"DENKTAŞ TÜM TÜRK MİLLETİNİN KAYBIDIR"

14 Ocak 2012 Cumartesi  00:17

“Kıbrıs Türklerinin halen devam eden özgürlük ve eşitlik mücadelesiyle özdeşleşmiş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kurucu Cumhurbaşkanı, mücahit devlet adamı Rauf Denktaş’ın ebediyete intikal ettiğini derin teessürle öğrendim. Sayın Denktaş’ın kaybı sadece Kıbrıs Türklerinin değil, tüm Türk Milletinin kaybıdır. Milletimiz gerçek bir kahramanını yitirmiştir.
Halkının haklı davasına adanmış bir ömrün geriye bıraktığı en büyük miras şüphesiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’dir. Kıbrıs Türk halkının bu mirasa sahip çıkarak, Kıbrıs’ta adil ve kalıcı barışın tesisine yönelik yarım asırlık mücadelesinde başarıya ulaşması, Merhum Denktaş’ın aziz hatırasını yaşatacak en önemli kazanım olacaktır. Kıbrıs Türk halkı, bu onurlu mücadelesinde, Anavatan Türkiye’yi her zaman yanında bulacaktır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bu elim gününde, merhum Cumhurbaşkanı Denktaş’a Allah’tan rahmet, başta kederli ailesi olmak üzere, tüm Kıbrıslı Türk kardeşlerimize ve Türk Milletine başsağlığı ve sabır dilerim. Ruhu Şad olsun."

RAUF DENKTAŞ
Rauf Raif Denktaş, 27 Ocak 1924 tarihinde Kıbrıs'ın Baf bölgesinde doğdu. Rauf Denktaş 1,5 yaşında iken annesini kaybetti. Babası hakim Raif Bey'dir. Anneannesi ve babaannesi tarafından büyütülen Denktaş, 1930 yılında eğitim için İstanbul'a gönderildi.
Arnavutköy'de ilkokuldan liseye kadar eğitim veren Fevzi Ati Lisesi'nde yatılı okumaya başladı. Ortaokuldan sonra Kıbrıs'a döndü ve liseyi Kıbrıs'ta bitirdi. II. Dünya Savaşı'ndan sonra hukuk eğitimi için İngiltere'ye gitti. Mezun olduktan sonra avukatlığa başladı. 1949 yılı yaz aylarında savcılık yapmaya başladı. Yine aynı yıl Aydın Hanım'la evlendi.
27 Kasım 1948 tarihinde Kıbrıs Türklerinin düzenlediği ilk mitingde Dr. Fazıl Küçük ile beraber hatiplik yaptı. Türk Cemaatının iki önemli ismi Faiz Kaymak ve Dr. Fazıl Küçük arasında arabulucu rolünü üslenip, toplumun çıkarlarının takipçisi oldu. Faiz Kaymak'ın teklifi ve Dr. Fazıl Küçük'ün tasvibiyle Kıbrıs Türk Kurumlar Federasyonu kongresinde başkanlığa seçildi. Savcılık görevinden İngiliz yönetimini zorlukla ikna ederek istifa etti ve Cemaat sorunlarıyla uğraşmaya başladı.
1955'te terörist bir hüviyete bürünen Enonisle mücadelede ve EOKA karşısında Kıbrıs Türklerinin direnişine yön veren Denktaş, 1958 yılında hükümetteki görevinden istifa etti. Arkadaşlardıyla 1.8.1958'de Türk Mukavemet Teşkilatı'nı kurdu.
1959 Zürih ve Londra Antlaşmaları ile, 1960 antlaşmaları ve Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası'nın hazırlanmasında emeği geçti. Aynı yıl Türk Cemaat Meclisi'yle İcra Komitesi Başkanlığı'na seçildi.
1958 yılında Rum tedhişçiler, Türk köylerine saldırınca, Türkler de bu olayları protesto etti. Zürih-Londra antlaşmaları öncesinde Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş, Ankara'ya Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ile görüşmeye gitti. Bu görüşmede Denktaş adaya Türk askeri gönderilmesi teklifini dile getirdi.
16 Ağustos 1960 tarihinde 650 kişilik Türk Alayı Magosa Limanı'na ayak bastı. 1963 olaylarından sonra Denktaş temaslarda bulunmak üzere Ankara'ya gitti. Temaslarını tamamlayan Denktaş bir sandalla Kıbrıs'a geçti ve Türk direnişini örgütlemeye başladı.
1964 Londra Konferansından sonra Makaryos tarafından “istenmeyen adam” ilan edildi. Yeşilada'ya girmesi yasaklandı. Gizlice Erenköy'e çıkarak savaşa katıldı. 1967'de adaya gizlice girerken tutuklandı. Yoğun girişimler sonucu Türkiye'ye geri verildi. 1968'de adaya giriş yasağı kaldırıldığından Kıbrıs'a döndü.
1970 seçimlerinde Türk Cemaat Meclisi Başkanlığı'na seçildi. 28.2.1973'e kadar Kıbrıs Cumhurbaşkanı Muavini ve Kıbrıs Türk Yönetim Başkanı seçildi.
13 Şubat 1975'te Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin ilanından sonra devlet ve meclis başkanı görevlerini de yürüten Denktaş, anayasa uyarınca 1976'da yapılan ilk genel seçimlerde devlet başkanlığına seçildi. 1981 yılında ikinci kez devlet başkanı oldu.
22.4.1990'da yapılan erken seçimde ikinci kez cumhurbaşkanı seçildi. 1995'teki seçimlerde de cumhurbaşkanı seçildi.
17 Nisan 2005'te yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmayan Denktaş, 24 Nisan'da görevi Mehmet Ali Talat'a devretti.
Denktaş görevi devretse de boş oturmadı. Sürekli olarak yaşanan gelişmelerle ilgili düşüncelerini bir çok gazetede köşe yazılarıyla değerlendirdi, yol gösterdi…
24 Mayıs’ta beyin kanaması geçiren ve sol tarafı felç olan KKTC’nin 1.Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 29 Ekim’de hastaneden taburcu edildikten sonra ilk kez 15 Aralık’ta evinden dışarı çıkmıştı. Havanın da güzel olmasından yararlanarak ilk kez evinden çıkan Denktaş, "Benim için ’ölüyor’ dediler, dışarı çıktım" demişti.
Denktaş, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’ndeki tedavisinin ardından rehabilitasyon süreci için 8 Temmuz’da Ankara’ya, Genelkurmay Başkanlığı Rehabilitasyon Merkezi’ne götürülmüştü. Rauf Denktaş’ın tedavisine Ankara’da Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde (GATA) devam edilmişti.
Beyinle kafatası arasındaki kan birikiminin boşaltılması için 25 Ağustos’ta ameliyat edilen Denktaş, 30 Ağustos’ta da KKTC’ye YDÜ Hastanesi’ne getirilmişti.
Denktaş, beyinle kafatası arasındaki kan birikiminin artması nedeniyle 5 Eylül’de YDÜ Hastanesi’nde yeniden ameliyat olmuş, 29 Ekim’de de taburcu edilmişti.
 



Sayfa Adresi: http://www.medyaspot.com/haber/-DENKTAŞ-TÜM-TÜRK-MİLLETİNİN-KAYBIDIR-/155305