ZAMAN: ''YÜZ YILIN MANŞET SAHTEKARLIĞI''

25 Şubat 2014 Salı  09:02

Bu gazetelerden Star’ın iddiasına göre, 7 bin kişi ‘Selam örgütü’ isimli bir soruşturmada dinlenmişti. Yeni Şafak’ta ise aynı haberde, Selam Örgütü ile Gezi, yolsuzluk ve rüşvet gibi soruşturmalar da bahane edilip dinlemeler yapıldığı yazıyordu. Bu kadar ağır itham, iddia, önemli isimleri içeren haberde, olması gereken en önemli belge, -yine 2 gazetenin mantığına göre- ‘yasal dinleme kılıfı’ olan mahkeme kararı olmasıydı. Değil 7 bin kişi, 7 kişiye ait bile dinleme kararı konulmamış. Dolayısıyla ortada büyük bir ‘kurgu’ olduğu gerçeği akla mantığa daha yakın. Ama bununla yetinmeyip, ‘hukuki’ boyutuna bakalım ve bu kurguyu anlamak için, savcılık ve mahkemelerin işleyişini, nasıl dinleme yapıldığını hatırlayıp buna göre değerlendirme yapalım. Ceza Muhakemesi Kanunu’na (CMK) göre, soruşturma savcısı ‘somut ve kuvvetli suç şüphesi’ bulunduğunda mahkemeye başvurarak ‘şüpheli’ kimse hakkında dinleme kararı alır. Bu başvuruda, soruşturmanın konusu, dinlenecek kişiye atfedilen suçun türü, telefon numarası veya IMEI belirtilir. Mahkeme de talebe göre izin verdiği takdirde bu dinleme kararı, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) bildirilir. TİB de, mahkeme kararı doğrultusunda adli kolluk olarak görev yapan polise yetki verir. TİB’den yetkiyi alan adli kolluk, uygun cihazlarla dinlemeleri yapar, tapeleri kaydedip soruşturma savcısına bildirir. Dinlemeler sırasında üçüncü kişiler dinlemeye takıldığında ise, bu durum yine ayrı dosya olarak savcıya bildirilir. Savcı, orada suç unsuru varsa o kişiler hakkında da dinleme kararı almak için hakime başvurabilir. Yoksa, o dinlemeler imha edilir. Suç unsuru olanlar iddianameye girer. CMK’ya göre, bir şüpheli için dinleme kararı 3 ay için verilir, bu süre 1’er aylık olmak üzere en fazla 3 ay daha uzatılabilir.



Sayfa Adresi: http://www.medyaspot.com/haber/ZAMAN-YÜZ-YILIN-MANŞET-SAHTEKARLIĞI-/180079