Prof. Özdağ, "O gün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile zamanın Başbakanı Davutoğlu yarışa girmişlerdi 'uçağı ben vurdurdum' diye. Eğer bir tazminat ödemek gerekiyorsa bir türlü sıfırlayamadıkları kendi paralarıyla ödesinler bu tazminatı, gariban milletin sırtına sarmasınlar bu parayı da " dedi.

Rusya ile yaşanan uçak krizinde son nokta olan "Gerekirse uçak için tazminat öderiz" şeklindeki Başbakan Binali Yıldırım'ın sözlerine MHP Genel Başkan adayı Prof. Dr. Ümit Özdağ'dan anlamlı bir öneri geldi:
"Dış politikanın gelenekleri itibariyle ben bir tazminat ödenmesine karşıyım ama eğer bir fatura ödenecekse bu faturayı o gün uçağın vurulmasına ilişkin talimatı verme yarışına giren Tayyip Erdoğan ile Ahmet Davutoğlu ödesin. Nasılsa bir türlü sıfırlayamadıkları çok paraları var. Bu öngörüsüzlüğün, beceriksizliğin faturasını da millete ödetmesinler!"
Rus uçağının vuruluğunun duyulmasından hemen sonra dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun hemen basın toplantısı düzenleyerek, "Üç gündür Rus büyükelçiliğini uyarıyorduk. Uyarıları dikkate almadılar ve angajman kurallarının uygulanması talimatını verdim!" diyerek uçağın vurulmasını zafer olarak gösterip bundan siyasi rant elde etmeyi amaçladığını Davutoğlu'nun açıklamasından hemen sonra da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın " Sınırlarımızı ihlal eden Rus açağını vurduk. Bir daha ihlal ederlerse bir daha vururuz" demesi karşısında Genelmurmay'dan yapılan açıklamada " milliyeti belli olmayan bir uçak" gibi bir diplomatik dil kullanıldığını hatırlatan Prof.Dr. Ümit Özdağ, "Dış politikayı belediye müteahhitleriyle ihale pazarlığı gibi yaparsanız işte böyle olur! O gün bunu iç politikaya tahvil etmeye kalkarsınız bugünse ödenen ağır bedeller karşısında geri adım atar, şirinliklerle vaziyeti düzeltmeye çalışırsınız. Şimdi kalkmış Sayın Başbakan gerekirse tazminat öderiz diyor.  Neresinden baksanız facia olan bu açıklama karşısında sayın Başbakan'a açıkça uyarıyorum. Ödenecek olan bu tazminatı  devletin kasasından ödemeyin. O gün kim yarışa girip uçağın düşürülmesinden siyasi menfaat temin etmeye kalkmışsa faturayı onlar ödesin.  O gün birbirinden rol kapmaya çalışan Erdoğan ve Davutoğlu ceplerinden ödesin bu faturayı. Nasılsa sıfırlayamadıkları çokça paraları var. Bu kriz neticesinde tarım sektörü, turizm sektörü ağır darbeler almış, milyar dolarlık zararlar ortaya çıkmış, Türkiye Suriye sınırında askeri uçak kaldıramaz hale gelmiş ve hiç yüzleri kızarmadan hala geri adım atmayı da bir büyük fazilet gibi sunmaya çalışıyorlar. Milletin artık başı döndü bu kadar döneklikten." diyerek tepkisini dile getirdi.