. Sabancı Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği Bölümü'nden yeni mezun olan Kerem Orak, Ahmet Altınışık, Alican Bulutoğlu, Gürsen Tohum ve Alp Şekerci'nin, bitirme projesi olarak ortaya çıkardıkları 'Yarı Otonom Sualtı Aracı' sualtında tüm hünerlerini sergiliyor. Projeye imza atan mezunlardan Kerem Orak ile Ahmet Altınışık, yüksek lisans çalışmalarında da akıllı robota yeni beceriler kazandırmak için 'mekatronik programı' öğrencileriye fikir alışverişinde bulunuyor. Birçok özelliğiyle bir kaplumbağayı andıran sualtı robotuna ön ayak olan ise üniversite bünyesinde 2001'den beri faaliyette bulunan Sualtı Sporları Kulübü (SUSS). 100 dolayında üyesi olan SUSS'un en büyük özelliği, teknolojiyi destekleyen bir kuruluş olması. Bu projenin mimarları aynı zamanda SUSS'un aktif üyeleri, bu yüzden sualtında yaşanan sorunları yakından biliyorlar. Bu nedenle bitirme projesi için ihtiyaç duyulan bir ürün yaratma kararı almış ve ortaya gurur duydukları bir ürün çıkarmışlar.
Dalgıç yerine robot
SUSS Başkanı Can Gencel, "Projenin amacı, dalgıçlar için elverişsiz koşullardaki (derin dalışlar, gece dalışları, bulanık su dalışları, irtifa dalışları, dar mağaralar dalışı) sualtı araştırmalarının suüstünden bir insanın müdahalesine gerek duymadan ya da çok küçük müdahaleyle yapay zekâyla çalışan bir robot tarafından sürdürülmesiydi. Biz kulüp olarak bu projenin hayata geçirilebilecek işlevsel bir proje olduğunu düşündük" diyor. Gencel, henüz 21'inde. O da Mekatronik Mühendisliği Bölümü öğrencisi. Projenin mimarlarından 24 yaşındaki Ahmet Altınışık, "Mekatronik, makine mühendisliği ile elektronik mühendisliğinin bileşimi bir program, otomasyon sistemleri için bir altyapıdır" açıklamasını yapıyor. Kerem Orak da dalıcılar için elverişsiz şartlardaki ortamları bu tarz bir makine yardımıyla araştırabilmek istediklerini belirtiyor.

Hem akıllı, hem akrobat
10 bin dolara mal olan robot bir kibrit kutusuna benziyor. Sualtında 100 metreye kadar inebiliyor. Piller ve düşük elektrik harcayan devreler sayesinde üç saat tekrar şarj edilmeden sualtı araştırmalarını sürdürebilecek şekilde yapılmış. İki kişi rahatlıkla taşıyabiliyor ve bir otomobilin arka bagajına sığabiliyor; 70 x 120 cm ebadında ve 28 kilo ağırlığında. Sualtında akrobatik hareketler yapabilen bu robot bir arıza durumunda su yüzüne çıkacak şekilde tasarlanmış. Robotu benzerlerinden farklı kılan özelliklerden biri de pervaneler yerine dört adet paletinin olması. Orak, paletlerin pervanelere göre daha üstün manevra kabiliyetine sahip olduğunu vurguluyor ve robotun hünerlerini şöyle açıklıyor: "Sudan çıktıktan sonra karada da ilerleyebiliyor ve sualtında daha sessiz çalışıyor. Böylece sualtı ortamını rahatsız etmeden araştırmaları sürdürme olanağı sağlıyor. Normalde denizaltılarında pervane kullanılıyor. Bir insanın yaptığı gibi sualtında takla atabiliyoruz bununla. Kamplumbağa gibi çok ani keskin hareketler yapabiliyor. Bir insanın geçemeyeceği dar aralıklardan geçebiliyor. En büyük hayalimiz, bir dalış gezimize onu da götürüp onunla birlikte dalmak!"
Sualtında çekim yapacak
Projeyi yürüten öğrenciler dört motorun kontrolünü sağlamak için gömülü motor kontrolör ve sürücü kartlarını da tasarlamış. Robotun önünde iki aUSB kamera bulunacak. Böylece robot elde ettiği görüntüleri eşzamanlı olarak su üstüne iletebilecek. Bunun için özel bir yazılım kartı geliştirilmiş. Kameradan gelen veriler eşzamanlı olarak ana bilgisayara ulaştırılabilecek. "Bu robotun hedef kitlesi kimler?" sorusuna, "Daha sonra bu robot üzerinde deney yapacak araştırmacılar" yanıtını alıyoruz. Robotun hizmete sunulması halinde sualtı araştırmalarında sağlanacak yararları proje sahipleri şöyle aktarıyor: "Sualtında derinlerde bulunan ekosistemlerin, maden kaynaklarının, fay hattı ve zemin araştırmalarının yapılmasında daha az ekipman, daha az insan gücü ve daha az risk demek. Sualtında daha uzun kalabilen ve art arda dalışlar gerçekleştirebilen bu robot sayesinde daha verimli araştırmalar yapılabilecek." 
 GençBİLİM Haber