İzmir Ekonomi Üniversitesinin (İEÜ) 9. akademik yılı açılışına katılan Demirel, burada öğrencilere ilk dersi verdi. Demirel, üniversitenin 9. akademik yılında 9. cumhurbaşkanı olarak bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Zorlukların hangi cinsten olursa olsun mutlaka aşılması gerektiğini vurgulayan Demirel, "Bizi selamete götürecek olan güvendir. Ümidinizi, güveninizi kaybettiniz zaman her şeyi kaybedersiniz. Önünüze çıkan engelleri aşacaksanız, başka çare yoktur" dedi.

Çocukların okumasını istediklerini, kendisinin devraldığı 1965 Türkiye'sinde 7 üniversite bulunduğunu, bunun 4'ünün faal olduğunu, 3'ünün ise henüz öğretim kadrosunun kurulduğunu anlatan Demirel, bıraktığı 2000 Türkiye'sinde 84 üniversitenin bulunduğunu, aldığı Türkiye'de, üniversiteye gidenlerin sayısının nüfusa oranın yüzde 5 iken, görevi bıraktığı Türkiye'deyse yüzde 35 civarında olduğunu kaydetti.

Türkiye'de 3 milyon kişinin üniversitelerde okuduğunu, dünyada 132 milyon üniversite öğrencisinin olduğunu, Türkiye'nin Avrupa'da üniversite okuyan kişi sayısı bakımından önemli yerlerde olduğuna dikkati çeken Demirel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Üniversite yaşına gelmiş çocuklarımızın yüzde 50'sini üniversite eğitiminden geçirebilmeliyiz. Türkiye'nin geleceği buraya bağlı. Şunu söylemek isterim ki üniversite mezunu olmuşlara iş veremeyeceksek, okumanın manası var mı? Var. Netice itibariyle çocuklarımızı cahil bırakmamak, okumuş yapmak hiç olmazsa bir şans açacaktır önlerinde.
Eğitim görmüş, bilhassa 19-29 yaş arasındaki genliğimizi iş siz bırakırsanız, büyük bir sosyal sıkıntıya sebep olursunuz. Öyleyse okutmakla birlikte istihdamı da beraber götürebilmek lazım. Yüzde 5 büyümeyle 1 milyon kişiye senede iş imkanı çıkarılamaz. Öyleyse hadisenin bir ucu da demografiyle ilgilidir. 'Çocuklarımıza iş bulamıyoruz' demek yetmiyor. Dünyanın en büyük sorunu nüfus meselesidir. İş verebileceğiniz kadar, okutabileceğiniz kadar ve huzur sükun sağlayabileceğiniz kadar çoğalacaksınız. Bunu dikkate almadığınız zaman, istediğiniz kadar çoğalalım, eğitim ihtiyacını, iş imkanını karşılayamazsınız."
Demokratik ülkelerde herkesin istediği her şeyi yapamayacağını, "sorumluluk" denilen bir şeyin olduğunu, kişilik, vatandaşlık sorumluluğunun olduğunu anlatan Demirel, "Bu sorumluluğu dikkate almadığınız takdirde bunun neticesinin başkalarının üzerine yıkamazsınız" dedi.
Yaşanan küresel finansal krize değinen Demirel, artık yavaş yavaş bu krizin finansal boyutundaki sıkıntıların aşıldığına, genel düzelmenin önümüzdeki 3 yıl görülebileceğini, ancak dünyanın eski haline gelmeyeceğine dair kanaatin olduğunu kaydetti.
Demirel, dünyada son 25 senesinde yüzde 5'lik kalkınma olduğunu, dünya ekonomisinin 20 trilyon dolardan 60 trilyon dolara çıktığını, dünya pazarında alışveriş edenlerin sayısının 2.5 milyardan 5 milyara çıktığını, küresel finansal kriz sonunda ABD'de onlarca bankanın battığını, 50 milyon yeni işsizin ortaya çıktığını, 100 milyon insanın açlık sınırına yaklaşt ığını dile getirdi.
Demirel, "Büyüme ve istihdamı sağlamayan bir ekonominin bir ülkede refah sağlaması mümkün değildir. İnsanları mutlu etmek istiyorsanız, ekonomik politikalar mutlaka o ülkede refahı, büyümeyi sağlamalıdır ve istihdamı sağlamalıdır. Bunu nasıl yapacaksınız? Dünyada faydalanılacak kaynak insan kaynağıdır. İnsanların becerisidir, girişkenliğidir, yönetici gücüdür, akıldır ve iyi eğitilmiş olmasıdır. Yalnız bu yetmez. İnsan kaynağını en iyi şekilde harekete geçirecek ortam lazım" görüşünü dile getirdi.
Konuşmasının ardından Demirel'e, İEÜ Rektörü Prof. Dr. Attila Sezgin ve Mütevelli Heyeti Başkanı Ekrem Demirtaş, üniversitenin önceki yıllardaki akademik yıl açılışlarında yaptığı konuşmalarından derlenen "Süleyman Demirel 2001-2009 Konuşmaları" isimli kitabı hediye ettiler.
Daha sonra öğrenciler dans gösterileri sundu. Demirel, söylenen 10. Yıl Marşı'na Türk Bayrağı sallayarak eşlik etti. ANKA