|
|
Kader Meşe ve Mahir Bektaş önceki gün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün konuşma yaptığı Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryum’unun önünde pankart açtıkları için gözaltına alındılar. İki öğrenci, cumhurbaşkanlığı korumaları, özel güvenlik görevlileri ve sivil polisler tarafından karga tulumba polis araçlarına bindirildi ve Beşiktaş Polis Merkezi’ne götürüldü. Gençler akşam saatlerinde serbest bırakıldı; ancak haklarında Kabahatler Kanunu üzerinden işlem yapıldı ve kişi başına 140 TL de ceza kesildi. Yedi ay önce Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer adlı iki görenci Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısında aynı pankartı açtığı için halen tutuklu durumda ve 15 yıl hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanıyorlar. Protestocu iki öğrenciyle dün üniversite kampüsünde görüştük. Kader Meşe, işletme bölümü 2. Sınıf öğrencisi. Mahir Bektaş’sa mühendisliği üçüncü sınıf. Kader’in ailesi işçi emeklisi, Mahir’in de ailesi bahçe işleriyle uğraşıyor. Mahir’in bu yıl okumak için bin 200 TL Kader’in de bin 400 TL ödemesi gerekiyor. Kendilerini Gençlik Federasyonu üyeleri olarak tanıtıyorlar. Önceki günkü protestoda asıl amaçlarının Roman Çalıştayı sırasında gözaltına alınarak tutuklanan Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer’in durumunu hatırlatmak ve parasız eğitim taleplerini yinelemek olduğunu belirtiyorlar. Gençlerden, Mahir Bektaş, “Asıl amacımız, salonu girmek ve Abdullah Gül’e soru sorabilmekti. Ancak hiçbir öğrenciyi içeri almadılar.” Bektaş’ın Gül’e sormak istediği sorularsa şöyle: “Berna ve Ferhat halen niye tutuklu? Demokratikleşmeden bahsediyorsunuz; ama Anayasal hakkımızı dile getirdiğimiz için bizi hapse atıyorsunuz. Bu nasıl demokrasi?” Kader Meşe ise özellikle polis aracında ağır küfürlere maruz kaldıklarını ve darp edildiklerini söylüyor. Bu durumun Beşiktaş Polis Merkezi’ne götürüldükten sonra da sürdüğünü belirten Meşe, polisin ideolojik olarak kendilerine karşı olduklarını söyledikleerini de ifade ediyor. Radikal.08/10/2010 