Aşağıdaki mektup bir köylü vatandaşımızdan geldi. 1 Mayıs'ta bile AKP'yi savunan Hasan Cemal ve benzerlerine bakın o köylü yurttaşımız nasıl sesleniyor:
'Bre Hasan Cemal nedir senin bu asker düşmanlığın? Nedir bu darbe fobin? Recep Tayyip bir defa belki de kazara Hasan Abi dedi; pusulanı şaşırdın. Arenaya çıkmış İspanyol boğalarını geçtin. Nokta dergisinin saçmalıklarına savcılar resen harekete geçsin diyorsun. Ama kendin, Diyarbakır ve güneydoğu halkının katil Apo'yu hala bir ulusal kahraman olarak gördüklerini yazmaktan utanmıyorsun, çekinmiyorsun.
Tutturmuşsun bir demokrasi, daha çok demokrasi diye. Türkiyedekinin nasıl bir demokrasi olduğunu bilmiyorsun öyle mi? Ah sen ve de senin gibi fırıldaklar: Gel Hoyrabolu'ya gör dağıtılan iaşe çantalarını, kömürleri... Gör gözünle olanları da Tayyip kardeşine biraz daha övgüler düz.
Hep Avrupa'dan bahsedersin? Hangi Avrupa devletinde başkent belediye başkanı nohut, ayçiçek yağı, sabun, fasulye dağıtır? Paris'te mi Londra'da mı? Berlin'de mi?
Sen ve senin gibilerin rüzgarına kapılan bu iktidara yemin ederim acıyorum. Çünkü sizler o şeriat isteyen AKP'ci azınlık azgınları var ya onlardan daha azgınsınız.
Ordu-asker düşmansın. Bir de CHP ve Baykal'ın. Çünkü onlar varken senin hizmetkarlığını yaptığın AKP rejimle oynayamaz. İşte AKP Kütahya milletvekili Hüseyin Tuğcu, 'İhale alacakların eşi başını örtecek.' diyor. Sen ne diyorsun?
Eşi, devletini mahkemeye vermiş birini Avrupa'da cumhurbaşkanı yaparlar mı?
Şerif Mardin bile bir takım baskılardan bahsederken sen ve senin gibiler kılınızı kıpırdatmıyorsunuz. Tarhan Erdem AKP'nin oyunu tuttururken iyi; ama aynı endişeleri taşıdığını söyleyince tu kaka, öyle mi?Şeriatı AB önler diye yazıyorsun. Türkiye'ye şeriat gelirse AB ordu mu gönderecek. AB'den 200'ü aşkın gözlemci geldi seçimlerde. Mardin'de, Urfa'da kadınları ortada görmedi. Onların yerine ağa ve şıhın reyleri attığını görmüyorlar mı? Onlar görmüyor, görmezden geliyor; sen ve senin gibiler bilmiyorlar mı?
Kürt sorunu Osmaniye Zorkun yaylasında devriye gezen jandarmaları öldürerek, şehit ederek çözülmez. Dünyada dağa çıkmış da devlete konmuş kim var söyle, kim var?
Başbakan teminat veriyor; kadınlar korkmasın diyor. İranda'da mollalar teminat verdiler, ne oldu? Nerede Mehdi Bazargan? Nerde Tudehçiler? Nerde Mesut Recavi? Nerde Hasan Beni Sadr? Yazsana, nerede? Listeyi uzatsam sayfa almaz.
Şimdilik sen kullanılıyorsun. Ama inanıyorum ve eminim ki senin de sonun Fatih Altaylı gibi olacak; kağıt mendil gibi çöp sepetini boylayacaksın.
Hasan Karagören
Kabahöyük köyü/ HAYRABOLU'
Bu okurumun eline sağlık. Hasan Cemal gibi sözde aydınlara bakıp üzüleceğinize Hasan Karagören gibi yurttaşlarımıza bakın, umutlanın... Allah kimseyi Orhan Pamuk, Hasan Cemal, Ahmet-Mehmet Altan'lar, Murat Belge, Eser Karakaş vb... tiplerin durumuna düşürmesin.
Milletinin içine çıkamayan, onların yüzüne bakamayan bu insanlara acımayalım da kime acıyalım...
1 Mayıs'ta AKP terörüne uğrayan işçiler, küçük bir önlemle bundan kurtulabirlerdi.
Sağ ellerine, 'Hepimiz Ermeniyiz!' yazan, sol ellerine 'Biji Apo!' yazan pankartlar alacaklardı.
Polis, onları copla veya bombayla değil, şekerle karşılardı; herkesin tek tek yanaklarından öperlerdi.
Çünkü; Türk polisi içine sızan Fethullah'ın adamları artık böyle istiyorlar. Emekçiye vur; bölücüye selam dur. Perşembe günkü saldırı; polis içine AB'ci-ABD'ci emek düşmanı Fethullahçıların sızdığını iddia edenlerin bu görüşlerini kuvvetlendirdi.
1 Mayıs 1977'deki kanlı 1 Mayıs'ta bile polis böyle sert davranmamıştı. Bu konu ile ilgili anılarımı yarınki Akşam Gazetesi'nin tarih sayfasında aktaracağım.

RIZA ZELYUT