Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
32,2230
EURO
34,7548
IMKB
10.335,000
ALTIN
2.456,780
 
Hava Durumu ANKARA
15 / 24 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
O Gazeteci Gafletinden Hicap Duyuyormuş!
O Gazeteci Gafletinden Hicap Duyuyormuş!
 
Eski Star ve Yeni Şafak yayın yönetmeni Yusuf Ziya Cömert, Balyoz davası ve askeri casusluk davasında 'Allah rızası için kumpas' kurulduğunu belirterek, gazetecileri de bu kumpasa alet ettiklerini yazdı.
 
18.2.2015 - 14:04

Balyoz'da ortaya çıkan iddiaların aynısının askeri casusluk davasında da yapıldığını hatırlatan Cömert, "Aynı şey, İzmir’deki casusluk davası için de söylendi. 350 tane casus asker olabilir mi? Bunların hepsi tasfiye için" diyerek kenndisinin o dönemde takındığı tutumu da 'gaflete düştüm' diyerek tanımladı.

Cömert, 'paralel yapı' olarak adlandırılan yapıyı 'saadet zinciri' olarak tanımlayarak Balyoz ve casusluk davalarındaki 'kumpasa' gazetecileri de ortak ettiklerini, "İşin bizleri, biz gazetecileri ilgilendiren bir boyutu da var. Bizi de bu ‘saadet zinciri’ne alet etmişler.Tabir caizse, bizi de kumpasa getirmişler.Ben, kendi payıma, o dönemlerdeki gafletimden dolayı hicap duyuyorum" sözleriyle anlattı.

Yusuf Ziya Cömert'in Yeni Şafak'ta 'Allah rızası için kumpas' başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

Allah rızası için kumpas

Bir polis, paralel örgütün operasyon üretme tekniğini şöyle anlatıyordu:

Adam, Vatan’da. Aşağı inip, arka sokaklardaki internet kafelerden birinde bir ihbar mektubu yazıyor, yukarı çıkıp o ihbar mektubunu esas alarak operasyon yapıyor.

Gerçekten böyle mi? Yani internet kafeden mi?

Şart değil. Başka bir mekandan da yapmış olabilir. Ama mantık bu, yöntem bu.

Doğru, polis senin adamın, daha doğrusu polis sensin zaten.

Savcı senin adamın.

Hakim senin adamın.

Yargıtay’da da sen varsın.

Maşallah, her tarafı doldurmuşsun.

Bir zincir. Saadet zinciri gibi.

Bu zincirin halkaları, HSYK seçiminde çok büyük darbe yedi. Ama, şunu da gördük HSYK seçiminde: Bunlar, bir değil, bir sürü ‘saadet zinciri’ kuracak kadar kalabalıklar yargıda.

Kaça kaçtı, HSYK seçimlerinin sonucu? Kabaca söyleyeyim, 4500’e 5500. Yani, 500 kişi karşı tarafa geçse paraleller 7-0 yapabilirdi.

Yani, ‘paralel kumpas riski’ tamamen ortadan kalkmış değil. Bunu bir kenara not edip geçelim.

Telefon mu dinleyeceksin? Yaz bir kağıt, gönder adliyeye, 15 dakika sonra dinleme kararı elinde. Önemli değil, rahmetli Erbakan’ın telefon numarasını yazıp, dinleme talebini Huvzullah gibi uyduruk bir isim için yapmışsın. Koçum, sen iste, hakimin gereğini yapar.

Bu kadar hakimi savcıyı, bu kadar polisi nerden mi bir araya getirdim?

Sınavlar var. Soruları rüyada görüyoruz nasıl olsa. Herkes 100 alıyor.

Ayrıca, ‘guguk kuşu’ metodu. Paralel olmayan polis müdürüne yalandan bir soruşturma aç. Saadet zinciri hazır. Müdür görevden atılsın, sen kendi adamını koy.

Muhakkak, yapılan bütün işlemlerde ‘Allah rızası’ damgası vardır. Bu çok büyük bir imkan, başka bir ortamda, Allah rızası için zulmetme imkanını, Allah rızası için üçkağıt yapma imkanını nereden bulacaksınız?

Balyozun ortaya çıktığı günleri iyi hatırlıyorum.

Vay namussuzlar! Camiyi bombalayacaklar. Ege’de Türk uçağı düşürecekler. Sırf ortalık karışsın, zemin darbeye müsait hale gelsin diye.

Böyle bir şey olabilir mi?

‘Efendim, darbe yapmayacaktık, sadece seminer yaptık. Yani, hayal kurduk, mesela dedik.’

