FRANSA, 29 Mayıs’taki referandum sonuçlarının faturasını Türkiye’ye çıkarmaya başladı. AB nezdinde girişimlerde bulunan Fransa, Türkiye ile ilgili kararları ‘ağırlaştırmak’ için çaba harcıyor ve ilk girişiminden de sonuç aldı.
17 Aralık kararları içinde, Türkiye’nin yapısal ve tarım politikalarına yönelik fonları kullanmasında ‘uzun süreli geçiş dönemi’ öngörmesi, AB Komisyonu tarafından değiştirilmek istendi. AB Komisyonu’nun Temmuz ayında yayınlaması beklenen ‘Müzakere Çerçeve Belgesi’nde, fonlara yönelik uzun süreli geçiş dönemi uygulanmasının kaldırılması amaçlandı. Ancak Fransa’nın müdahalesi, metindeki konuyla ilgili 23’üncü maddenin aynen korunmasına neden oldu.
ÖTELEME GİRİŞİMİ
Fransa’nın girişimi bununla da kalmadı ve Paris yönetimi 16-17 Haziran tarihlerinde Brüksel’de yapılacak olan ‘AB liderler zirvesi’nde yayınlanacak olan Türkiye paragrafına da el attı. Türkiye konusu, nihai metnin 21 ve 22’nci paragraflarını oluşturdu. Metnin taslak halinde Türkiye ile müzakerelerin 3 Ekim’de başlayacağına yönelik kararın alındığı hatırlatılıyor ve bu tarihe kadar Türkiye’nin uyum protokolünü imzalamasının beklendiği dile getiriliyor. Fransa, metnin içinde yer alan bu cümledeki ‘3 Ekim’ tarihinin çıkarılmasını talep etti. Böylelikle müzakelerin başlama tarihi konusunda ‘belirsizlik’ olmasını amaçladı.
İMTİYAZLI ORTAKLIK
Fransa’nın üçüncü girişimi ise, daha uzun vadeli olmasına rağmen, Türkiye ile AB ilişkilerini tam bir ‘imtiyazlı ortaklık’ çerçevesine oturtmayı amaçlıyor. Temmuz ayında yayınlanacak AB belgesine, ‘özel ortaklık’ ya da ‘imtiyazlı ortaklık’ gibi unsurların eklenmesi için diğer AB ülkeleri nezdinde girişimde bulunan Fransa, bu tutumuyla AB Komisyonu’nun da tepkisini çekti. Fransa’nın bu girişimine Avusturya, Hollanda gibi ülkelerin destek vermesi bekleniyor. |