Gazetede köşe yazmaya başlayan, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün eşi Aylin Sarıgül, Haftalık dergisine, aşk ve evlilik hakkındaki düşüncelerini anlattı.

- Haftada bir kez Cumhuriyet gazetesinde yazıyorsunuz. Sizi kim davet etti Cumhuriyet’e?

Beni kimse davet etmedi. Ben İlhan Selçuk’un köşesinin yanındaki okuyucu köşesine yazı yolluyordum. Okuyucu olarak yazılarım orada çıkıyordu. ‘Ne olur beni alın diye’ onların kapısını ben aşındırdım.
- Teklifinizi kabul ettirmeniz zor oldu mu?
Tabii ki zor oldu. Okuyucu köşesine gönderilen her yazı çıkmıyordur herhalde. Yayımlanan yazılarım bana güven verdi. Hazır olan yazılarımı görüp, beğendiler.
- Köşenizde kızlık soyadınız ‘Kotil’i kullanıyorsunuz.
Orada o yazıyı ‘Aylin’ olarak yazıyorum. Eşimle hiçbir alákası yok. Bir şekilde bağdaştırılsın istemedim.
EŞİMİN ANADOLULU YANI BENİ ETKİLEDİ
- ‘Evlilikler kadının fedakárlığı yüzünden ayakta kalır. Kadın fedakárlık yapmayı kestiği an son bulur’ diye yazdınız. Siz ne tür fedakárlıklar yapıyorsunuz?
Yazmış olduğum bir kitap mesela eşimden dolayı spekülasyonlara uğradı, çıkarmadım... Onun dışında Mustafa evdeki birçok şeyden bihaberdir. Ona aksilikleri yansıtmamaya çalışırım.
- Mustafa Sarıgül’ün neyi sizi tavladı?
Beni en çok etkileyen şey, Anadoluluğundan bir şey kaybetmemesi. Çok amiyane olacak belki ama ben zıpır bir gençle yapamazdım. Geleneklerinden kopmaması beni etkiledi. İnsanlarla konuşurken o kendine has Anadoluluğundan çıkmıyordu.
- Örneğin Mustafa Sarıgül’ün ‘Ya herrü ya merrü’ demesi Anadolu stili mi oluyor?
İşte olduğu gibi bir insan... Kendine güveniyor.
- Anneniz Alman (Christine Kotil), babanız Türk (Necdet Kotil). Hangi kutba daha yakınsınız?
Tabii ki Türkiye’ye.
- Ailenizde Alman kuralları mı geçerliydi?
Fazlasıyla bir disiplin vardı. Mesela yaz tatillerinde bile sabah erken kalkardım. Eşim bize ilk geldiğinde yemek vaktiydi. Annem Mustafa’ya ‘aç mısın?’ dedi. O da ‘Yok değilim’ dedi. Annem de ‘Tamam, peki’ diye cevap verdi. Meğer Mustafa açmış. Annemin ısrar etmesini beklemiş. O günden beri ne zaman aç olsa ‘Açım’ der.
- Sizin için Zengin aile kızı’ diyorlar. Hiç yoksulluk çektiniz mi?
Tamam, ailemin durumu iyiydi. Ama ilkokuldan üniversiteye kadar devlet okulunda okudum. Bana ‘yok’ demeyi bildiler.
- Kişisel bakımınıza ne kadar zaman ve para harcıyorsunuz?
Bir rakam söylemeyi doğru bulmuyorum. Fakat düşünmeden yaptığım bir alışveriş yok. Kuaföre de özel bir durum varsa giderim. Kuaförde harcanan zaman boş gelmiyor fakat saçım pratik bir saç.
KENDİMİ SEKSİ GÖRMÜYORUM ANAÇ BİR YAPIM VAR
- Erkekler sizi oldukça seksi buluyorlar. Siz kendinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Güzel olduğum söylenir fakat seksi olduğumu daha önce duymamıştım. Benim anaç bir yapım vardır. Ben kendimi seksi görmüyorum; çünkü kendimi önce anne olarak görüyorum. Böyle anılmak beni rahatsız etmez. Ama bir şey de ifade etmez.
- Fiziğinizde memnun olmadığınız bir yanınız var mı? Estetik operasyona ihtiyaç duyuyor musunuz?
Estetik açından takıntılı olduğum bir şey yok. Estetik operasyon geçirmedim.
- Aynaya baktığınızda nasıl bir kadın görüyorsunuz?
Aynaya bakıp oturup kendimi incelemem. Sadece saçıma başıma bakarım. Allığımı, pudramı sürerim. Allık sürmeden çıkmam. O zaman aynaya bakıyorum tabii.
- Erkeksiz bir hayat düşünebilir misiniz?
Erkeksiz bir hayat düşünebilirim. İlla ki erkek olması şart değil. Eşimin hayatımda olmasından çok memnunum. Fakat birlikte yaşamak açısından hayatınızda erkek olmayabilir. Çok şart bir şey değil.
ALDATILIRSAM BİTİRİRİM
- Yapmadığınız için pişman olduğunuz şeyler var mı?
Daha fazla çocuk doğurmadığım için pişman olduğumu söyleyebilirim. Babamın ölümü ve oğlum Ömer’in doğumu aynı döneme denk gelmişti. Ruh halim hazır değildi. Çocuk bence peş peşe araya zaman girmeden yapılmalı. Eşim bir de kızı olsun çok istiyor. Ama benim tekrar bir çocuğa bakacak enerjim yok.
- 12 yıldır evlisiniz. Hiç aldatıldığınızdan şüphelendiniz mi?
Bugüne kadar aldatıldığımı hiç hissetmedim, en azından eğer öyle bir şey yapmışsa da bana hissettirmedi. Ama tabii bilmiyorum bundan sonra ne olur!
- Size aldatıldığınızı hissettirmemiş olabilir mi?
Eh olabilir tabii! O zaman rolünü çok iyi oynamış olur. (gülüyor) Büyük konuşmak istemiyorum ama eğer aldatılırsam, bitiririm.