-SORUŞTURMA AÇILMASINI, GÖREV YERLERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNİ İSTEDİ-

“Haksız ve yanlış tutuklama uygulamaları hakkında CMK 250. maddesi ile yetkili mahkemelerde görevli hakim ve savcılarının uyarılması”nı istediğini belirten Havutça, başvurusunda şöyle dedi:
“Uluslar arası sözleşmeleri göz ardı eden hakim ve savcılar hakkında derhal inceleme ve soruşturma açılmasını, keyfi olarak tutuklamaya itiraz kararlarını veren hakimler ve şüpheliler lehinde delil toplamayan veya delilleri gizleyen savcılar hakkında HSYK tarafından tedbiren görevden uzaklaştırma veya görev yerinin değiştirilmesi kararı verilmelidir.”

-HAKİM VE SAVCILARA GENELGE İLE DUYURULMASINI İSTEDİ-

Başvurusunda, HSYK’dan hakim ve savcılara ilişkin genelge yayınlamasını isteyen Havutça, “Sayın Kurul’un Türkiye’nin kanayan yarası haline gelen CMK 250. madde ile yetkili mahkemelerde süregelen ‘uzun tutukluluk uygulamalarını’ mercek altına almasını ve (10) nolu genelgenin 30. maddesinde yüzeysel olarak ele alınan tutuklu işler hakkında gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi hususunun özelikle AİHS ve AİHM kararları ışığı altında sayın hakim ve savcılara bir genelge ile duyurulmasına karar vermesini saygıyla dilerim” dedi.
Dilekçesini dün verdiğini belirten Havutça, şöyle devam etti:
“Ben bu dilekçemi HSYK’ya Ergenekon davasında görevini yapmayan AİHS’ni uygulamayan yargıçların gerekirse görevden alınmasını, artık Türkiye’de herkesin özlediği özgürlükçü tam bir demokrasinin somut adımların atılmasını talep ettim. HSYK’ya dilekçemi dün itibarıyla gönderdim.”

-SORU ÖNERGELERİ-

Soru önergelerine yanıt alamadıklarını da ifade eden Havutça, “Meclis Başkanlığı bizim yasama çalışmalarımızda muhalefet milletvekillerinin kendisini ifade etmesinin önüne engel koymakta” iddiasında bulundu.

-“İÇİME SİNDİREMİYORUM”-

Havutça, basın mensuplarının Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilen Şike Yasası’na ilişkin sorularını da yanıtladı. “İçime sindiremiyorum” diyerek bireysel olarak yasaya karşı çıktığını ifade eden Havutça, şöyle konuştu:
“Ben Şike Yasasıyla ilgili şüphesiz CHP Grubumuzun alacağı karar bağlayıcı karar ne ise o doğrultuda hareket ederim. Parti grubumun vereceği karara uyarım. Kişisel düşüncem şudur; şüphesiz Türkiye’de bugün az önce ifade ettiğim 8 tane milletvekilinin tutuklu bulunduğu ve Türkiye’de halkın temel sorunlarının acil çözüm beklediği bir ortamda Türkiye’nin demokrasi ayıbı olan tutuklu milletvekilleriyle ilgili uzlaşmadan böyle bir yasanın çıkarılmasını bireysel olarak, Namık Havutça olarak içime sindiremiyorum. Bireysel olarak ama parti grubumun vereceği karar neyse o doğrultuda da hareket etmek durumundayım.”

-HSYK'NIN AÇIKLAMASI-

Bir basın mensubunun, “HYSK’nın özür açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki sorusuna da Havutça, şöyle yanıt verdi:
“Alınganlık göstermek yerine HSYK gereğini yerine getirmeli. HSYK, bundan alınganlık göstereceğine Sayın Genel Başkanımızın eleştirisinden, kendisine şunu sormalı. Deniz Feneri e.V. davasında tutuklama isteyen ve davayı geciktirdiği ifade edilen savcıları ertesi gün görevden alındığını ve yine Ergenekon davasında uzun tutukluluk süreleri sebebiyle tahliye kararı veren mahkeme başkanının görevden alınmasına gösterdiği duyarlılığı biz Ergenekon davasında da göstermesini bekliyoruz. Deniz Feneri e. V davasında böyle davranıyorsunuz, Ergenekon davasında tahliye veren yargıcı görevden alıyorsunuz, şimdi Türkiye’de HSYK ile ilgili bizim Genel Başkanımızın eleştirileri yerine oturmuyor mu? Alınganlık göstermek yerine HSYK gereğini yerine getirmeli” diye yanıt verdi. (ANKA)