman sıfır olmamıştır. Her dönemde terör maalesef insanımızdan şehitler almıştır. Terörün sıfırlanması da şüphesiz zaman alacaktır. Ama mücadelemiz bütün gücümüzle gerekli olan ne varsa bunla beraber yürür. Fakat, şehit üzerinden siyaset yapılmaz. Şu anda, bakıyorsunuz bazı gruplar bir araya gelmişler. Camilerimizin avlusunu siyaset arenasına çeviriyorlar. Siyaset arenası, burası. Gel burada yap o işi, caminin avlusunda değil.”