Babacan'dan Saray'a Dolar Çıkışı!

13 Mart 2015 Cuma  11:38

Önümüzdeki dönemin kritik olacağını kaydeden Babacan, “Eğer yeni Anayasa yazacak bir parlamento kompozisyonu oluşabilirse bu Türkiye için çok önemli bir fırsat olacak” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde konuştu.
Ekonomik ve siyasi değerlendirmelerde bulunan Babacan, petrol fiyatlarındaki düşüşün dünya ekonomileri üzerindeki etkisinin olumlu olduğunu söyledi. Babacan, Rusya örneği vererek petrol üreten ülkelerin bundan son derece olumsuz etkilendiğini ifade etti.
Babacan, Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) sıkılaştırma beklentisinin doları dünyada her şeye karşı değerlendirdiğini, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) olağanüstü politika gevşetmesinin de euronun değer kaybetmesine sebep olduğunu anlattı.
-“KENDİ İÇİMİZDEKİ TARTIŞMALAR DA BU DALGALANMANIN BOYUTUNU BELKİ BİRAZ ARTIRDI”-
Babacan, bugünlerde Euro/dolar toto oynandığını ifade ederek, “Parite bir hafta yüzde 5 artıyor ya da azalıyor bu çok yüksek bir oran” dedi.
Babacan şunları kaydetti:
“Bir haftada yüzde 5 gibi euro-dolar birbirine göre değer kaybedebiliyor, değer kazanabiliyor. Bu çok yüksek bir oran yönetmesi çok zor bir konu. Tabii bu nerede ne zaman durur bununla ilgili herkes bir piyango çekiyor bir rakam söylüyor.
Euro-dolar toto oynanıyor bugünlerde. Bunu Avrupa Merkez Bankası, Amerikan Merkez Bankası dahil nerede nasıl duracağını bilen yok. Böyle bir belirsizlik ortamı var şu anda dünyada. Gelişmekte olan ülkeler gibi bizi de etkiliyor tabii ki. Son 3 haftada kurda dalgalanma oldu. Kendi içimizdeki tartışmalar dalgalanmanın boyutunu belki biraz artırdı ama Brezilya’dan Hindistan’a Meksika’ya kadar her ülkede piyasa hareketleri yaşandı bize özel değildi. Brezilya’ya baktığınızda gelişmekte olan 3-4 sene önce dünya yıldızı olarak ilan edilmiş ülke bunlar. Brezilya’da büyüme durdu. Düşen petrol fiyatları da önemli bir konu. Fiyatların düşmesi genel olarak olumlu etki yarattı.”
-“HER YATIRIM AYNI DEĞER VE KATKIDA DEĞİL”-
“Yatırımlar akıllıca yapılırsa o yatırım yıllarca ülkenin verimliliğine katkısı olur” ifadesini kullanan Babacan, “Her yatırım aynı değer ve katkıda değil. Artık kaynaklar çok bol değil pek çok ülkede bütçe sorunu var. Bazı ülkelerde mali alan yok. Bu noktada kamu özel ortaklıkları çok önemli. Bununla ilgili başta Dünya Bankası olarak görev verdik. Hukiki ve finansman olarak standartlaşması için hukuki çerçeveyi nasıl daha güvenilir hale getirebiliriz ki özel sektör yatırım yapabilsin. Bu projelere menkul kıymetler vasıtasıyla yatırım yapmalarını nasıl sağlayabiliriz bu da önümüzdeki gündemin konusu” dedi.
Konuşmasında, Türkiye’de bütçe politikası alanında çok sağlam bir zeminin olduğuna değinen Babacan, “Ben artık Hazine’nin ihalelerini gazetelerde görmüyorum bile. Eskiden ‘şöyle oldu, böyle oldu, şu kadar teklif geldi’ diye yazılırdı” ifadelerini kullandı. Babacan, “Ekonomi politikalarımızı hep güven üzerine inşa ediyoruz. Hesap verilebilir bir yönetim anlayışı çok önemli” de dedi.
-“OLAĞANÜSTÜ BİR ŞEY”-
Babacan, para politikalarıyla ilgili belirsizliğin aşılması gerektiğine de değinirken, “Hedefleri hükümet ile Merkez Bankası beraber koyar. Bu anayasada çok açık bir şekilde var. Merkez Bankası’nın araç bağımsızlığı var” dedi.
“Türkiye’nin genel ekonomi performansına bakacak olursak geçen yılı yüzde 3′ün biraz altında kapatacağız gibi görünüyor” diyen Babacan, geçen yılın istihdam sayılarına da açıklamasında yer verdi. Babacan, “İstihdam geçen yıl yüzde 5.8 artış yaşandı. Büyümenin yüzde 3 olduğu bir yerde iş gücünün yüzde 5.8 artması olağanüstü bir şey. İşsizlik oranındaki artış işgücüne katılımın hızla artmasından kaynaklanıyor” şeklinde konuştu.
