BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen Cumartesi rektörlerle buluşması sırasında gerçekleşen protesto gösterilere katılan DİSK'e bağlı Öğrenci Gençlik Sendikası (Genç-Sen) üyesi bir kadının, çevik kuvvet tarafından uğradığı şiddet sonucu, 5 haftalık bebeğini düşürdüğü iddiasıyla Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu.DİSK Genel Merkezi'nde saat 13.00'de Genel Başkan Süleyman Çelebi, Avukat Zeliha Kabataş ve Genç-Sen İstanbul Üniversitesi temsilcisi Aylin Mert'in katıldığı bir toplantı düzenlendi.

Toplantıda konuşan Aylin Mert şunları söyledi:"Bizler hiçbir üniversiteli öğrencinin alınmadığı, sözde üniversitelerin geleceğinin tartışıldığı bu toplantıya Öğrenci Gençlik Sendikası olarak temsilcilerimizi göndererek, kendi taleplerimizi, üniversitelerin gerçek gündemlerini taşımak istedik. Ancak henüz yürüyüşe başladığımız ilk dakikalarda, polis tarafından yoğun biber gazı ve coplarla saldırıya uğradık. Demokrasinin ne olduğuna bir kez daha tanık olduk. Biz bu demokrasiyi, polisler tarafından tekmelenirken, yerlerde sürüklenirken, defalarca coplanırken yaşadık. 14 arkadaşımız gözaltına alınmış, 11'i aynı gün akşam saatlerinde bırakılırken, 3 arkadaşımız 28 saat gözaltına tutuldu. Polis müdahalesi sonucu çok sayıda arkadaşımız yaralanmış, kadın arkadaşlarımız, polislerin sözlü tacizlerine maruz kalmış, Dolmabahçe'de hamile olan bir arkadaşımız, çevik kuvvet tarafından aldığı darbeler sonucu bebeğini düşürmüştür. Bu durum polis şiddetinin vardığı son noktayı temsil etmektedir.

POLİSLERE HAMİLE OLDUĞUNU SÖYLEDİ

Hamile arkadaşımız ilk darbelerden sonra yere düşerken, polislere hamile olduğunu söyledi. Buna rağmen çevik kuvvetin ağır tekmelerine maruz kaldı. Gözaltına alınmayan arkadaşımızın, saldırıdan hemen sonra kanaması başladı. Arkadaşlarımız tarafından hastaneye kaldırıldı. Hastanede bulunan polisler tarafından kanaması devam etmesine ve durumunu ağır olmasına rağmen acil servise alınmayıp, bir süre kapıda bekletildi. Hastanede tutulan adli raporlarda açıkça belirtildiği gibi, arkadaşımız hastaneye geldiğinde aldığı darbeler yüzünden düşük başlamış durumdadır. İki gece hastanede kalan arkadaşımız büyük bir travma geçirmiş, bu korkunç saldırının etkisi ile psikolojisi bozulmuştur. Bundan sonraki süreçte bizim için en önemli nokta arkadaşımızın sağlığı ve psikolojik durumudur. Bu konuda yapılacak haberlerde, arkadaşımızın fotoğraflarının ve isminin baş harflerinin dahi teşhir malzemesi olarak kullanılmaması için, duyarlı olmaya çağırıyoruz."

"AĞIRLAŞTIRILMIŞ YARALAMA VE İŞKENCE"

Savcılığa suç duyurusunda bulunan Avukat Zeliha Kabataş, diğer göstericilerle ilgili dün suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, şöyle konuştu:."Psikolojisi nedeniyle ancak görüşebildiğimiz, bu arkadaşımız ile ilgili bugün suç duyurusunda bulunduk. Bebeği düşen kadın müvekkilimiz gözaltına alınmadı. Basın açıklaması için oraya gitti ve Genç-Sen üyesidir. İlk müdahalede polis tarafından yakalanmış ve kendisinin hamile olduğunu ve vurmamaları yönünde bağırmasına, bu konuda bilgilendirmesine rağmen, polisler tarafından ısrarla coplanmış, tekme- tokat dövülmüştür. Özellikle karın ve sırt bölgesine darbe almıştır. Olayın ardından polis yakalama işlemi yapmamış, dövüp bırakılmıştır. Baygınlık geçiren müvekkilim, arkadaşları tarafından Taksim İlkyardım Hastanesi'ne kaldırılmıştır.

Burada yapılan ilk müracaatın ardından yapılan ultrason ve muayenede taşıdığı bebeğin kalbinin durduğu tespit edildi ve kürtaj işlemine maruz kaldı.Şikayet dilekçesinde, mağdur kadının ağırlaştırılmış yaralama ve ağırlaşmış işkenceye uğradığı iddia edildi. Başka kadınların da bunu yaşamaması için, başta olayın faili polis ve müdahalenin emrini veren polis müdürleri hakkında suç duyurusunda bulunduk. Kasten yaralama fiilinin hamile bir kadına dönük gerçekleşmesi, hamile bir kadının bebeğini düşürmesine ya da erken doğum gibi sonuçlara yol açıyor olması, kanunda özel olarak düzenlenmiştir. TCK 87 ve TCK 95'inci maddesi ağırlaştırılmış işkence diye, özel bir başlık altında özel haller sayılmıştır. Bu da sayılan özel hallerden bir tanesidir. Mağdur hala tıbbi destek almaktadır. Psikolojisinin biraz daha toparlandıktan sonra savcığa ifade verecek. Uygun görürse, basın açıklaması yapacak.

YAYIN KISITLAMASI

Müvekkilimizin yaşadığı mağduriyetin daha fazla artmaması amacıyla, basında kimliğini ve kimliğini açık edecek bilgi ve fotoğraflarının yer almaması hususu için bir yayın kısıtlaması için savcılıktan tedbir kararı alınması talep ettik ve aldık."BAŞBAKAN MAÇ İLE KARIŞTIRDIBir habercinin sorusu üzerine, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de "Başbakan satırlar, bıçaklardan bahsetti. Galiba Bursaspor-Beşiktaş maçı ile karıştırıyor. Arkadaşlarımızın elinde bu ve benzeri alet yok. Tamamen pankartları ile geldiler. Demokratik tepkilerini koydular. Bu öğrencilerin dinlenmesi talebidir. Sayın Başbakan, sorunları demokratik ortamda çözmek, dinlemek yerine şiddetle bastırmak istemektedir" dedi.08/12/2010