Kurumsal mutabakat noktasında sancılar var. Temenni ederiz ki, bu sancılı kesimler de şifa bulur. Seçkinci kesimin kendi içinde sorunu var

GEÇEN hafta partisinin Ümraniye, Beykoz ve Kadıköy Kadın Kolları Kongresi’ne katılan Başbakan Erdoğan, dün de AKP Üsküdar İlçe Kadın Kolları Kongresi’ne katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada da türban tartışmalarıne yeniden değindi. “Yalan söylüyorlar, dürüst davranmıyorlar” diyen Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:

Sıkıntı başlar: Bu özgürlük alanlarını kimsenin işgal etme yetkisi yoktur. Bu böyle bilinsin. Herkes kendi özgürlük alanını, eğer temel hak ve özgürlük noktasında, tasarruf alanı olarak görürse zaten hiçbir problem kalmıyor. Ama bir başkasının özgürlük alanına tecavüz ederse işte orada sıkıntı başlayacaktır. Gayrimenkulünüzün işgal altına alınmasını ister miydiniz? İşte bu ona benziyor.

Açık-kapalı ayrımı yok

Seçkinci kesimin problemi: Farklı noktalara doğru çekmek isteyenlere tekrar bir şeyi hatırlatmak istiyorum: Bu ülkede benim, milletimin kendi içinde hiçbir problemi yoktur. O seçkinci kesimin kendi içinde problemi var. Benim insanımın, başı açık, başı örtülü kadının kendi arasında problemi yok. İşte buyurun buradalar. Her zaman ısrarla söylüyoruz. Benim başı açık, başı örtülü kardeşim de hepsi başımız gözümüz üstünde. Kimsenin bunu bir ’istismar’ diye nitelemeye hakkı yok. Asla, bu bir istismar değildir. Bu sadece bir haktır.

Kurumsal mutabakat: Erdoğan, Türkiye’de düşünce hürriyetinden, din ve vicdan özgürlüğünden, teşebbüs hürriyetinden, eğitim ve örgütlenme özgürlüklerinden yana olduklarını her zaman söylediklerini ifade ederek, bu ülkede “toplumsal mutabakat” olduğunu, sadece “kurumsal mutabakatta” sıkıntı bulunduğunu söyledi ve şöyle dedi: “İşte son zamanlarda olanlardan herhalde bunu görüyorsunuz değil mi? Kurumsal mutabakat noktasında sancılar var. Temenni ederiz ki, bu sancılı kesimler de şifa bulur.”

Kimse bizi gölgelemesin

Başı açıklar mı laik: Türkiye’de laiklik konusunda “ayrımcılık” yapıldığını savunan Erdoğan şöyel devam etti:

“Sadece başı açık olan vatandaşlarımız laik olur. Başı kapalı olan laik olmaz mı? Böyle bir ayrımcılığa gitme yanlışı içine düşüyorlar? Başı açık olanıyla da başı örtülü olanıyla da demokratik, laik, sosyal, hukuk devletini savunan bir topluluk var. Biz laik devletimizin, laik ülkemizin bu noktada birer neferi olarak, bu yolculukta şu gördüğünüz tablo ile varız. Yola devam ediyoruz. Kimse bizi gölgelemeye kalkmasın.”

İki parti çalışma sürdürüyor

Yasalar çerçevesinde olsun: Erdoğan, MHP ile türban konusunda yaptıkları uzlaşmaya ilişkin de şunları söyledi:

“Şu anda parlamento içinde iki siyasi parti bir noktaya varmış, bir çalışma yürütüyor. Bu sorunu çözmek istiyor. İktidar partisi ve muhalefetteki partilerden bazıları... Bunun için de teknik çalışmayı yürütüyorlar ve istiyoruz ki, bunu bir an önce demokratik parlamenter düzende, şüphesiz ki anayasa ve kanunlar çerçevesi içerisinde çözelim ve bu sorun da ortadan kalksın. Bu sorun 40 yıldır konuşuluyor, 18 yıldır bu işin kavgası veriliyor. Bu sorun artık ortadan kalksın.”