![]() |
Ankara Zir Vadisi’nde kazılarda ele geçtiği iddia edilen ve TSK’ye ait olduğu ileri sürülen G3 mermilerinin Emniyet Genel Müdürlüğü’nün olduğunu savunarak "Ya da küçük bir sapma ile MİT’in olabilir. Zir Vadisi’nde hiçbir şekilde kazı yapılmamıştır. Halkımızı yanıltma, göz boyama için kazı yapılmış gibi gösterilmiştir. Bunlar olsa olsa ‘kazı kazan’dır" dedi. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından, aramalarda çekilen kamera görüntülerinin ara ara kesildiğini anlatan Dönmez, "En kritik konuşmalar kesilmiş. Ben bugüne kadar size kesilmesi unutulanları dinlettim" dedi. Aramalarda bulunan krokinin polis tarafından çizildiğini iddia eden Dönmez, şunları kaydetti: "Sahtecilik yapılmıştır. Bizi buraya çıkaranlar gerçek suçlulardır ama bir gün yargılanacaklar. Bu krokiyi koruma altına alın. Bunu yok edecekler. Ben "BU BİR RÜYA VE BİR GÜN UYANACAĞIZ" "SUBAYINA OPERASYON YAPAN ÇETE ORTAYA ÇIKARILMALI" Herşeyin hesabını vermeye hazır olduğunu belirten Dönmez, "Bizim yüzümüzden aydınlar içeri atılıyor. Son olarak Soner Yalçın gözaltına alındı. Umarım benim yüzümden değildir" diye konuştu. 15/02/2011
-"KROKİYİ KORUMA ALTINA ALIN, YOK EDECEKLER"-
bu krokinin benim olmadığını çok iyi biliyorum. Benzetmeye bile uğraşmamışlar. Poyrazköy krokisiyle aynı, semboller aynı. Muhtemelen aynı polisin elinden
çıkmış. Yaşadıklarımız şaka gibi. ’Bu bir rüya ve bir gün uyanacağız’ diyorum. Evimde yapılan aramalarda hiçbir kurala uyulmadı. Olay yerine görevli personel
dışında kimsenin girmesine izin verilmemesi gerekiyor. Ancak basın mensupları alınmış. Çünkü o kadar eminler ki bir şeyler bulunacağından. Esrar koysalardı ben
de esrarcı asker olacaktım. Polis, Türk halkına yapılanları ve sorumluları bulmak yerine bize kelepçe takıyor. Başından sonuna kadar her şeyleri uydurma. Bu
haksızlık bir gün tersine dönecek."
Ankara’daki kazılarda bulunduğu iddia edilen bazı mühimmatın daha sonra Poyrazköy’de ortaya çıktığını savunan Dönmez savunmasını şu iddialarla sürdürdü:
"Poyrazköy aramalarında kullanılan kroki de bende çıktığı iddia edilen kroki ile birbirinin aynı. Bu krokiyi koruma altına alın. Bunu yok edecekler. Ben bu krokinin benim olmadığını çok iyi biliyorum. Benzetmeye bile uğraşmamışlar. Poyrazköy krokisiyle aynı, semboller aynı. Muhtemelen aynı polisin elinden çıkmış. Yaşadıklarımız şaka gibi. ‘Bu bir rüya ve birgün uyanacağız’ diyorum. Evimde yapılan aramalarda görevliler dışında kimsenin girmesine izin verilmemesi gerekirken basın mensupları alınmış. Çünkü o kadar eminler ki bir şeyler bulunacağından. Esrar koysalardı ben de esrarcı olacaktım. Başından sonuna kadar her şeyleri uydurma. Bu haksızlık bir gün tersine dönecek"
"Hukuk cinayeti yapılıyor. Polisler bu kabadayılığı, bu güveni nereden buluyor" diyen Dönmez, ikinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün "Namuslular namussuzlar kadar cesur olmadıkça o memlekette kurtuluş yoktur" sözlerine göndermede bulunarak, "Subayına operasyon yapan çete ortaya çıkarılmalı. Polis teşkilatının yüzde 99’u dürüsttür. Ama dürüst polisler sesini çıkarmadığı için çeteleşmiş polisler bu senaryoları oynuyorlar. Özellikle bazı polisler bu gücün elinde. Mustafa Dönmez’e ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne operasyon düzenlene polis teşkilatı içindeki bir grup çetedir" ifadesini kullandı.