Başbakan Erdoğan Sakarya’da halka hitap etti.

Hukukun üstünlüğünü haykıran Mısır’a kardeşçe tavsiyelerde bulunduk. Birilerinin yaptığı gibi seçkinci yaklaşmadık. Demokrasiye hak etmiyor hazır değiller gibi ayrımcı üstten bir bakışla bakmadık. Sessiz kalanlar mahcup oldu.

Mısır’da olanlara çıkar endeksli bakmadık. Komşuluk kardeşlik hukukunu gözettik. Onların derdini kendi derdimiz gördük. Onların statükoya tepkisini anlamaktan gelenler halkın mesajlarını algılamaktan aciz olanlar gibi olmadık.

Bugün Mısır halkının ümidini coşkunusu heyecanını onlarla birlikte bizler de yaşıyoruz. Mısır halkı bilsin onların sevinci Sakarya'nın, Türk milletinin sevinci, onların coşkusu bizim coşkumuz onların heyecanı Türkiye'nin heyecanıdır.

Mısırda istikrarsızlığa tahriklere müsaade edilmeden bir an önce adil ve serbest seçimlere gidilmeli. Anayasa demokrasi tesis edilmeli. Mısır halkı iradesi şabisez sandığa yansıtılmalı.
Aylarca seçim olmaz bizde 24 saatte seçim oluyor. bazı ülkeler var ki Mısır gibi aylarca seçim neticeleri alınamıyordu. Bu böyle olmamalı. Mısırın ekonomik sıkıntılarını aşması için çağrı yaptık. Mısır köklü bir tarihe sahip. İnanıyorum bu geçiş süreci başarılı bir şekilde bırakıp daha güçlenip çıkacak.

Bizim Türkiye olarak Mısır'da ortak bir tarihimiz kardeşlik bağlarımız var. Mısır her zaman kendilerini huzurunu isteyen bir Türkiye olduğunu biliyor bilmeli. Mısır'da istikrar ve iç barışı desteklemeye devam edeceğiz.

Son zamanlarda bazı grupçuklar çıkıp bizimle ilgili yaptıkları bazı gösterilerde Mısır halkının sesinin dinlenmesini istiyorsunuz ama burada Türk halkının sesini dinlemiyorsunuz diyor. Karıştırmayalım. Bir defa şunu bileceğiz. Türkiye'de demokratik noktada sıkıntı mı var. 12 Haziran geliyor. Sandık geliyor. Milletim sandıkta iktidarı veriyorsa başımız gözümüz üstüne görevi vereceğiz. Hatta ileri gidiyorum ikinci parti olduğu zaman partim genel başkanlığı bırakmaya hazır olduğum sözünü verdim.

Biz alışılmış liderlik profili çizmeyeceğiz. Millet diyorki sen ikincisin o zaman başarısız oldum. Çekilirim ve bir arkadaşımın devamında onun hizmetkarı olurum. Türkiye'ye bunu yerleştireceğiz. Biz koltuklardan şan şeref alan değil koltuklara şan şeref kazandıran siyaset anlayışı getiriyoruz. Koltuklara yapışanlar var. Koltukların hepsi gelip geçici. Hepimiz faniyiz. Bir gün gelecak öleceğiz. Hoca efendi gelecek. Cumhurbaşkanı, Başbakan tirilyarder niyetine demeyecek. Er kişi niyetine, hatun kişi niyetine diyecek. Koyackalar 2 metreküp mezara yanında kimse olmayacak. Kefenin ve bu dünyada yaptıkların. Kötülük yaptıysan lanetleyeckeler. İyi ki gitti diyecekler. İşte biz baki kalan bu kubbede hoş bir seda demek için çalışıyoruz. Arkamızdan hayır duaları gelirse ne mutlu
(12 ŞUBAT 2011)