Mesut Yılmaz, önceki hafta sağanak yağışlar sonrası meydana gelen heyelandan etkilenen Rize’nin Pehlivantaşı Mahallesi’nde Muzaffer Poyraz’a ait evde incelemelerde bulundu.

 Mahalle sakinlerine geçmiş olsun dileklerini ileten Yılmaz, ardından muhtarlığı ziyaret etti. Burada halkla sohbet eden Mesut Yılmaz, gazetecilerin referanduma ilişkin sorularını yanıtladı. Yılmaz, “Yargının bağımsız kalmasını isteyenler ‘hayır’, yargının AKP ve hükümetin emrine girmesini isteyenler ‘evet’ oyu verecektir. Herkesin geleceği düşünerek, adaletin bir gün herkese lazım olacağını da unutmadan oy kullanması lazım. Hükümetin iddia ettiği gibi bu Anayasa değişikliği içerisinde ileride askeri müdahaleleri önleyecek düzenleme söz konusu değildir. Sadece sembolik yapılan bazı düzenlemeler var. Asıl önemli üç maddedir. O da yargının bağımsızlığı ile ilgilidir. Bağımsız olmayan bir yargı ancak dikta rejimlerinde olur. Demokrasinin devamını istiyorsak, yargının bağımsızlığına sahip çıkmamız gerekiyor. Bunun için de benim oyum ‘hayır’dır” diye konuştu.

DEĞİŞİKLİK, ANTİDEMOKRATİK MÜDAHALELERİ ÖNLEMEZ

Hükümetin, Anayasa değişikliği ile ilgili samimi olmadığını öne süren Mesut Yılmaz, “Eğer samimi olsalardı yapacakları daha çok işleri vardı. Bunlardan biri TSK’nın İç Hizmet Kanun’nun 35’inci maddesinin değiştirilmesidir. Bir diğeri Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay’ın statüsünün yeniden düzenlenmesidir. Demokratik ülkelerdeki düzenlemelere paralel düzenlemeler yapılması lazım. Eğer demokrasi ile ilgili samimiyetlerini ortaya koymak istiyorlarsa evvela bunların üzerlerine gitmeleri lazım. Anayasa değişikliğine konu olan hususların hiçbiri ileride benzer antidemokratik müdahaleleri önleyici nitelikte değildir” dedi.

CHP’YE YAKINLAŞTIĞI İDDİASI

Yılmaz, CHP’ye yakınlaştığı yönünde basında yer alan haberlerin sorulması üzerine şunları söyledi:
“Ben de kimle ilgili olduğunu anlamadan okuyup, gülüyorum bunlara. Ben birkaç nesildir demokrat bir aileden geliyorum. Devletin değil, milletin yanında siyaset yapan bir geleneğin temsilcisiyim. Devlette de sorumluluk aldık. Ama asıl yerimizin milletin yanı olduğunu unutmadık. Bu siyasetteki özelliğimi de Allah izin verirse ölene kadar devam ettireceğim. Zaman zaman eğer başka partiler de bazı gerçekleri dile getiriyorlarsa, onlarla da aynı fikirde olmamız doğaldır. Tıpkı AKP ile bazen olduğu gibi. Ama bu hiçbir zaman siyasi aslımızı inkar etme derecesine varmaz. Bu haberler tamamen spekülasyonlardan ibarettir. Gerçekle en ufak bir ilişkisi yoktur.”
Mesut Yılmaz, daha sonra Rize’nin Derepazarı İlçesi’nde heyelandan etkilenen bazı bölgelerde incelemelerde bulundu.