DEMİRTAŞ İlköğretim Okulu ziyaretinin ardından Osmangazi Belediyesi Sakarya Mahallesi Uluyol Katlı Otoparkı'nın temel atma törenine katılan Devlet Bakanı Faruk Çelik, burada açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin gündemi ile muhalefetin gündeminin nelerden ibaret olduğunu herkesin ibretle izlediğini söyleyen Çelik, "Son günlerde tartışılan tutukluların serbest bırakılması meselesi ne acıdır ki, işin içeriği kavranmadan, rastgele bir hükümet sorunu gibi yanlış olarak gösteriliyor. 2004 yılında bir yasa çıktı. Ceza Muhakemeleri Yasası. Bu yasanın bir maddesini hükümet olarak, meclis olarak yürürlüğe koymadık. Ne dedik? Bu madde ile tutukluları içeren yasanın kabul edilmesini 3 kez erteledik. Neden erteledik? Davası görülmekte olanların davaları sonuçlansın diye. Kaç sene geçti? 6 sene. Bu süre içersinde yasanın bu maddesini tutukluların serbest bırakılması maddesini erteliyoruz ki, yargılananlar yargılansın, serbest bırakılanlar mahkeme tarafından serbest bırakılsın, hüküm giyecekler hüküm giysin diye. Ama 6 yıldır netice alınamadı. şimdi ne oldu madde 31 Aralık itibariyle yürürlüğe girdi" dedi.

"AF DİYE TAKDİM EDİYORLAR"
Yasanın yürürlüğe girmesi ile 10 yıldır devlete karşı işlenmiş suçlardan yargılanan tutukluların serbest bırakılmaya başlandığını açıklayan Bakan Çelik, bu yasadan yararlanacakların 953 kişi olacağını kaydetti.

Türkiye'de 'Geciken adalet, adalet değildir' sözünü anımsatan Çelik, "Mahkemeler niye var? Hak sahibine, hakkını teslim etmek için. 10 yıldır adamı içeride tutuyorsunuz. Bu insan devlete karşı suç işlemiş diyorsunuz. Bundan dolayı tutukluluk süresi devam ediyor ama neticelenmiyor. Şimdi de yasadan dolayı bu insanlar dışarı çıkıyorlar. Af mı oldu? Hayır. Ama böyle takdim ediyorlar" diye konuştu

"ANA MUHALEFET, 'TUTUKLULUK SÜRESİ' 3 YIL OLSUN DİYOR"
Yargıtay dairelerinin bu davaları neticelendireceğini belirten Bakan Çelik, "15 yıl ceza almışlarsa, 20 yıl ceza alacaklarsa tekrar bunlar alınır. Geri kalan süreyi de cezaevinde tamamlamak durumundadırlar. Ortada af falan da yok. Ama bir gariplik var seçime doğru giderken 'Acaba hükümete bu çalışan kadrolara ne bulabiliriz?', 'Nasıl aleyhine kampanya başlatırız' mücadelesi içinde olanlara sesleniyorum: Ana muhalefet partisi meclise bir teklif veriyor ve teklifte diyor ki: Tutukluluk süresi 3 yıl olsun. Ne demek bu. Hapishanelerin çoğu boşaltılsın demek. Hani sen 10 yıla karşıydın, çıkışlara karşıydın. 3 yıllık süreyi yürürlüğe koyarsan cezaevinde kaç kişi kalacak? Eğer tutuklu 50 - 60 bin kişi varsa neredeyse bunların çok büyük bölümü dışarı çıkacak. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu. Bu nasıl bir mantıktır" dedi.

"CUMHURİYET'İN SAHİBİ BELLİ KURUMLAR OLAMAZ"
Konuşmasında, 'Senin tutuklun, benim tutuklum' şeklinde bir bakış açısı olamayacağını ifade eden Bakan Çelik, "Yapılması gereken gayet açıktır. Herkes çalışacak. Cumhuriyet'in sahibi belli kurumlar olamaz. 73 milyon ve bütün kurumlar Cumhuriyetin sahibidir. Cumhuriyeti yasama, yargı, yürütme, korur diye bir şey yok. Hepimizin Türkiye Cumhuriyeti'ni yüceltme, geleceğe taşıma ve güçlü bir devlet yapma sorumluluğu vardır" diye konuştu.

Bütün kurumların kendi alanındaki sorunları çözmek zorunda olduğuna değinen Devlet Bakanı Çelik, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili olmaması ile ilgili dosyalar 3 günde tamamlandı ve milletvekillerinin önüne konuldu. Demek ki olabiliyor. Bir parti ile ilgili dosya hemen ele alındı ve görüşüldü. Hakimlerin almış oldukları karar neticesinde tazminat ile ilgili dosyalar çok kısa sürede neticelendi. Hangi birini anlatalım? Demek ki olabiliyor. 10 yılını dolduran devlete karşı işlenen suçlarda 31 Aralık'ta bu yasanın yürürlüğe gireceği biliniyor ise 6 ay öncesinden 10 yıla gelen dosyalar görüşülürdü. 9 yıllıklarda şimdi görüşülmeye başlanırdı. Bir formül mutlaka vardı ama burada yanlış bir yola girilmiş gibi bunun da müsebbibi hükümetmiş gibi kamuoyuna yansıtılmaya çalışılıyor. Bu yanlış bir yoldur. Biz hükümet olarak Türkiye'nin modern, çağdaş bir hukuk devleti olması konusunda atılması gereken adımları atıyoruz ve istiyoruzki Cumhuriyetin güçlü bir şekilde 21'inci yüzyıla hele hele 100'üncü yılına doğru giderken tüm kurum ve kuruluşları ile birlikte bütünlük içerisinde geleceğe yürüsün temennisinde bulunuyoruz. Milletimizi rencide eden aslı astarı olmayan, bazı değerlendirmelerin kabul görmediğini herkesin gördüğüne inanıyorum" dedi.

Tören, konuşmaların ardından otoparkın temelinin atılmasıyal sona erdi.07/01/2011