DENİZ FENERİNDE ÖNEMLİ GELİŞME!

31 Aralık 2010 Cuma  20:00

İlk suç duyurusunun yapıldığı 2008 yılı Eylül ayından bu yana kayda değer bir ilerleme sağlanamayan soruşturmada, artık savcıların Almanya incelemelerinin sonucu beklenecek...

HSYK (Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu), cumhuriyet savcıları Nadi Türkaslan, Abdülvahap Yaren ve Mehmet Tamöz’ün soruşturma için Almanya’da delil toplama ve ifade almaları yönündeki talebe olumlu yanıt verdi. Buna göre savcılar, 3 Ocak Pazartesi Frankfurt’a gidecek. Savcılar burada, Almanya’daki Deniz Feneri e.V. davasına ilişkin dosyaları inceleyecek, gerekli gördükleri evrakın suretlerini alacak ve bazı kişilerin ifadelerine başvuracak. Savcıların Almanya’daki çalışmalarının yaklaşık 2 hafta sürmesi bekleniyor.



Dosyalar 8 ayda geldi

Deniz Feneri soruşturması, Almanya’daki Deniz Feneri e.V. davasının Türkiye gündemine gelmesinden sonra, İşçi Partisi’nin Eylül 2008’de yaptığı suç duyurusu üzerine başlatılmıştı. Soruşturmada kapsamında Almanya’dan ilk dosyanın gelmesi bile tam 8 ay sürmüştü. Dosyaların uzun bir süre tercümesinin beklenmesinin ardından savcılar tanık veya şüpheli sıfatıyla bazı kişilerin ifadesini aldılar.

MASAK’tan (Mali Suçları Araştırma Kurulu) alınan raporlarda da yolsuzluğa dair önemli ipuçları vardı.



MASAK, Deniz Feneri Derneği soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile soruşturmada adı geçen kişilerle ve şirketlerle ilgili raporunu 18 ay sonra tamamlamış ve hesaplarda şüpheli hareketlerini tespit etmişti. Alman makamlarının dolandırıcılığın Türkiye ayağına ilişkin çok sayıda tespitine ve konuyla ilgili ikinci davayı açmasına rağmen, Türkiye’deki soruşturmada bugüne kadar kayda değer bir ilerleme sağlanamadı.

Almanya 100 bin euro istedi
Savcıların Almanya’ya giderek dosyayı incelemelerine karar veren Adalet Bakanlığı Almanya’daki Deniz Feneri e.V davasının dosya fotokopisinin 100 bin Euro tutmasını gerekçe göstermişti. Ankara Başsavcılığı’nın Almanya’daki dosyaya ilişkin adli yardım evrakına yanıt veren Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın yazısında Ankara Başsavcılığına iki seçenek sunulmuştu. İlk seçenek davaya ilişkin evrakın toplam 700 klasör olduğu, fotokopi maliyetinin 100 bin Euro tutabileceği, maliyetin Türkiye tarafından üstlenilmesi halinde dosyalardan bir örnek çıkarılarak gönderilebileceğiydi. İkinci seçenek olarak ise Başsavcılık yetkililerinin Almanya’ya giderek dosyaları yerinde inceleyebileceği ve gerekli belgelerin örneklerinin alınabileceğiydi. Ankara Başsavcılığı, Almanya’dan istenen dosyaların fotokopilerinin gönderilmesi yerine savcıların Almanya’ya giderek dosyalarda inceleme yaparak örnek alması ve ifade alınması sırasında hazır bulunması seçeneğini tercih etti.

Deniz Feneri e.V’ye ait dosyalar Almanya’dan kuryeyle bu kolilerin içinde gelmişti. Dosyaların gelmesi tam sekiz ay sürmüştü...

DENİZ FENERİ E.V’CİLERE ALMANYA’DA HAPİS



Almanya’daki Deniz Feneri e.V davasında Mahkeme Başkanı Johann Müller, derneğin toplam 41 milyon euro bağış topladığını, bu paranın 17 milyon euro’sunun Türkiye’deki çeşitli şirketlere yasa dışı bir şekilde gönderildiğini açıklamış, dernek yöneticilerini 3 ile 5 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırmıştı.

Deniz Feneri e.V Derneği’nin muhasebecisi Mehmet Gürhan, Almanya’da yardım paralarını dolandırmaktan 5 yıl 10 ay hapis cezasına mahkum olmuştu.

Gürhan verdiği ifadelerde, bu işte tek başına olmadığını söylemiş, Türkiye’de Kanal Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ı işaret etmişti. Karaman da geçen yıl Türk yargısına ifade vermiş ve şirketlerinde arama yapılmıştı.

vatan



Sayfa Adresi: http://www.medyaspot.com/haber/DENİZ-FENERİNDE-ÖNEMLİ-GELİŞME/138998