Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın, Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası’nın başlaması dolayısıyla TOBB İkiz Kuleler’de düzenlediği törende konuşan Erdoğan, ekmeğin zengin yoksul fark etmeksizin tüm millet için hayati önem taşıdığını belirtti.

Ekmeğin zengin sofrasının da yoksul sofrasının da baş tacı olduğunu belirten Erdoğan, “Bizler, ekmeği kutsal sayan, yüksek değer olarak kabul eden, hatta nimet kelimesiyle en fazla ekmeği kast eden bir kültürün mensuplarıyız. Ekmek, kültürümüzde, alın terinin, paylaşmanın, bereketin sembolüdür” dedi. Ekmeğin milletin kültüründe yerde görülse öpülüp baştan yüksekte bir yere konduğunu hatırlatan Erdoğan, “Bizim ecdadımız zengin de yoksul da olsa ekmeğe bir nimet olarak bakmış ve saygı göstermiştir” diye konuştu.

Bir ülkenin bir milletin refah düzeyinin sadece ürettiği ve tükettiğiyle ölçülemeyeceğini belirten Erdoğan, “Bizim medeniyetiz ve inançlarımız refah ve kalkınmayı böyle gayrı insani kavramlarla izah edemez. Refah ve kalkınmanın sadece üretim, tüketim ve maddi ihtiyaçlar etrafında şekillenmesi, toplumun ve bireyin insani özelliklerin kaybetmesine yol açar. Refah ve kalkınma bedeni ihtiyaçların olduğu kadar ruhun da ihtiyaçlarının temin edilmesiyle olur. Maddi ihtiyaçlar karşılanırken, manevi ihtiyacında karşılanması, ahlakını, edebini ve kutsallarını muhafaza edebilmesiyle olur” dedi.

-“SOSYAL TESİSLER İSRAF, BAKANLAR KURULU’NDA GÖRÜŞTÜK”-

Türkiye’nin israf edenlerin değil tasarruf edenlerin yanında olması gerektiğini belirten Erdoğan, Türkiye’nin 10 yılda tasarrufun faydalarını gördüğünü, buna karşın görülmesi gereken çok ciddi kalemler daha olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Bu hafta Bakanlar Kurulu’nda önemle üzerinde durduğumuz konu, Türkiye’de kamu kurum ve kuruluşlarının gayrimenkullerinin israfı konusu olmuştur. Nedir bunların adı, örneğin sosyal tesisler dedikleri olaylar gibi… Buralarda da çok ciddi israf var. Neden? Senede bir ay iki ay gidecekler oralarda kamp yapacaklar, ondan sonra 10 ay buraları çıplak, çürümeye yüz tutacak. Neymiş? Kamu mensuplarının oralarda yazın tatillerini geçirmesine fırsat vermek. Devlet böyle bir şey yapacaksa belli otellerle anlaşırsın, oralarda gider o tatillerini yaparlar, olur biter. İşin sevki idaresi budur, anlayış budur. Ama bu tür anlayışlar bize maalesef yerleşmiyor.”
ANKA