Ramazan Bayramı'nın ikinci gününde partiler arasında gerçekleşen bayramlaşma ziyaretleri ilginç sohbetlere de sahne olurken, TBMM Başkanı Bülent Arınç, CHP Genel Merkezi'ni ziyaret ederek tüm CHP'lilerin bayramını kutladı.

CHP'de bayramlaşma sabah erken saatlerde DYP ile başladı. CHP adına gelen konukları kabul eden Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, DYP Genel Başkan Yardımcısı Serhan Yücel'e DYP ile ANAP arasındaki bütünleşme çalışmalarını sordu. Yücel, 12 Eylül'den beri siyasi partiler arasında birleşme-bütünleşme konularının çok gündeme geldiğini anımsatarak, önemli olanın bütünleşmenin seandıkta gerçekleştirilmesi olduğunu söyledi. Yücel, Anadolu'da DYP ve ANAP tabanlarında bir hareketliliğin sözkonusu olduğuna işaret ederek, ilk genel seçimde bu işin sandıkta tamamlanacağına iunandıklarını kaydetti.

Bu arada CHP ile DYP arasında bayram sohbetinin uzaması DSP'lilerin 20 dakika kadar beklemesine neden oldu. DSP'li Hasan Suna ve Necati Albay 20 dakika beklediklerini belirterek, diğer programa geç kalacakları gerekçesiyle CHP Genel Merkezi'nden ayrılmak için harekete geçtiler. Ancak bu sırada DYP'lilerin çıkması nedeniyle CHP ile DSP arasındaki bayramlaşma ziyareti de gerçekleşti. DSP Heyeti, Türkiye'de sorunların giderek arttığına işaret ederek, CHP'den Meclis'te seslerinin daha gür çıkmasını istedi. CHP'li Selvi ise üzerlerine düşen sorumluluğu her aşamada yerine getireceklerini kaydetti. AKP'nin iktidara geldiği iki yıldan beri AB oyalaması yaptığını savunan Selvi, 17 Aralık'ta müzakere tarihi alındıktan sonra iktidarın iç sorunlarla ilgilenmesi gerektiğini söyledi.

BALTANIN SAPI BENDEN DE ONDAN AĞLIYORUM

CHP'deki bayramlaşmalar arasında en ilginç sohbet ise Saadet Partisi ile bayramlaşma sırasında yaşandı. SP'li Ertan Yülek, Recai Kutan'ın geçen dönem "CHP'nin eksikliğini Meclis'te hissediyoruz" şeklindeki sözlerini anımsatarak, "Herhalde siz de bizim eksikliğimizi hissediyorsunuz değil mi?" diye sordu. Yülek, AKP'lilerden "bizimkiler" diye bahsederken, şu hikayeyi anlattı:
      "Adamın biri ormanda ağaç kesmeye başlamış, önce körpe fidanları, daha sonra daha büyük ağaçları kesmiş. Hiç birinden ses çıkmamış, ama sıra koca çınara geldiğinde çınar ağlamaya başlamış. Çınara neden ağladığını sorduklarında ise beni kesen baltanın sapı benden de ondan ağlıyorum demiş. Sizin derdiniz yok, bizim derdimiz çok."
      Selvi de AKP iktidarının dış politikayı kayıtsız şartsız ABD'ye, ekonomiyi Dünya Bankası ve IMF'ye, demokratikleşme sürecini ise AB'ye teslim ettiğini savundu.
ARINÇ'TAN CHP'YE ZİYARET
      Bu arada partilerarası bayramlaşma sürerken TBMM Başkanı Bülent Arınç, CHP Genel Merkezi'ni ziyaret etti. Genel Başkman Baykal'ın Sosyalist Enternasyonal toplantısı için yurt dışında olması nedeniyle Genel Sekreter Önder Sav ve Grup Başkanvekili Ali Topuz, Arınç'ı misafir etti. Sav, Türkiye'nin üstesinden gelmesi gereken sorunların olduğu bir dönemde Arınç gibi dikkatli bir Meclis Başkanının işbaşında olmasının önemine işaret etti.
      Arınç ise Genel Başkan Baykal'ın şahsında tüm CHP'lilerin bayramını kutladı. Bu dönem Meclis çalışmalarının hem içeride, hem dışarıda büyük bir ilgi ve takdirle karşılandığını belirten Arınç, Meclis'in gerçekleştirdiği reformların, AB sürecinde atılmış adımların hem iktidarın, hem de muhalefetin başarısı olduğunu söyledi. Arınç, "Türkiye'nin temel sorunlarında eğer işbirliği yapılabiliyor, Anayasa değişiklikleri 400'ün üzerinde oyla gerçekleştiriliyorsa bu başarı hemen hemen bütün dünya tarafından takdirle karşılanıyor" dedi. CHP'li Selvi, Irak'ta ve Filistin'de yaşananların herkesi rahatsız ettiğine dikkat çekti.
      Arınç'tan aynı olarak CHP'ye gelen AKP heyetinden Grup Başkanvekili Salih Kapusuz ise, Türk siyaseti ve demokrasisi adına partiler arası bayramlaşma kültürünün sürmesinin Türk milleti tarafından memnuniyetle karşılandığını belirtti. Türkiye'de huzurlu bir Ramazan ve Bayram yaşandığına dikkat çeken Kapusuz, ancak Türkiye'nin komşularında bu huzurun yaşanmadığını dile getirdi. Kapusuz, buralarda da bir an önce huzur ve sükunun tesis edilmesini, kan ve gözyaşının sona ermesini temenni ettiklerini vurguladı.
      Selvi, 17 Aralık'ta Türkiye'ye bir müzakere tarihi verileceğini, müzakere sürecinin ise kendi çerçevesinde süreceğini belirtirken, hükümetin iki yıldır askıya aldığı iç sorunlara eğilmesini beklediklerini ifade etti. Türkiye'de işsizliğin ve borç yükünün arttığını, dar gelirlilerin perişan olduğunu anlatan Selvi, son günlerde artış gösteren kap kaç olaylarını da anımsatarak, "Vallahi İçişleri Bakanı'nın varlığından yokluğundan şüphe eder olduk" dedi. Selvi, bu gidişin önlenmemesi durumunda bir sosyal patlama olabileceği uyarısında da bulundu.
      Kapusuz ise Türkiye'nin krizlerden, çok ciddi sıkıntılardan bugünlere geldiğini belirterek, iki yıl öncesi ile bugünün mukayese edilemeyecğini söyledi.