Perinçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bir kişi arasında geçtiğini iddia ettiği bir telefon kaydını gündeme getirdi.

Kendisi hakkındaki kuvvetli suç şüphesinin temizlendiğini öne süren Perinçek, ''Hepsi önünüze konulan belgelerle kanıtlanmıştır. 6 bin telefon konuşmasından bir tanesi bile önümüze konulamadı. 6 bin konuşmayı da kabul ediyorum'' dedi.

İddianameye göre suçlu olmadığını, örgütün de olmayıp, hiyerarşi, disiplin unsurlarının bulunmadığını belirten Perinçek, sözlerini şöyle tamamladı:

''Danıştay cinayetini, Türkiye'ye karşı kurulan tertibin aleti olarak buraya getirip bağlamışlardır. 2,5 yıldır tutukluyum. Mart ayında 3'üncü yılım dolacak. Her şey ortaya çıkmıştır. Yargıçlar bu manzaraya kayıtsız kalamazlar. Ne beklemektedirler? Emir mi beklemektedirler? Bu vicdansızlığa, haksızlığa son verin.''

Birinci Ergenekon davasında İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğu iddia edilen bir kişi ile ile kimliği belirsiz bir kişinin ses kaydını dinletti. Görüşmede Başbakan Erdoğan'ın eski danışmanlarından Cüneyt Zapsu'nun adının da geçtiği ticari bir işin konuşulduğunu öne süren Perinçek “Başbakan iş çevirir mi? Bir şirket, bir gayrimenkulün satışı konusunda karar ve talimat veriyor, 'Üçe kapatın' diyor. Yasadışı ve karanlık bir iş yürütülmektedir. Bu konuşma Tayyip Erdoğan'ın suç belgelerinden biridir” şeklinde iddialarda bulundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen davanın dün 169. duruşması gerçekleştirildi. Mahkeme heyeti Başkanı Köksal Şengün, sanık ve avukatlarının taleplerinin alınacağını açıklaması üzerine Danıştay'a silahlı baskın ve Cumhuriyet Gazetesi'ne 3 kez bombalı saldırı dosyası sanığı Alparslan Arslan söz alarak “Tahliyemi talep ediyorum” dedi.

ERDOĞAN'IN TELEFON KONUŞMASINI DİNLETTİ
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ise sözlerine başlamadan önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu iddia ettiği bir kişi ile kimliği belirsiz bir şahıs arasında geçen konuşmanın bir dakikalık ses kaydını dinletti. Konuşmada Başbakan Erdoğan olduğu iddia edilen şahsın “Fatih bey seni aradı mı” diye sorarken, bilinmeyen şahsın “Aradı abi, Zapsu da aradı” dediği duyuldu. Başbakan Erdoğan olduğu iddia edilen kişi “En son üç vermişler” derken bilinmeyen şahsın “Kapatalım mı” diye sorduğu Erdoğan olduğu iddia edilen şahsın da “Bence kapatalım yani” dediği duyuldu.

SES KAYDI DİNLETTİ
Perinçek ses kaydını dinlettikten sonra şu iddialarda bulundu: “Bu dinlettiğim ses kaydı, bir pazarlamacının telefon konuşması olsaydı zaten mahkemeyi meşgul etmezdik. Ama o pazarlamacının ABD'nin Türkiye'nin başbakanlık koltuğuna oturtması vahim bir durum. Hele o pazarlamacı 'Ben Silivri'de özel mahkemeler kurdum' diye açıklamalar yapıyorsa daha vahim.”

BAŞBAKAN İŞ ÇEVİRİR Mİ?
“BOP Eşbaşkanı, Cüneyt Zapsu, Fatih Bey ve kendisine 'sen' diye hitap eden 'X' şahısla bir iş çeviriyor” diyen Perinçek “Başbakan iş çevirir mi? Bir şirket, bir gayrimenkulün satışı konusunda karar ve talimat veriyor, 'Üçe kapatın' diyor. Yasadışı ve karanlık bir iş yürütülmektedir. Bu konuşma Tayyip Erdoğan'ın suç belgelerinden biridir” diye iddialarını sıraladı.