İhracatın artmasının büyümeye pozitif katkı yaptığının altını çizen Babacan, “Borcu arttırarak değil yapısal reformlarla büyümeyi hedefliyoruz. Bu yıl petrol fiyatlarının etkisiyle cari açık yüzde 4’e inecek” öngörüsünde bulundu.
Babacan, eğitim reformlarını seçim sonrası hızlandıracaklarını da vurguladı.
-“2000’DEN BU YANA ÖNEMLİ BİR DEĞİŞİM YAŞANDI”-
Babacan, Türkiye’nin 2000’den buyana çok önemli bir değişim yaşadığına işaret eden Babacan, 2002’nin Türkiye’si ile bugünün Türkiye’sinin birbiri ile mukayese edilemeyecek kadar iki farklı ülke olduğunu savundu. Babacan, “O güne göre daha iyi işleyen bir demokrasimiz var. 2002’ye göre temel hak ve özgürlük uygulamamız daha iyi. 2002’ye göre ekonomik göstergelerimizi çok daha iyi” dedi.
-“BİR ÜLKENİN KENDİSİNE DEMOKRATİK CUMHURİYET DEMESİ YETMİYOR”-
Avrupa Birliği’nin baz alınarak yapılan siyasi reformların Türkiye’de tabloyu değiştirdiğini kaydeden Başbakan Yardımcısı Babacan, “AB çabasını orada sapasağlam tutuyor olmak bu reformların devamı açısından son derece önemli. Her ülke kendi kendini demokratik diye tanımlayabilir. Burada demokrasi konusunda temel, hak ve özgürlükler konusunda hukuk konusunda, mutlaka uluslararası ölçütlerde, uluslararası hukukla mukayese edilebilir bir şekilde bir başarı ortaya koymak gerekiyor. Bunun için de ülkenin kendi kendisine bakacağı ayna mekanizması son derece önemli. Bir ülkenin kendisine Demokratik Cumhuriyet demesi yetmiyor, bunun örneği dünyada çok. Önemli reformlar yaptık ama yeterli değil” diye konuştu.
-“SIFIRDAN TERTEMİZ YAZILMIŞ BİR ANAYASA”-
Yeni Anayasa’nın önümüzdeki dönemin en önemli gündem maddelerinden biri olacağını kaydeden Başbakan Yardımcısı Babacan Konuşmasına şöyle devam etti:
“Sıfırdan tertemiz yazılmış, kolay anlaşılan, herkesin kolayca anlayacağı, gri alanların olmadığı, açık, net, sağlam bir Anayasa. Tabi Uluslararası evrensel hukuk normlarını baz alan bir Anayasa. BM, Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği. Burada kendimize en iyinin de iyisini referans olarak alıp oradan hareket etmemiz gerekiyor. Mutlaka tam da merkezine özgürlüklerin konduğu, demokrasinin konduğu Anayasamızın olması gerekiyor. Gerçekten önümüzdeki dönem kritik olacak. Eğer yeni Anayasa yazacak bir parlamento kompozisyonu oluşabilirse bu Türkiye için çok önemli bir fırsat olacak.
-“GÜCÜNÜ DEMOKRASİDEN ALAN BİR İSTİKRAR ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM İÇİN TÜRKİYE’NİN OLMAZSA OLMAZI”-
İstikrar bir ülke için çok çok önemli, ama nasıl bir istikrar? Çok baskıcı bir rejimle de bazı ülkelerde istikrarın sağlanabildiğini görüyoruz. Onun için biz demokratik bir istikrardan bahsediyoruz. Yakın çevremize baktığımızda çok sayıda ülke büyük bir istikrarsızlık içinde. Pek çok ülkenin 10-20 sene öncesine bakın özgürlüklerin olmadığı, ağır bir baskının ve zulmün olduğu ama devlette sürekliliğin olduğu ülkelerdir bunlar. Sözüm, ona işte biz de istikrarı böyle sağlıyoruz. Özgürlük derseniz o bizim işimize pek yaramaz diyen bu ülkelerin hepsi şu anda bataklığın içinde. Gücünü demokrasiden alan bir istikrar önümüzdeki dönem için Türkiye’nin olmazsa olmazı. Çünkü istikrarın sürdürülebilirliği çok çok önemli. İstikrarın özgürlüklerin doyasıya yaşandığı bir ortamda yaşanması, temel, hak ve özgürlüklerin tam bir güvence altına alındığı ortamda istikrarın sağlanması, hukukun üstünlüğünün uygulandığı bir ortamda istikrarın sağlanması. İşte bunlar önümüzdeki dönem için son derece önemli.”
Babacan, “Önümüzdeki dönemin en önemli konusu yargıda reform paketidir. Türkiye’nin ivedilikle yargı reformuna ihtiyacı var” ifadelerini de kullandı. gercekgundem



Sayfa Adresi: http://www.medyaspot.com/haber/Babacan-dan-Saray-a-Dolar-Çıkışı/190300