Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
IMKB
9.916,000
ALTIN
2.441,870
 
Hava Durumu ANKARA
13 / 26 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
BAŞBAKAN "DÜŞMAN"DEDİ, O KURAL BOZULDU
 SAYGI ÖZTÜRK 18 Mart 2014 Salı  
Suriye sınırı alabildiğine hareketli… Şeriatçı örgütler, Suriye topraklarında Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) kurmuş. Türkiye’ye meydan okuyor. Suriye toprakları içinde bulunan, sınırımıza 40 kilometre uzaklıktaki toprağımızın bulunduğu yer “Süleyman Şah Türbesi” olarak bilinse de, resmi yazışmalardaki adı “Süleyman Şah Saygı Karakolu”dur. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’nin oy oranını artırabilmek için askerimizi Suriye topraklarına sürebileceğini öne sürdü. İki gün sonra Suriye uçağı, Türk jetleri tarafından düşürüldü. Yani gerilim bir adım daha arttı. Durun bakalım seçim gününe kadar ne olacak görelim… 43 yıl önceki protokol… 21 Ekim 1971 tarihli Resmi Gazete’nin “Kararnameler” bölümünü açıyorum. O tarihte Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, Başbakan Nihat Erim, Başbakan Yardımcıları Sadi Koçaş ve Atilla Karaosmanoğlu. 29 Mayıs-9 Haziran 1971 tarihleri arasında Halep’te Bağdat Garı Encümen Salonu’nda yapılan Türkiye-Suriye Hudut Komisyonu toplantıları sonunda imzalanan protokolün, yürürlüğe girebilmesi için Bakanlar Kurulu protokolü 4 Ekim 1971’de imzalıyor. Bugün, Suriye uçağı burnunu Türk hava sahasına çevirdiği an vurulduğuna göre, bu durum 1971 tarihli protokolün 15 numaralı kararında nasıl yer almış onu okuyalım: “Taraflar, karşı taraf hava sınırının kendi uçaklarınca ihlalini önleyecek her türlü müessir tedbirin alınması ve uçaklarının hudut hattına 5 kilometreden fazla yaklaşmasının önlenmesi hususunda görüş birliğine varmışlardır. Yangın ve tabii afetler halinde acil ve lüzumlu yardımla ilgili olarak 5 kilometrelik saha içinde yapılmak istenen hususlar, bir olaya sebebiyet vermemek üzere en süratli vasıta ile diğer taraf hudut makamlarına bildirilecektir.” Peki, her uçak vurulur mu? Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan’ı ülkesinden göndermesi, örgüt elemanlarını ülkesinde barındırmama kararıyla birlikte 1999 yılından itibaren Suriye ile ilişkilerimiz gelişmeye başladı. Bugün, Türk yargısının perişan ettiği, okuma yazma yeteneği bile kaybettirilen dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur’a, Suriye ile ilişkilerin geliştirilmesi görevi de verilmişti. Gerçekten çok büyük mesafeler alındı, AKP Hükümeti, sorunları çözümlenmiş “komşu Suriye” bulmuştu. Onlar da ilişkileri geliştirdiler, ortak Bakanlar Kurulu toplanıyor, Erdoğan ve Esad aileleri birbirlerine çaya gidiyor, birlikte tatil de yapıyorlardı. Sonra Esad, “Esed” oldu, komşu “düşman” oldu. Şimdi Türkiye’ye kafa tutan, bayrağımızın indirilmesini isteyenlere ülkemizin her türlü desteği verdiği, Esad’a karşı savaşanların desteklendiği de yabancı basının gündeminden hiç düşmedi. Suriye geçmişte tapu kadastro çalışması yapan uçağımızı düşürmüş, 5 görevlimiz şehit düşmüştü. Suriye, F-4 keşif uçağımızı 22 Haziran 2012’de Akdeniz üzerinde düşürmüştü. İşte bu olaydan sonra, Türkiye’nin Suriye’ye karşı tutumu da iyice değişti. Sınırımıza 5 kilometre yaklaşan her komşu ülke uçağına ateş edilmesi, düşürülmesi mi gerekiyor? Yunanistan Hava Kuvvetleri sürekli olarak hava sahamızı ihlal etmesine rağmen niçin onlar değil de Suriye uçakları düşürülüyor? Bir askeri yetkiliye soruyorum, şunları söylüyor: Önce sınırı terk etmesi istenir “Komşu bir ülkenin uçağı hava sahanızı ihlal ederse, uçaklarınızı kaldırır, uçağı sınırlarınızı terk etmeye ya da havaalanına indirmeye zorlarsınız. Bunun için önce gerekli uyarılar yapılır. Suriye, hiçbir uyarı yapmadan deniz hava sahasında uçağımızı düşürdü. Yani ülkemize karşı düşmanca tavır sergiledi. Bu olaydan sonra Suriye uçakları sınırımıza 5 kilometre yaklaşma kuralını bozduğu zaman gerekli uyarımızı yapar, daha önceki düşmanca tavırları da dikkate alınıp o uçak hedef alınır. Bunun için kurallar belli… Yani bir başka ülkenin uçağı sınırımıza bu şekilde yaklaşmış olsa onlara karşı tutumumuz ile düşmanca tavırlar sergileyen Suriye uçaklarına karşı tavrımız bu yüzden farklıdır.” TBMM’den karar gerekir mi? Süleyman Şah Saygı Karakolu’nun bulunduğu Suriye sınırları içindeki toprağımızda üç bayrağımız dalgalanıyor. Rüzgardan yıpranmış bir bayrağın değiştirilme zamanı gelmesine rağmen “yanlış anlaşılır” düşüncesiyle bayrak değişimi bile yapılamıyor. Teröristlerin saldırısı halinde askerimizin sınır ötesine geçmesi için TBMM’den bir karar almasına gerek olmadığı görüşü savunuluyor. Çünkü gidilecek yerin vatan toprağı olduğu belirtiliyor. IŞİD militanlarının bulunduğu yerlerin koordinatları nokta olarak biliniyor. Birçok koldan yapılacak ateşle, bulundukları yerleri ateş topuna çevirmek de sorun olmayacak. Önemli olan o değil. Önemli olan bu canavarı kim bu hale getirdi, onları kim besledi, kim silahlandırdı? Bu konuda günahı olan yetkililerimiz de az değil hani… IŞİD militanlarının, kendilerine verilen emir doğrultusunda Türkiye’yi sözde tehdit etmeleri, Türkiye’yi Suriye’ye çekme planının bir parçası mı? Vallahi her şey olabilir.
Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu yazı henüz yorumlanmamış...


 Yazarın Diğer Yazıları
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.