Yahu sen bu memleketin çocuğu değil misin? Niye cami bombalama hayali kuruyorsun? Sapık mısın? Başka hayal kursana!

İyi bir hayal. Veya kötü bir hayalse bile, başka türlü bir kötü hayal, cami bombalama da, uyuşturucu imalathanesini bombala...

Öyle bir havada başladı Balyoz davası.

Öfkelendik. Üzüldük.

Sonra sonra, kokular gelmeye başladı. Diyorlardı ki, yargılananlar arasında, ast-üst ilişkisi sebebiyle seminere katılmak zorunda olanlar var.

Darbecilikle hiç alakası olmayanlar askerler var.

Hatta, mütedeyyin, namazlı niyazlı subaylar var. Bunlar, Balyoz’u, kendilerinden olmayanları tasfiye etmek için kullanıyor.

Aynı şey, İzmir’deki casusluk davası için de söylendi. 350 tane casus asker olabilir mi? Bunların hepsi tasfiye için.

O zamanlar ‘paralel’ adlandırması yapılmamıştı. Ama, şüphe düşmüştü.

Önceki gün, Balyoz’un bilirkişi raporu açıklandı.

Hani Gölcük’te, Donanma Komutanlığı’nın döşemesi sökülmüş, altından bir harddisk çıkmıştı.

Adamlar, o harddiski almışlar, içine değişik zamanlarda, kafalarına göre, istedikleri delilleri doldurmuşlar.

Bilirkişi raporuna göre, bu kumpası çevirenler yani harddiske kafalarına göre dosyalar yükleyen, uydurma deliller kopyalayan üçkağıtçılar, bu hilelerin takibata konu olacağını da hiç hesaba katmamışlar. Pervasızca, büyük bir özgüven içinde, iz bırakmaktan çekinmeyerek delil üretmişler.

Avukatlar itiraz etmiş ama, hakimler, savcılar itiraza kulak asmamış. Dedim ya, saadet zinciri. Polisten savcıya, Silivri’deki mahkemeden Ankara’daki Yargıtay’a kadar.

İşin bizleri, biz gazetecileri ilgilendiren bir boyutu da var. Bizi de bu ‘saadet zinciri’ne alet etmişler.

Tabir caizse, bizi de kumpasa getirmişler.

Ben, kendi payıma, o dönemlerdeki gafletimden dolayı hicap duyuyorum.

Evet, darbeye karşı hassasız, evet, Balyoz davası, tamamen boş bir hadise değil.

Evet, o gün yazıp çizdiklerimizi doğru bildiğimiz için yaptık.

Ama, aldatılmayı, bir ihtimal olarak hesaba katmamız doğru bir davranış olurdu.

Şimdi, bilirkişi raporuyla kumpas ortaya çıktı. Peki, bu durumda, yok mu darbe, yok mu seminer, yok mu bu işlerde bir ‘cunta’ yapılanması?

Var. En azından, Özden Örnek’in günlükleri, o yılların boş geçmediğinin açık delili.

Ama, böyle mi olur adalet? Allah rızası için memleketin adalet mekanizmasına kumpas yaptırılır mı?



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


TBMM'deki KavgaTayvan'da Bile Haber Oldu

Kılıçdaroğlu'na Yandaş Tezgah!

CNN Türk'te 'Kabataş Olayı' Kavgası!
»  Gazeteci Nuh Köklü Öldürüldü!
»  İhlas Medya Grup Başkanı AKP'den Aday!
»  Akşam Gazetesi'nde Üst Düzey Atama
»  Gazeteci Yarkadaş CHP'den Aday Adayı
»   Basın Koridorunda Özgecan Protestosu
»  Cumhuriyet Yazarı Da Tacizi Anlattı
»  Taraf Hisselerinde Yüzde 54 Karın Sırrı!
»  Orhan Pamuk'a Aydın Doğan Ödülü
»  Nazlı Çelik ile Serdar Bilgili Evlendi
»  Akşam Gazetesi'nde Flaş Gelişme!
»  Işık Kansu Cumhuriyet'e Geri Döndü!
»  Nihat Doğan Bağlandı Ahmet ÇakarÇıldırdı
»  Acun'dan Flaş Nihat Doğan Kararı!
»  Acun'a şok! Survivor protesto edilecek
»  Akşam'dan Fuat Avni Belirlendi İddiası!
»  TRT Spikerinin ZorAnları
»  Milliyet Ankara'da Bebek Sevinci
»  Yeni Şafak Yazarından Şok Özgecan Yorumu
»  Kazan'da Sokak Köpeklerinin Mutlu Günü
»  Milliyet'ten Şok Eden Özgecan Haberi!
»  Cumhuriyet'e Flaş Transfer
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.