![]() |
'Tutuklamalar borsa gibi oldu' MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Balyoz İzmir’in Karabağlar ilçesinde muhtarlarla kahvaltıda bir araya gelen Vural, MHP’nin İzmir’de "yükselen yıldız" olduğunu, seçimlerde büyük bir hamle gerçekleştireceklerine inandıklarını söyledi. "İzmir’den almaya değil vermeye talip bir siyasi hareket" olduklarını Vural, "Ortak değerleri ayrıştırmaya, çatışmaya dönüştürmeye, çatışmadan Bu ülkenin vatandaşları, hiç kimsenin beslemesi değildir. Tepeden bakan, Vural, bugün "yürütmenin yasamayı eline aldığını, yürütmenin yargıyı -"BALYOZ PLANI" DAVASINDAKİ TUTUKLAMALAR- Oktay Vural, toplantıda bir gazetecinin, "Balyoz Planı" davasındaki "Biz davaların ne avukatıyız ne savcısıyız. Aradığımız tek şey vardır Hiç kimsenin zulümle, haksızlıkla karşılaşmasını istemeyiz. Hak namına -MÜBAREK’İN İSTİFASI- Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in istifası ve hükümetin bu konudaki Vural, Cumhuriyet’in kıymetinin bilinmesi, demokrasiye sahip çıkılması -"SEÇİMLERİN MERTÇE OLMASINI İSTİYORUZ, NAMERTÇE DEĞİL"- Milletin topunun tüfeğinin olmadığını, tek gücünün oy olduğunu, oyun iyi Anadolu’nun her yerini geziyorum. Artık AKP’den dönme vakti gelmiş, telaş Vural, İzmir’in "iki arada bir derede kalmış kent" görünümünden çıkması "Aliağa-Cumaovası banliyösünün metro hizmetine yükseltilmesini sağlayan
Planı" davası kapsamındaki tutuklamalara ilişkin, "Biz davaların ne avukatıyız ne savcısıyız. Aradığımız tek şey hak ve hakikat. Bu tutuklamalar biraz da borsa
gibi oldu. Ne zaman nerede ne olacağı bilinmiyor" dedi.
ifade eden Vural, "Çok alan oldu ama vermediler"diye konuştu.
sonra da bununla ilgili bölünmeye giden sürecin içinde bulunulduğunu" öne sürerek, şöyle konuştu: "Odalarımız ayrılmak isteniyor. Bu milleti etnik kimliklere göre
ayırmanın, tanımlamanın sıkıntısını mahalledeki muhtar çeker. Komşudakilerle
sıkıntıyı onlar bilir. Bu milletin kimliğiyle, üniter yapısıyla uğraşmak kimsenin
haddi değildir. TBMM’de ’Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir" yazıyor.
Allah’a şükür hepimiz Cumhuriyet ile birlikte bu ülkenin hep beraber birinci
sınıf vatandaşı olduk. Hiçbirimiz kimsenin kulu değiliz.
kendi arzu ve isteklerine göre Ankara’dan ahkam kesip ’iki partili meclis
istiyorum’ demek suretiyle meclisi kendi isteğine göre şekillendirmek doğru
değildir. Arzusuna, ihtiraslarına göre devlet hayatı tanzim edilemez."
siyasallaştıracak adımlar attığını" öne sürerek, "Adalet mülkün temelidir.
Adalet olmazsa mülk de olmaz" dedi.
tutuklamalara ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
hak ve hakikat. Bu tutuklamalar biraz da borsa gibi oldu. Ne zaman nerede ne
olacağı bilinmiyor. Ama vatandaşlarımızın aklı karışık. Herkesin kafası karışık.
Adaletin bir an önce tecelli etmesi ve yargının siyasal bir araç olarak
kullanılmaması ve siyasileştirilmemesi gerekmektedir. Süreci takip ediyoruz.
haksızlığa tapanlardan değiliz. Hakkın, hakikatin, adaletin peşindeyiz. Hepimiz
bunu aramalıyız. Davaları siyasileştirmek, davaları siyasi taraflar haline
dönüştürmek doğru bir şey değildir. Yapmamız gereken gerçeğin bir an önce ortaya
çıkmasını temin etmektir."
tavrına ilişkin soruya karşılık Vural, şunları söyledi:
"Hükümetin tavrını öğrenebilmek için önce Obama’nın Başbakan’a telefon
açması gerekiyor. Telefondan sonra tavır belli olur. Başbakan Erdoğan, Büyük
Ortadoğu Projesi’nin eş başkanı. Bu görevi halk vermedi, projenin başkanı ABD.
Mısır’da Mübarek gidiyor, bizim ülke de Mübarekleşiyor. Herkes gidiyor Mersin’e,
biz gidiyoruz tersine. Oralar başkanlardan kurtuluyorlar, bizimki başkan
arıyor."
gerektiğini belirterek, Türkiye’nin giderek parlamenter demokratik sistemden
uzaklaştığını, Başbakan Erdoğan’ın isteğine göre iki partili meclise
yönlendirildiğini, bunun otoriter yönetimin tezahürü olduğunu iddia etti.
kullanılması halinde sorunların çözüleceğini dile getiren Vural, şöyle devam
etti:"Seçimlerin mertçe olmasını istiyoruz, namertçe değil. Mağduriyet ve
gözyaşı edebiyatına bağlı pazarlamalarla değil, Davos kahramanları eksenindeki
pazarlamalarla değil, er meydanında bu milletin sorunlarını tartışarak seçimlere
gitmek istiyoruz.
ondan. Bunlar anketler yaptırıyorlar, peki bu telaş neden? Gece yarısı kanunlar
çıkartmalar, bunlar gidici. Abbas yolcu gidiyor. O bakımdan tek başına iktidar
yok artık. Biz buna inanıyoruz ve gerçekten artık hürriyetimize, kimliğimize,
malımıza, hakkımıza uzanan bu iradeye haddini bildirmenin yolu da yine
demokrasiden geçiyor. Yaşasın demokrasi, yaşasın millet iradesi."
gerektiğini ifade ederek, şöyle dedi:
biziz. Bu konuda anlaşmayı sağlayan biziz. Ben bakanlık dönemimde bunu imzaladım.
Çevre yollarının kredisi, Karşıyaka tünellerinin, bunların hepsini gerçekleştiren
biziz. Balıkçı barınakları, organize sanayi bölgeleri, hastanelerle ilgili
hususlarda epey hizmetler yaptık. İzmir verdiğini alamıyor. İzmir’in süratle
bitirilmesi gereken sorunları vardır. Metronun süratle bitirilmesi gerekir. Gına
gelmiştir artık. Bunlarla ilgili merkezi ve yerel yönetimi harekete geçirmek
suretiyle çözüm önerileri sunacağız."
12 şubat 2011/vatan