![]() |
Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Elazığ’a gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzzetpaşa Meydanı’nda 50 eserin toplu açılış törenine katıldı. Erdoğan, törendeki konuşmasına, dün hayatını kaybeden, merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun annesi Fidan Yazıcıoğlu’na Allahtan rahmet, acılı ailesine başsağlığı dileyerek başladı. Erdoğan konuşmasında, 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 71’lik oy oran ile kendisini destekleyen Elazığlılara şükranlarını sundu. Dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde akademisyenlerle bir araya gelerek Başkanlık sistemini konuştuklarını anımsatan Erdoğan, “Bizim milletimiz, Gakkoşlar ağaç kavuğundan çıkmış değil. Bizim devletimizde sınırları cetvelle çizilmiş, proje olarak lütufla kurulmuş bir devlet değil. Bizim binlerce yıllık bir tarihimiz var. Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldız tarih boyunca kurduğumuz 16 büyük devleti temsil ediyor. Bugünkü konumlarımızın pek çoğu ilk defa Cumhuriyetle ortaya çıkmış değil. Kara Kuvvetlerimizin tarihine bakıyorsunuz, yüzlerce yıl, bir rivayet milattan önceye dayanıyor. Bu denli gelişmiş bir tarihe, adaletten eğitime kadar her alanda, yüzlerce, binlerce yıllık bir tarihe sahibiz” dedi. -"BUNUN ADI LİDERLİK SİSTEMİ"- Dünya ile birlikte Türkiye’nin de değiştiğin vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz, ülkeyi yönetme sorumluluğunu verdiği bizlere, düşen görev bu değişime uygun şekilde Türkiye’yi sürekli daha ileriye götürmektir. Bu mevcut sistem artık bize dar geliyor. Türkiye’nin daha hızlı karar almasını, daha süratli iş yapmasını sağlayacak bir sistemine ihtiyacı var. Bunun adı da Başkanlık sistemidir, bunun adı da liderlik sistemidir. Adı ne olursa olsun milletin rızasını almayan yöneticilerin devletin başında kalmasının mümkün olmadığını görüyoruz. Sizler bu kardeşinizi bizzat seçtiniz. Vekiller vasıtasıyla değil, bizzat seçtiniz. Bu ülkede 367 garabeti yaşamadık mı? Oynanan oyunu biliyorsunuz. Size geldik, siz de 10 Ağustosta gereken cevabı gerekenlere verdiniz” dedi. -“BU SİSTEM HUZUR GETİRMEDİ”- Meclis’te İç Güvenlik Paketi görüşmeleri sırasında yaşananları da eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Meclis'in haline bakın. Meclis'te neler oluyor? Yakışıyor mu? Oluyor mu bu? Bu doğru bu gidiş değil. Ülkemizde 1960 Anayasasıyla işte böyle bir sistem kuruldu. Bu sistem huzur getirmedi, bu sistem ne yazık ki 15-16 ayda bir değişen hükümetleri getirdi. Böyle bir ülkede istikrar olur mu? Böyle bir ülkede refah olur mu? İlk defa bu oyunu biz bozduk. Şimdi ise siz bize vekalet verdiniz. Bizde sizin bu vekâletinize layık olacağız. Ne kadar değiştirirseniz değiştirin, ne kadar tadil ederseniz edin şuandaki sistem yamalı bohça, bundan bir şey olmaz. Çünkü bu çarpıklık giderilemiyor. -“MIZIKÇILIK YAPIYOR”- Başbakanlık dönemimden beri milletimize bir yeni Anayasa sözüm var. Bunun için Mecliste bir komisyon kurduk. Milletvekilleri içinde yüzde 60’lık bir çoğunluğa sahip olmamıza rağmen, dedik ki bu komisyonda her parti eşit şekilde temsil edilsin. Derdimiz üzümü yemekti. Varsın olsun yeter ki şu yeni Anayasayı yapalım dedik. Ama ne oldu? Bizim dışımızdaki 3 tane partinin 9 tane temsilcisi, konuş konuş konuş bir yere varamadık. 47 madde hazırlandı temsilciler imza attı, hadi gelin şunları çıkaralım dedik! Yanaşmadılar. Birisi çıkıyor mızıkçılık yapıyor, ne yapacağız. Şimdi diyorum ki 400’ü verin yeni Türkiye’yi kuralım, 400’ü verin yeni Anayasayı yapalım, 400’ü verin Başkanlık sistemini verelim, 400’ü verin çözüm sürecine koşalım. Bu komisyonu dürüst bir vaziyette çalıştırmadılar, samimi çalıştırmadılar. Çünkü onların böyle bir derdi yok. -“BİZİM ÖNÜMÜZÜ KESEBİLECEK YİĞİT GÖRMEDİK DAHA”- Hayatları boyunca, bu milletin, bu ülkenin geleceği için taş üstüne taş koymadıkları gibi hayırlı her işi de engellemenin çabası içinde oldular. Neymiş, biri çıkmış 'Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanına seçim yasağı getirin' diyor. Sen kimsin ya. Sen kimsin. Şu anda bu kardeşiniz Cumhurun görevlendirdiği bir başkandır. Bir taraftan içinde bulunduğun Meclis'te 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' diyeceksin öbür taraftan milletin iş başına getirdiği Cumhurbaşkanına 'konuşma yasağı getirin' diyeceksin. Kusura bakma, bizim önümüzü kesebilecek yiğit görmedik daha.”(ANKA