DEHAP’ın katılma kararı aldığı Demokratik Toplum Hareketi’nin (DTH), eski DEP’li  milletvekillerinin de içinde yer aldığı Koordinasyon Kurulu, "DTH’den PKK-Kongra Gel’e Çağrı" başlıklı yazılı bir açıklama yaptı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kürt sorunu ile ilgili açıklamalarının Türkiye’de yeni bir dönemin başlangıcının güçlü mesajı olduğu belirtilen açıklamada, "Kuşkusuz bu demokratik çıkışın bir devlet politikası olup olmadığı ya da bir devlet politikasına dönüşüp dönüşmeyeceğini zaman gösterecektir" denildi.

Kendilerinin bu sürecin kaçırılmaması için elerinden geleni yapmaya hazır olduğu kaydedilen açıklamada, "Ya hep birlikte kazanmak ya da hep birlikte kaybetmekle karşı karşıyayız. Bu nedenle sürece yaklaşım, bireysel ve partisel değil insani ve vicdani olmalıdır" denildi.

Binlerce cana ve milyarlarca dolar kayba neden olan "çatışmalı döneme" son verilmesinin sadece kendilerinin değil, toplumun da genel beklenti ve özlemi olduğu kaydedilen açıklamada, bu aşamada yapılması gereken, "Başbakan ve AKP hükümetinin demokratikleşmeye ve Kürt sorunun barışçıl çözümüne ilişkin politikalarına ’oy kaygıları’ ile karşı çıkmak değil, ulusal hatta uluslar arası bir sorunun çözümüne katkı sunmak olmalıdır" diye tanımlandı.

Tutarlılık, cesaret, süreklilik ve içtenliğin ancak zamanla anlaşılabileceği ifade edilen açıklamada, PKK’ya ateşkes çağrısında bulunulması ve CHP’ye yönelik eleştiriler şöyle:

"DEMOKRATİK ZEMİN OLUŞTURULMALI"

"Gelinen noktada beklenen açılımın pratik zeminini PKK- Kongra Gel’in alac

DEHAP’ın katılma kararı aldığı Demokratik Toplum Hareketi’nin (DTH), eski DEP’li  milletvekillerinin de içinde yer aldığı Koordinasyon Kurulu, "DTH’den PKK-Kongra Gel’e Çağrı" başlıklı yazılı bir açıklama yaptı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kürt sorunu ile ilgili açıklamalarının Türkiye’de yeni bir dönemin başlangıcının güçlü mesajı olduğu belirtilen açıklamada, "Kuşkusuz bu demokratik çıkışın bir devlet politikası olup olmadığı ya da bir devlet politikasına dönüşüp dönüşmeyeceğini zaman gösterecektir" denildi.

Kendilerinin bu sürecin kaçırılmaması için elerinden geleni yapmaya hazır olduğu kaydedilen açıklamada, "Ya hep birlikte kazanmak ya da hep birlikte kaybetmekle karşı karşıyayız. Bu nedenle sürece yaklaşım, bireysel ve partisel değil insani ve vicdani olmalıdır" denildi.

Binlerce cana ve milyarlarca dolar kayba neden olan "çatışmalı döneme" son verilmesinin sadece kendilerinin değil, toplumun da genel beklenti ve özlemi olduğu kaydedilen açıklamada, bu aşamada yapılması gereken, "Başbakan ve AKP hükümetinin demokratikleşmeye ve Kürt sorunun barışçıl çözümüne ilişkin politikalarına ’oy kaygıları’ ile karşı çıkmak değil, ulusal hatta uluslar arası bir sorunun çözümüne katkı sunmak olmalıdır" diye tanımlandı.

Tutarlılık, cesaret, süreklilik ve içtenliğin ancak zamanla anlaşılabileceği ifade edilen açıklamada, PKK’ya ateşkes çağrısında bulunulması ve CHP’ye yönelik eleştiriler şöyle:

"DEMOKRATİK ZEMİN OLUŞTURULMALI"

"Gelinen noktada beklenen açılımın pratik zeminini PKK- Kongra Gel’in alacağı kararlar oluşturacaktır. Geçmişte benzer söylemlerin arkası gelmemesine, hatta acılı bir dönemin yaşanmasına rağmen günümüz koşularının çok daha farklı olduğu düşüncesindeyiz.

Bu çerçevede PKK-Kongra Gel’in Başbakan Sayın Erdoğan’ın yaptığı açıklamalar ve Türkiye demokratik kamuoyunun genel beklentilerini dikkate alarak, en kısa sürede koşul ve süre içermeyen bir eylemsizlik-ateşkes kararı alarak, sorunun şiddet ve çatışma ortamı dışında tartışılabileceği demokratik bir zeminin oluşmasını sağlaması ertelenemez, yaşamsal ve genel bir beklentidir.

CHP'YE ÇAĞRI

Çatışmasız, şiddetten arınmış bir siyasal iklim oluşturulmadan sorunun tartışılma olanağı ne yazık ki yoktur. PKK-Kongra Gel’in bu çağrılara en kısa sürede olumlu bir yanıt vermesini bekliyor ve barış için herkesi sürece olumlu katkı sunmaya davet ediyoruz.

Başta ana muhalefet partisi olmak üzere çatışmalı ortamdan rant sağlamayı düşünen tüm siyasal akımları, tutumlarını gözden geçirmeye, Türkiye halkının insani çıkarlarını ciddiye ve dikkate alarak, sağduyulu davranmaya, tahrik ve kışkırtmalardan uzak bir söylem geliştirmelerini bekliyor ve diliyoruz."  

ağı kararlar oluşturacaktır. Geçmişte benzer söylemlerin arkası gelmemesine, hatta acılı bir dönemin yaşanmasına rağmen günümüz koşularının çok daha farklı olduğu düşüncesindeyiz.

Bu çerçevede PKK-Kongra Gel’in Başbakan Sayın Erdoğan’ın yaptığı açıklamalar ve Türkiye demokratik kamuoyunun genel beklentilerini dikkate alarak, en kısa sürede koşul ve süre içermeyen bir eylemsizlik-ateşkes kararı alarak, sorunun şiddet ve çatışma ortamı dışında tartışılabileceği demokratik bir zeminin oluşmasını sağlaması ertelenemez, yaşamsal ve genel bir beklentidir.

CHP'YE ÇAĞRI

Çatışmasız, şiddetten arınmış bir siyasal iklim oluşturulmadan sorunun tartışılma olanağı ne yazık ki yoktur. PKK-Kongra Gel’in bu çağrılara en kısa sürede olumlu bir yanıt vermesini bekliyor ve barış için herkesi sürece olumlu katkı sunmaya davet ediyoruz.

Başta ana muhalefet partisi olmak üzere çatışmalı ortamdan rant sağlamayı düşünen tüm siyasal akımları, tutumlarını gözden geçirmeye, Türkiye halkının insani çıkarlarını ciddiye ve dikkate alarak, sağduyulu davranmaya, tahrik ve kışkırtmalardan uzak bir söylem geliştirmelerini bekliyor ve diliyoruz."