Libya Genelkurmay Başkanı Muhammed Ali Al-Haddad dahil 8 kişinin öldüğü Ankara'daki uçak kazası nedeniyle Libya'ya başsağlığı dileyen Erdoğan "Bizleri derinden üzen elim hadiseyle ilgili gerekli tahkikat başlatılmıştır" dedi.

Konuşmasının başında partililere uyarılarda bulunan Erdoğan her sokağa, haneye ulaşılması gerektiğini bildirdi.

Erdoğan "İşimiz çok olabilir, mesuliyetimiz ağır olabilir, vaktimiz kısıtlı olabilir ama bunların hiçbiri vatandaşla arayı soğutmanın mazereti olamaz. Hele hele kibir, gurur, böbürlenme, sokakta kasılarak yürüme gibi karakter zafiyetleri bu çatı altında Tayyip Erdoğan'la yol arkadaşlığı yapan hiç kimseye yakışmaz. Buna en başta biz izin vermeyiz. Milletle arasına mesafe koyan bizimle arasında mesafe koymuş demektir. Bizim önceliğimiz sorunları çözmek, ihtiyaç duyduğu her an vatandaşlarımızın yanında olmaktır" diye konuştu.

Dış politikaya dair de mesajlar veren Erdoğan "11 Ekim'den beri Gazze'de ateşkes tesis edilmiş olsa dahi İsrail'in enkaza çevirdiği yerleşim yerlerinde sıkıntılar halen devam ediyor. Türkiye olarak sinmeyeceğiz, susmayacağız, Gazze'yi hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız. Oyuna gelmeyeceğiz, tahriklere kapılmayacağız. Türkiye olarak sükunetle hareket etmeye devam edeceğiz. Türkiye küresel bir aktör olma hedefine sağlam adımlarla ilerliyor" dedi.

CHP'YE ÇÖZÜM SÜRECİ ELEŞTİRİLERİ
Erdoğan, ana muhalefeti de çözüm süreci raporu üzerinden eleştirdi:

- Terörsüz Türkiye sürecimizde mesafe kat ettikçe sınırlarımız dışında da karamsarlık havası dağılmaya, Arap Kürt Türkmen Sünni ve Şii kardeşlerimiz geleceklerine daha bir umutla bakmaya başladı. Bu umutları güçlendirmek için üzerimize ne düşüyor meşru daire içinde harfiyen yerine getiriyoruz.

- Raporumuzu geçen hafta komisyona teslim ettik. Komisyonun son eşiği de başarıyla aşacağına inanıyorum. Cumhur İttifakı olarak çözüm odaklı bir yaklaşım sergiledik. Sözümüzü bir değil bin kez düşünerek sarf ettik. Serinkanlı ama bir o kadar da samimi bir politika takip ediyoruz. Şunu aziz milletimizin çok iyi bilmesini arzu ederim. Biz asla siyasi ikbal peşinde değiliz. Bu sürece siyasi hesap zaviyesinden de bakmıyoruz. Türkiye'nin önünde aralanan fırsat penceresini ardına kadar açıp ülkemizi terör belasından kurtarmanı gayretindeyiz. Bunu da şehitlerimizi ruhunu incitmeden, kahramanların aziz hatıralarına gölge düşürmeden yerine getirmenin çabasındayız.

- Ne şehit yakınlarımızı ne de gazilerimizi rahatsız edecek hiçbir girişime, söze, tavra, eyleme fırsat vermedik ve vermeyeceğiz. Allah'a hamdolsun şimdiye kadar böyle bir adımımız hiç olmadı, bundan sonra da olmayacaktır. Ne bizim ne de Devlet Bahçeli'nin böyle bir girişim içinde olmamız beklenemez. Birileri anlamasa da 86 milyon bizim neyi başarmaya çalıştığımızı anlıyor.

- Muhalefet ülkenin her meselesinde olduğu gibi komisyon raporunda da kolaya kaçmış. CHP baskılara direnememiş, sürecin önünü açacak hiçbir somut teklif getirememiştir. CHP iş risk almaya gelince yine koy vermiştir. Cumhur İttifakı sorun çözülsün diye gövdesini taşın altına koyuyor. Fakat ana muhalefette ne bir ciddiyet var ne de rapor diye sundukları evrak yığınında somut bir öneri var. Ezberleri tekrarlama dışında çözüme dair hiçbir reçeteleri yok. Ne yaptıklarını bilmez halde sürekli yön ve fikir değiştiriyorlar. Bu rotasızlığı yurt dışı ziyaretlerinde de görüyoruz.

ÖZEL'İN MEZARLIK ZİYARETİ
(Özgür Özel'in Brüksel temasları ve Kamer Genç'in mezarına geçmişte yapılan ziyaretin görüntüleri hakkındaki tartışma) Batı karşısındaki kompleksi tavrı içime sindiremiyorum. Sayın Özel'in adına hicap duyuyorum. CHP'lilerin de böyle bir ezikliği kabul etmediğine inanıyorum. Daha mezar başında nasıl davranacağından habersiz, kabristanda kadeh tokuşturmayı maharet zanneden birinden yurt dışında diplomatik temas bekleme beyhude bir uğraştır. Kendi milletvekiline saygı duymayan soruyorum millete saygı duyar mı? Kendi örfünü bilmeyen diplomasinin teamüllerini bilir mi? Çıkmışlar bir de bu edepsizliği savunmaya kalkıyorlar. Ne diyelim Allah CHP'li vatandaşlarımıza sabır, bunlara akıl fikir versin.

ASGARİ ÜCRET
- 2026 yılı için 28 bin 75 lira olarak açıklanan yeni asgari ücretin işçi ve işverenlerimize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Böylece net asgari ücret geçtiğimiz yıla göre yüzde 27 oranında artmış oldu. Ayrıca asgari ücret desteğini önümüzdeki yıl bin 270 lira olarak uygulamayı sürdüreceğiz.