TÜRKİYE MAFYA İLE Mİ YÖNETİLİYOR?
Bu belgeleri açıklayarak kamu yararına siyaset yaptıklarını söyleyen Perinçek “Türkiye, mafya-tarikat tarafından yönetiliyor. Hangi hukuk uygulanıyor, mafya mı cumhuriyet hukuku mu? Cumhuriyet hukukunda zaten başbakan ticaretle uğraşmaz” diye konuştu.
“Bu ortaklığın ticaret sicil kaydı var mıdır? Bu gizli işten Tayyip Erdoğan'ın payına ne düşmüştür” diye sorularını sıralayan Perinçek şöyle devam etti: “Suçları dağlar gibi yığıldı. Abdüllatif Şener de söylüyor. Dokunulmazlık zırhının arkasına saklanmı, çık oradan.” Yargının bu iddiaları incelemesi gerektiğinin altını çizen Perinçek “Bizim mahkememiz açısından önemli olan bu karanlık işleri ortaya çıkaran insanların Silivri'de zindana atılmasıdır. Bunu Tayyip Erdoğan söylemektedir. Erdoğan basını 'Sizi hapse atarım' diye tehdit ediyor. Her bir yargıcın kendi kendisine sorması gerekir. Tayyip Erdoğan bunları konuşabilmektedir, sizlerin üzerinden Türkiye'yi nasıl tehdit etmektedir” diye konuştu.

TAYYİP ERDOĞAN'A MEZAR OLACAK
Silivri'de özel mahkemeler kurulduğunu ifade eden Perinçek “Özel mahkemeler kurmak Tayyip Erdoğan'ı o çamurun içinden kurtaramayacak.Silivri Tayip Erdoğan'a siyasal mezar olacak” dedi. Mahkemede dinlettiği ses kaydının bütün basın organlarında bulunduğunu belirten Perinçek, Başbakan Erdoğan'ın “1 milyar serveti olduğunu söyleyenler şimdi Silivri'de” diyerek basını tehdit ettiğini söyledi.

Perinçek şöyle devam etti: “Öyle bir korku ortamı yaratılmıştır ki bunları yayınlayamıyorlar. Bu korkuda mahkemenin uygulamalarının da etkisi var. Gerçekleri açıklayanların tutukluluk hallerini devamına kim karar veriyor. Bizim tutukluluk halimizin devamını karar verenler için kuvvetli suç şüphesi var. Bizim için hiçbir kuvvetli suç şüphesi yok, hepsi temizlendi. 6 bin konuşmamı da kabul ediyorum, Tayyip Erdoğan gibi reddetmiyorum."

DOKUNULMAZLIK ZIRHININ ARKASINA SAKLANIYOR
Başbakan Erdoğan'ın, bir milyar doları olduğunu söyleyenlere “alçak” dediğini anımsatan Perinçek “Esas alçaklık bunların yargı önüne getirilmemesi için dokunulmazlık zırhının arkasına saklanma eylemidir. Tayyip Erdoğan suçlarını örtbas ediyor, karartıyor. Tek suçumuz Türkiye'de kurulmuş olan mafya -gladyo-tarikat iktidarına karşı mücadele etmemizdir. Cumhuriyet yıkıcıları iktidara gelmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla cumhuriyet yıkıcı hükmünü giymiş olanlar Türkiye'yi yönetiyor” dedi.

DEMİR PARMAKLIKLAR ARDINDA SİYASET YAPIYORUZ
Mahkeme heyetine “Sizler sayesinde demir parmaklıklar arkasında siyaset yapıyoruz” diye seslenen Perinçek “Yargıçlar bu manzaraya kayıtsız kalmamalı. 2.5 yıldır, tutukluyum, mart ayında 3 yılım dolacak. Hiçbir suçum olmayan insan 3 yıl cezaevinde yatırılır mı? Kurunun yanında yaş da yanıyor diyorlar. Kuru, yaş yok. Bu dosyaya göre bu davada suçlu yok, örgüt yok, eylem yok” diye konuştu. Danıştay dosyası tanıklarının dinlendiğine dikkat çeken Perinçek “Burada sanık, aynı zamanda gizli tanık. 20 gizli tanık daha gelsin. Sanık, gizli tanık olur mu? Ne beklenmektedir, emir mi beklenmektedir? Bu vicdansızlığa son verin. Cumhuriyet'e karşı tertip düzenleyecenleri yardım etmeye son verin. Türkiye'nin kaosa sürüklenmesin son verin” dedi.10/12/2010