Tuzla'nın Aydınlı Mahallesi'nde denizden 10 km içeride faaliyet gösteren "tersaneler", vatandaşları canından bezdiriyor. Konut alanında, evlerin dibinde kaçak çalışan tersaneler, büyük bir gürültü ve çevre kirliliğine neden oluyor. Mahalle halkının imzalar toplayıp Tuzla Belediyesi'ne yaptıkları şikayetler sonuç vermiyor, burada "sokak arası tersane" modeli bütün hızıyla devam ediyor.

'TATMİNKAR BİR CEVAP GELMEDİ'
Aydınlı Mahallesi Muhtarı Süleyman Bicerikli şunları anlatıyor: "Temelleri atıldığı günden bu yana mahalle halkından gelen şikayetleri, ilgili yerlere özellikle Tuzla Belediyesi'ne dilekçeler yazarak ilettik. 'Mahalle halkı olarak böyle bir ağır sanayiyi evlerimizin içinde istemiyoruz' dedik. Bunların kurulmamasını talep ettik. Tabii Tuzla Belediyesi bu konuda herhangi bir işlem yapmadı. Bu şikayetlere, resmi değil de telefonla, 'Dilekçelerinizi aldık. Zabıta Müdürlüğü'ne ilettik' gibi tatminkar olmayan bir cevap geldi.

'ASTIMLILAR NEFES ALAMIYOR'
Halkın en önemli şikayetlerinden biri, tersanelerin 24 saat süreyle çalışması. Gürültü özellikle yaşlılar ve bebekler üzerinde olumsuz etkilere neden oluyor. İkincisi ise pas... Taşlama diye bir şey yapıyorlar. O pas, zaman zaman sis perdesi gibi mahallenin üstüne çöküyor. Hanımlar balkonlarına çamaşır asamıyor, astım hastaları nefes alamıyor. Pas, çocuklarda yaralara da neden oluyor. Bu konularda sıkıntılar var. Dolayısıyla sürekli şikayetler geliyor. Görevimiz halktan gelen talepleri, şikayetleri kesintiye uğratmadan düzgün bir şekilde ilgili yerlere iletmektir. Bunu da yaptığımı zannediyorum.

TOKİ KONUT BÖLGESİNDE SANAYİ...
TOKİ binalarının hemen bitişiğinde tersane yan sanayisi kuruluyor. Bu bölge sözüm ona TOKİ'ye ayrılmış bir bölge. Böyle konforlu binaların içinde yan sanayi oluşturulması da ayrı bir konu. Şu anda irili ufaklı 10'dan fazla tersane, konut alanlarında, mahalle içlerinde kurulmuş durumda. Malzemelerin, çelik sacların TIR'larla taşınması sırasında trafikte ciddi sorunlar meydana geliyor, ağaçlar büyük zarar görüyor.

'DEPO OLARAK KULLANILACAK!'
Belediye ile bu konuyu resmi şikayet dilekçelerinin yanında yüz yüze de görüştük. Hatta bir tanesi ilginçtir. Hafriyat çıkartılmadan önce gittik. İmzalar toplanmıştı. Belediye Başkan Yardımcısı Münir Turan, 'Bunda ne var? Vatandaş kendi arsasındaki hafriyatı çıkartıyor' dedi. O arsaya beton atılıyordu, fabrika yapılıp yapılmadığını sorduk. 'Hayır. Depo olarak kullanılacak' yanıtını verdi. Ondan sonrası malum, fabrika yapıldı. Bu kez Turan, 'Beni de yanılttılar' dedi. Tabii bu bir açıklama değil. İmardan Sorumlu Belediye Başkan Yardımcısı Münir Turan'ın olup bitenlere bu kadar kayıtsız kalması, bizi savsaklaması da apayrı bir sorun. Böyle etkili insanlarla organik bağı olan kişiler bu işi yaptıktan sonra, diğerleri de onlara bakarak diyor ki: 'Onlara bir şey olmuyor, bize de olmaz.' Tabii sıkıntıyı Aydınlı halkı çekmeye devam ediyor..." Peki Aydınlı halkı tersaneler için ne diyor?