![]() |
Eski eşiniz N. Ş. ile nasıl tanıştınız? - Diğer ilişkisi ne zaman başlamış? - Nasıl saklamışlar bunca yıl sizden, ablanızdan, çevreden? - Eniştenizin 6 çocuğu mu var yani şimdi? - Anne babaların yaşları kaç? 'KISIR DEĞİLİM' - Neden sizden olmadı çocuk? - Bir soğukluk, yatakta uzaklaşma hissettiniz mi? - Peki “Bu çocuklar bana hiç benzemiyor” dediniz mi? - Şimdi baktığınızda? ‘SANKİ EV ÜSTÜME YIKILDI’ - Peki gerçeği nasıl öğrendiniz? - Sonra? - Tabii daha çocuklarınızın gerçek babasının enişteniz olduğunu bilmiyorsunuz. - O hapisten çıktıktan sonra ne oldu? - Çocuklara ne dediniz? - Ama onlar sizi baba bildi, günahları yok. Hiç mi özlemiyorsunuz? - Şu anda kim nerede, ne yapıyor? VE SON PERDE... Nazenin Tokuşoğlu / Habertürk
1987’de Denizli’de Seki Köyü’nde tanıştık. Gördüm, beğendim, hemen evlendik. 1991’de İzmir’e gittik.
1992’de. Siz sormadan söyleyeyim kim olduğunu; ablamın kocasıymış! Yani çocuklarımın babası, benim öz eniştem. İzmir’de yakın oturuyorduk. Eski eşim, o ve ben, kot yıkama fabrikasında çalışıyorduk. Onu baba bildim. Bu kadar büyük ahlaksızlık yapacaklarını aklımdan geçirmedim.
Uyutulan sadece benmişim... Millet görmüş tabii ama; eniştesiyle otobüste, eniştesiyle yemekte gibi... Yalnız, birileri Denizli’de onları sarmaş dolaş görmüş, aile meselesi diye susmuşlar. Asıl, işyerinin çatısındaki inşaatta ilişkiye girerken görenler olmuş. Eniştem A. Y. ustabaşıydı, “Sizi işten attırırım” diye tehdit etmiş. Öğrenince dondum kaldım, bir sene tedavi gördüm. Ablama gelince... Onu bir daha görmedim, “Mezarıma bile gelme” dedim. O baştan beri biliyormuş, 4 çocukla ortada kalmamak için susmuş.
Evet. Ablamdan 4 kızı var, 20-26 yaş arasında. Oğlum sandığım R. 17, kızım sandığım G. 14 yaşında.
Eski eşim 38, ben 48 yaşındayım. Ablam 50 yaşında, enişte de sanırım 55.
- Aranızdaki cinsel ilişki nasıldı?
Normaldi. Zaten İstanbul’a 2008’de gittim. O zamana kadar hep bir aradaydık.
Tesadüf ya da bilinçli, bilmiyorum! Onu soruyorsanız, kısır değilim, sağlıklı bir erkeğim, doktor raporum var.
Hissetmedim. Yalnız, 2005’te komşunun resmini buldum cüzdanında, aile fotoğrafından onu kesmiş. Sonradan komşunun karısı da anlattı, “Kocanı ayartabilseydim kaçacaktık” demiş. Erkeklere zaafı vardı bence, benimle alakası yok!
Hiç aklıma gelmedi.
Geçenlerde yeğenim internette R.’yi buldu. 3 senedir görmüyorum, büyümüş. Şu anda hakikaten o adama benziyor.
2008’de daha iyi bir iş bulup 1.200 TL maaşla İstanbul’a gittim. 15 günde bir ailemi görebiliyordum. Mart ayıydı, eşim “Para bitti” diye aradı. Maaşımı almama 2 gün kala 200 lira buldum bir yerden. Adamla kaçacaklarmış herhalde, para yetmemiş. Çeşme’de ikinci el eşya satan bir dükkâna eşyalarımızı satmışlar, çocukları da alıp kaçmışlar. 200 lirayı aldıktan 3 gün sonra beni aradı, “Seni terkediyorum, eşyaları da sattım” dedi. Şok oldum. “Sorunumuz yok, kimseye muhtaç etmedim seni, bak çocuklarımız var” dedim. “Ben de zaten 19 yıl gizlediğim sırrı söyleyeceğim, hep bu anı bekledim, çocuklar senden değil” dedi. O an yere yığılmışım, 2 saat sonra kendime geldim.
Hemen İzmir’deki eve gittim. İçeri bir girdim, iğne bile yok! Ev üstüme yıkıldı. Aradım, “Öldürdün beni, yalvarıyorum çocukların benim olduğunu söyle, biri mi korkutuyor seni” dedim. “Senden değil diyorum şerefsiz” diye cevap verdi. “Hesabını mahkemelerde vereceksin” deyip kapattım ve boşanma davası açtım.
Evet, söylemiyor. Dava devam ederken DNA testi için başvurdum. Çocukları nüfusumdan düşürmek için babalık davası açacaktım. Mahkemede “Gel anlaşalım, nafaka istemiyorum ama babalık davası açma” dedi. Açınca beni ölümle tehdit etti. Şikayetçi oldum, hüküm giydi ve 6 ay hapiste kaldı. Ben bu sırada delil toplamaya başladım. Telefon kayıtlarından çıktı adam ortaya. Sonra da görgü tanıkları bir bir arayıp yıllarca şahit oldukları olayları anlattılar. Mahkeme DNA testi için onay verdi.
Testten kaçmak için çocukları alıp Ankara’daki ablasının yanına sığındı. Bulundu tabii. Hemen İzmir Adli Tıp’a getirildi. Sonra ikisi de ilişkiyi itiraf etti.
Zaten öğrenmişler. Ne tepki verdiler bilmiyorum. İkisini de bir daha görmedim. Şu saatten sonra ne göreceğim benden olmayan çocukları!
Ben yetiştirdim onları. Kalbimde bir sızı var, kızsam da çok özlüyorum.
Adam ablamın yanına döndü. Eski eşim annesinin yanına sığındı. Ben de Turgutlu’da bir çiftlikte kâhyalık yapıyorum.
“Yok artık” dedirten hikâye daha bitmedi. 2 ay önce Denizli Mahkemesi’nden bir kağıt geldi Osman Çürümez’e. Boşandığı N. Ş., olayları tüm gerçekliğiyle anlatmadığı avukatına “Eşim mahkeme kararı çıktığı halde 2 çocuğumun nafakasını ödemiyor” demişti, avukat da “Hemen alırız, dava açalım” diyerek harekete geçmişti. 1. Aile Mahkemesi’nde açılan davada aylık 300 TL nafaka talebinde bulundular. 3 Haziran’daki mahkemede Osman Çürümez’in avukatı DNA raporlarını ve tüm diğer belgeleri sundu. Artık iyice isyan eden Çürümez de hem eski eşine hem de çocuklarının gerçek babası olan A. Y.’ye 100’er bin TL’lik tazminat davası açtı.