Financial Times gazetesinin Türkiye muhabiri Vincent Boland, Dışişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Abdullah Gül ile özel bir röportaj yaptı. Gül’ün, “Fırtınanın ortasındaki kişi olarak geçen birkaç günde yaşananları nasıl görüyorsunuz” sorusuna yanıtı “Olan oldu. Şimdi bunun hakkında değil gelecek hakkında konuşmak istiyoruz” oldu. Gül, Türkiye’nin bazı zorluklarla karşı karşıya kaldığını ancak bunların üstesinden gelebileceklerini söyledi.

1980 yılından bu yana Türkiye’nin son üç Cumhurbaşkanının bu yasalarla seçildiğini belirten Gül, Anayasa Mahkemesi’nin üçte iki kararına da atıfta bulunarak, bu durumda Turgut Özal’ın cumhurbaşkanlığının da geçersiz olması gerektiği esprisi yaptı.

“KARARDAN MUTLU DEĞİLİM AMA SAYGI DUYUYORUM”

Anayasa Mahkemesi’nin kararına saygı duyduğunu ancak bunun karardan mutlu olduğu anlamına gelmediğini ifade eden Gül, “Karara saygı duyuyorum ve uyacağım ama duygularım daha farklı. Şimdi bunu konuşma zamanı değil. Türkiye’nin Anayasa Mahkemesi’nin kredibilitesine zarar vermek istemediğim bir konumdayım. O mahkemeye ihtiyacımız var” dedi.

Türkiye’nin bütün bu sorunları aşarak yoluna devam edeceğine inandığını belirten Abdullah Gül, bu yolun da Avrupa Birliği yolu olduğunu ifade etti.

Tandoğan ve Çağlayan mitinglerinin hatırlatılması üzerine de Gül, bu eylemlerin güzel olduğunu, AKP’nin Türkiye’yi daha demokratik, insanların biraraya gelerek düşüncelerini barışçıl bir biçimde ifade edebildiği bir ülke haline getirdiğini söyledi.

Ancak eylemde atılan bazı sloganlara tepki gösteren Gül, “Türkiye’yi AB’ye götüren güç olan AKP’nin laikliğe aykırı olduğunu nasıl düşünebilirler? Nasıl bu parti ve bu yönetimin Türkiye’yi dini bir ülke haline getirmek için gizli bir gündemi olduğunu düşünebilirler? Bunları duymak çok üzücü. Bunu iki hafta önce mi keşfettiler? Bunlar sadece propaganda” dedi.

“HALK OYLAMASINDA DA CUMHURBAŞKANI ADAYI BEN OLURUM”

Herhangi bir yaşam biçimini kimseye empoze etmek istemediklerini belirten Gül, halkın desteğinin de kendisi üzerinde olduğunu ve yüzde 70’lik bir desteği bulunduğunu söyledi. Gül, “Bu yüzden halka gitmeye karar verdik. İlk turda çoğunluğu alacağım” dedi.

Gül, muhabirin cumhurbaşkanını halkın seçmesi halinde de partinin adayının kendisi olmasını mı beklediği sorusuna da “evet” yanıtını verdi.

SORUYA TEPKİ GÖSTERDİ

Röportajın son kısmında muhabirin sorduğu bir soru ise Gül’ün tepkisini çekti. Gül kendisine sorulan “Adaylığınızdan önce ya da sonra siz, Başbakan ya da parti yöneticilerinden biri bunu Genelkurmayla tartıştı mı” sorusuna “Hayır. Bu demokrasi, burası Türkiye” yanıtı verdi. Gül, “Avrupa Birliği ile müzakere eden bir ülkeyiz. 10 yıl önceki Türkiye değil bu. Sizce bunu yapmalı mıydık” dedi.

Muhabirin, “Yani Cumhurbaşkanlığı adaylığınız açıklanmadan önce Genelkurmayla hiçbir iletişimiz olmadı” diye sorması üzerine de sinirlenerek, “Bana ne diyorsunuz? Yani AB’ye girmek isteyen bir ülkeden bahsediyoruz. Ne demek istiyorsunuz” diyerek tepki gösterdi.

ANKA