Almanya’daki Deniz Feneri e.V davasında, bağış paralarının gönderildiği adres olduğu öne sürülen Kanal 7 TV’ye yönelik denetim, Sermaye Piyasası Kurulu’nu (SPK) karıştırdı. Olaylar, Kanal 7’yi denetleyen Başuzman Melda Gürbüz, Uzman Faik Metin Tiryaki ve Uzman Yardımcısı Gökhan Narin’in 1 Mart 2007 tarih ve IV-9/281-1, XX-4/9-6 sayılı denetleme raporuyla başladı. Raporda özetle eksik ve yanlış bilgi verilmesi nedeniyle Kanal 7 sorumluları hakkında savcılığı suç duyurusunda bulunulması istendi. İşte ne olduysa bundan sonra oldu. İddiaya göre, SPK Başkanı Turan Erol, raporu hazırlayan uzmanlara “Raporunuzu değiştirin” baskısı yaptı. Ancak uzmanlar görüşlerinde ısrar etti. Bunun üzerine SPK Başkanı Erol, Hukuk İşleri Dairesi’ne bir yazı hazırlattı. Kendi çabalarıyla Hukuk İşleri Dairesi Başkanlığı görevine getirilmesini sağladığı Barış Akgül’e
hazırlatılan 27 Haziran 2007 tarih ve B.02.1.SPK.0.61-1098 sayılı yazıda, raporun tamamen tam tersi görüş belirtildi.
Geri adım atmadı
Bu arada SPK Denetleme Dairesi Başkanı Celali Yılmaz, 28 Haziran 2007 tarihinde “Yeni Dünya İletişim A.Ş. (Kanal 7)” başlığıyla “kurul başkanlık makamına” bir yazı gönderdi. Kamuoyuna da yansıyan bu yazının ardından SPK Başkanı Turan Erol, Celali Yılmaz’a ve Kurul Başkan Yardımcısı İbrahim Dönmez’e yönelik baskıya başladı. Yılmaz ve Dönmez’in geri adım atmaması üzerine, Dönmez’e bağlı olan Denetleme Dairesi Başkanlığı bir başka kurul başkan yardımcısına bağlandı. Ardından Celali Yılmaz da sürgün gibi bir atamayla, Denetleme Dairesi Başkanlığı’ndan alınarak, aktif bir görev yeri olarak görülmeyen İstanbul temsilciliği görevine atandı.
Sumen altı edildi
Bu sürecin sonunda da Hukuk İşleri Dairesi’nin hazırladığı ve SPK çevrelerinde “teamüllere aykırı süreç” olarak yorumlanan yazı kabul gördü ve dosya hasıraltı edildi. Olayların ardından özellikle SPK Hukuk İşleri Dairesi’nde de çok ciddi rahatsızlıkların olduğu öğrenildi.
Haber: Ceyhun BOZKURT