. Şantiye alanına giden yolda toplanan üreticiler, taş ocağına yol açılması sırasında yapılan patlamalar sonucu meydana gelen toz ve sesten arıların öldüğünü ileri sürdü. Boş kalan kovanları ateşe veren arı üreticileri vadide arıcılığın bittiğini söyledi.

“ARILAR YOK OLACAK DEDİK ANLATAMADIK”

İkizdere Çevre Derneği Başkanı Kemal Baş, taş ocağının zararlarının ortaya çıkmaya başladığını dile getirerek, “Aylardır direniyoruz ama sesimizi duyuramadık. Bu arılarımız yok olacak, yaban hayatı bitecek. Vahşet karşımızda. Arıların sesi olalım diye arıcılar toplandı. Kovanları yakmak üzere burada toplandık. Burası şantiye alanı. Arıcılık bitti artık. Bal üretiminin sonu geldi. Tescilli vadinin son hali budur. Bu olay bu vahşetin bir sonucudur” diye konuştu.

Kovanları yakan bir üretici ise her gün yapılan patlatmalar sonucunda toz ve sesten arıların öldüğün söyledi. Üreticiler “İkizdere baldır, taş değildir” diye slogan attıktan sonra dağıldı.

DOĞA SAVUNUCULARI AĞAÇLARA ÇIKTI

Öte yandan İşkencedere Vadisi’nde ki katliamı durdurmak için İstanbul’dan gelen doğa severler patika yollardan iş makinelerinin çalışma alanına giderek ağaçlara çıktı. Doğa severler, “Katliamın birinci senesindeyiz. Ağaçların, arıların, balın yok olacağını söylemiştik. Buna dur diyeceğiz. Doğa katliamı durana kadar eylemimize devam edeceğiz. Direniş varsa umut da var.” dedi. Köylüler yol açma çalışmasında yapılan patlamayı da görüntüledi.