ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in baş danışmanının bir CIA ajanının kimliğini sızdırması suçlamalarıyla başlayan skandala, ABD'nin Türkiye eski Büyükelçisi Eric Edelman'ın da adı karıştı.
ABD'de Bush yönetimini eleştirdikten sonra, eşinin kimliği üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi tarafından basına sızdırılan CIA ajanı davasına şimdi de, ABD'nin Türkiye eski Büyükelçisi ve Savunma Bakan Yardımcısı Edelman'ın da adı karıştı. Konuyla ilgili açılan soruşturmada Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in baş danışmanı Lewis Libby ve Başkan George Bush'un baş danışmanı Karl Rove'un adı skandala karışan isimler arasında geçmişti. Görevinden istifa eden Libby'ye adaleti engelleme ve yalan ifade verme suçlarından dava açılmıştı. Bugün elde edilen bilgilere göre ise olayların cereyan ettiği 2003 yılında Cheney'in baş danışmanları arasında yer alan Edelman'ın da konudan haberdar olmuş olabileceği belirtildi. Geçtiğimiz bahar aylarında konuyla ilgili ABD Kongresine ifade veren Edelman, olayla hiçbir ilgisinin bulunmadığını söylemişti. Ancak Edelman'ın bu yönde ifade vermesi yönünde bazı yetkililerden tavsiye almış olabileceği ifade ediliyor.
Edelman hakkında herhangi bir suç duyurusu bulunmamakla birlikte, 2003 Haziran ve Temmuz aylarında Libby ile CIA skandalı ile ilgili görüşmelerde bulunmuş olabileceği söyleniyor. Edelman, Haziran 2003 yılında Beyaz Saray'daki danışmanlık görevinden ayrılarak Türkiye Büyükelçiliği görevine hazırlanmak üzere dil kurslarına başlamıştı. Ancak 19 Haziran 2003 tarihinde Libby ve Edelman'ın telefon görüşmesinde bulundukları ortaya çıktı. CIA ajanı Valerie Plame'in ismi 2003'te basına sızmış, bazı Beyaz Saray yetkililerinin, Irak savaşını eleştiren kocasından intikam almak için Plame'in ismini basına sızdırdığı yönünde iddialar gündeme gelmişti.
O dönemde Büyükelçi olan Plame'in kocası Joseph Wilson, Irak savaşı öncesi Afrika'nın Nijer ülkesine gönderilerek, Saddam Hüseyin'in bu ülkeden uranyum satın aldığı iddialarını araştırmak ile görevlendirilmişti. Nijer'e, Cheney tarafından gönderildiği iddia edilen Wilson, Nijer-Saddam ilişkisini, 'tam bir yalan' olarak nitelendirmişti. Beyaz Saray ile arası açılan Wilson'un CIA ajanı olan eşinin kimliği kısa bir süre sonra basına sızdırılmıştı. ABD yasalarına göre, gizli casusların kimliğinin kamuya açıklanması suç teşkil ediyor.