Greve çıkan kamu emekçileri adına konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, “AKP hükümetini son kez uyarıyoruz. Emek düşmanı politikalardan vazgeçin! Uluslararası sözleşme ve anlaşmalarla sahip olduğumuz grevli toplusözleşme hakkımızı tanımak zorundasınız! Eğer taleplerimize olumlu bir yanıt alamazsak, bizi çok daha kararlı olarak karşınızda bulacaksınız” dedi. KESK’e üye kamu çalışanları greve gitti. Kamu emekçileri “Grevli toplu sözleşme”, “Güvenceli istihdam”, “İnsanca yaşayacak temel ücret”, Ek ödemelerin emekli aylıklarına dahil edilmesi” ve “Baskı, ceza ve sürgünlerin durdurulması” talepleriyle yurt genelinde iş bıraktı. Grev kapsamında düzenlenen eylem için KESK üyesi çalışanlar öğlen saatlerinde Ankara Kolej meydanında toplandı. 30’a yakın CHP ve BDP milletvekilinin de katılım gösterdiği eyleme, çok sayıda sivil toplum kuruluşu ile emek örgütleri de destek verdi. KESK’e bağlı sendikalar da Bakanlık önlerinde gerçekleştirdikleri eylemlerden sonra Kolej Meydanı’na gelerek grev kortejine katıldı. Ardından Meydanda oluşturulan grev korteji sloganlar atarak, “İş güvencesi, gelir güvencesi, mesleki bağımsızlık, güvenli çalışma ortamı, sağlık hakkı için grevdeyiz” yazılı pankartın ardından Ziya Gökalp Caddesi üzerinde yürüyüşe geçti.

“SELAM OLSUN BU ÜLKENİN ONURLU KAMU EMEKÇİLERİNE”

Ziya Gökalp Caddesi üzerinde gerçekleştirilen eylemde, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Lami Özgen, grev otobüsü üzerine çıkarak bir konuşma yaptı. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında, hak ve özgürlüklerine sahip çıkan kamu emekçileri olarak, sadece kendileri için değil, insanca bir yaşamı hak eden bu ülkenin tüm insanları için grevde olduklarını söyleyen Özgen, “Buradan Türkiye’nin her yerinde yüreği aydınlık bir gelecek için çarpan tüm dostlarımıza selam gönderiyoruz. Selam olsun bu ülkenin onurlu kamu emekçilerine; Selam olsun kamu emekçileri mücadelesinin yüz akı olduğunu bir kez daha gösterenlere. ‘Bu sömürü düzenine itirazımız var’ diyerek bugün alanlarda bizimle birlikte olan dostlarımız; Hepinizi KESK adına sevgi ve dostlukla selamlıyorum” dedi. Özgen, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen bütçeye ilişkin ise “Grevli toplu sözleşme mücadelesi yürüten kamu emekçileri yine yok. Bu bütçede 659 TL’ye mahkûm edilen milyonlarca asgari ücretli yine yok. Bu bütçede kıdem tazminatı gasp edilmek istenen işçiler yine yok. Bu bütçede gübre parası bulamayan çiftçiler, köylüler yine yok. Bu bütçede vergi yükü altında ezilen küçük esnaf yine yok. Kısacası Bu Bütçede İnsanca Bir Yaşam Sürdürmek İsteyenler Yine Yok” diye konuştu. Özgen, “Peki, ne var bu bütçede? Yine sermayeye teşvik, rantiyecilere kıyak var. Asgari ücretten vergi kesintisi var. Tüm kamu hizmetlerinin tamamen paralı hale getirilmesi var. Eğitime ve sağlığa değil silahlanmaya ayrılan payın artırılması var” dedi.

KAMU EMEKÇİLERİ YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA YAŞIYOR

Grev hakkı, örgütlenme özgürlüğü, özlük ve demokratik hakları için greve çıktıklarını söyleyen Özgen, açlık sınırının bin, yoksulluk sınırının 3 bin TL’yi aştığı Türkiye’de ortalama bin 500 TL maaş verilerek açlığa yakın yoksulluğa uzak bir yaşama mahkum edildiklerinden bu eylemleri gerçekleştirdiklerini de sözlerine ekledi. Bütçeden eğitime ayrılan yatırımların 9 yılda 3 kat azaltıldığını da ileri süren Özgen, sağlık hakkının vazgeçilmez temel haklardan biri olduğunu söyledi.

“HÜKÜMETİ SON KEZ UYARIYORUZ”

KESK Genel Başkanı, alanda yaptığı konuşmada AKP hükümetini son kez uyararak, “Emek düşmanı politikalardan vazgeçin! Uluslararası sözleşme ve anlaşmalarla sahip olduğumuz grevli toplusözleşme hakkımızı tanımak zorundasınız! Eğer taleplerimize olumlu bir yanıt alamazsak, bizi çok daha kararlı olarak karşınızda bulacaksınız” dedi. Özgen şunları kaydetti: “Yaratmak istediğiniz korku imparatorluğuna teslim olmayacak; emeğin, eşitliğin, adaletin ve barışın safında olmaya devam edeceğiz! Bugün 21 Aralık. En uzun gecenin en kısa gündüzün yaşandığı gün. Bu gün karanlık her zamankinden daha erken çökecek. Gece her zamankinden daha uzun sürecek. Ama inanın yarın aydınlığa daha fazla yakınlaştığımız bir gün olacak. Çünkü bizler biliyoruz ki, karanlığın en koyu olduğu an aydınlığın da en yakın olduğu zamandır. Buradan hep birlikte söz veriyoruz. Çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak için; Karanlığın, baskıların, yoksulluğun, sefaletin dünyasına karşı, emeğin dünyasını kurmak için mücadelemizi yükselteceğiz.”

HABER: GÜLTAN KIŞANAK, KAMERA: SIRRI SÜREYYA ÖNDER

KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in konuşmasından önce grev otobüsünün üzerine çıkan BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ile BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder KCK operasyonları kapsamında gazetecilerin gözaltına alınmasını protesto etti. Gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki göstermek için Dicle Haber Ajansı’na ait bir kamerayı eline alan Sırrı Süreyya Önder, elinde mikrofon tutan Gülten Kışanak’ı görüntülemeye başladı. Kışanak konuşmasında, halkın haber alma hakkına yönelik baskıcı tutumu protesto ederek, bu nedenle gözaltına alınmaları kınadıkları söyledi. Bir süre Dicle Haber Ajansı’na muhabirlik yapan Kışanak habere kendi adının yazılabileceğini söyledi. Alanda yapılan konuşmaların ardından eylemci grup grev halayı çekerek, olaysız şekilde alanı terk etti (MİLLİYET)
(MİLLİYET)