CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, soru önergesinde, Başbakan Erdoğan'ın son günlerde giderek “sertleşen bir üslup” kullandığını öne sürerek, siyaset yapan insanların tahammüllü olması gerektiğini bildirdi.
Başbakan Erdoğan'ın son günlerde, “Her şeye kızan, bağıran” bir konumda olduğunu iddia eden Sevigen, “Psikologların Başbakan'daki bu kişilik değişimlerini açıklayamadığını” ileri sürdü. Sevigen, önergesinde şu soruların yanıtlanmasını istedi:

“-Sayın Başbakan, 'Lan' ne anlama geliyor?
-Siz ailenize de kızdığınız zaman, lan gibi kelimeler kullanır mısınız?
-Atatürk, 'köylü milletin efendisidir' diyor. Siz ise Atatürk'ün milletin efendisi dediği köylüye 'lan' diyorsunuz. Bunu hangi mantıkla açıklıyorsunuz?
-Sizce 'ana' ne anlama geliyor? Ana kutsal mıdır? Sizce, 'yoksullaştık, anamız ağlıyor' diyen bir vatandaşa 'hadi ananı al git buradan' demekle, çiftçinin anasına ne demek istediniz?
-Bu hitaptan dolayı başta kendi anneniz olmak üzere bütün annelerden özür dilemeyi düşünür müsünüz?
-Bütün bu davranışlarınızdan, sözlerinizden rahatsızlık duymuyor musunuz?
-Eğer rahatsızlık duyuyorsanız kurtulmak için bir psikoloğa baş vurmayı düşünüyor musunuz?”

BAŞI AÇIK GAZETECİYE SALDIRI

CHP Genel Sekreter Yardımcısı Sevigen, Konya'daki gösteriler sırasında bir bayan gazetecinin başı açık ve pantolonlu olduğu gerekçesiyle taşlı saldırıya uğraması konusunda da İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM'ye soru önergesi verdi.
Sevigen, önergede şu soruların yanıtlanmasını istedi:
“-Konya'da bir bayan gazetecinin İran'ın Kum kentinde bile benzeri yaşanmayan bir şekilde başı açık ve pantolonlu olduğu gerekçesiyle taşlı saldırıya uğramasını nasıl karşılıyorsunuz?
-Yetkililerin gözü önünde yaşanan linç girişiminden gazeteciyi kurtarmak, meslektaşlarının mı göreviydi, yoksa güvenlik görevlilerinin mi göreviydi?
-İçişleri Bakanı olarak bu konunun iç detayları konusunda bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?