TBMM’de bütçe maratonu başladı. Bugün ilk oturumu gerçekleşen ve CHP kurultayı hariç bütçe tamamlanana kadar ara vermeden devam edecek olan görüşmelerin ilk gününe MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tavrı damga vurdu.

Bahçeli, TBMM Genel Kurulu’na saat 15.50’de geldi. Bahçeli, AK Parti’li milletvekillerinin konuşmasının ardından salona girerken BDP’li sözcüler konuşmak için kürsüye çıktı.

BAHÇELİ: 2011 AKP'NİN SON BÜTÇESİ OLACAK!

İşte Bahçeli'nin Meclis'teki konuşması

Son 500 yıllık zaman zarfında Avrupa ve ABD’nin dünya gelirinden aldığı pay artarken Asya ve Afrika’nın gerilemiştir. Başta ülkemiz olmak züere gelişmekte olan ülkelerin yaşadıkları sorunun büyük bir bölümünü burada aramak gerekir.

Güçlünün kazandığı ve sözünün geçtiği mevcut küresel sistemin çarpıklıkları artık son noktada. Gelecek yıllarda iklim değişikliğinden çevreci hareketlere, teknolojik gelişmelere kadar kimlik politikaları bu değişimde etkili olacaktır. Türkiye’nin jeopolitik ve jeostatik gücünü harekete geçirmekten aciz hükümetin yaptıkları hayırlı bir sonuç doğurmadı.

İç huzurumuzun hiç kalmadığı bir ortamda bölgemizde sözü dinlenen bir ülke olduğumuzu dillendirmek bize bir şey kazandırmaz. Osmanlı’nın milletler sisteminin yeniden kurulmasını hem de yabancı bir ülkede istemek saflık ve gerçeklikten ne kadar uzak olduğunun kanıtıdır.

Türkiye Cumhuriyetini sulandırmaya çalışmak asla doğru olmayacaktır. Balkanları elimizden koparanları, Ermeni çetecileri üzerimize gönderenleri biz hiç hatırımızdan çıkardık.

1920’lerde hangi tezgahlar varsa emin olun hala aynı şeyler vardır. Dün de etnik tahrikler vardı, bugün de var. Dün de aciz yönetimler vardı, maalesef bugün de var. Başka milletlerin bilim ve teknikte mesafe kaydettiği bir süreçte bizim hep aynı meselelere saplanıp kalmamız kabul edilemez bir insafsızlıktır.

Bugünkü olumsuz şartlar altında muhatap kaldığımız sorunların üstesinden gelebilmemiz için meseleleri tarafsız ve kararlı bir biçimde ele alacak ve üstüne gidecek bir düşünce lazımdır.

AKP hükümeti ne türlü bir propaganda yaparsa yapsın ekonominin güçlü yapısından söz etmek imkânsızdır. Rakam ve oranların inşa ettiği sığınaktan bir bakıma ekonomiye nasıl bakıldığını da ispat etmiştir. Ülkemiz tarihin en büyük krizlerinden birine AKP’nin yönetimi altında girmiştir.

Siyaset bedel ödememek maksadıyla umut pompalamayla çalışmanın iktidar partisine hiçbir faydası olmamıştır. 2005’e kadar Türkiye ekonomisi artan bir oranda büyüdü. Sonra da büyümesi yavaşladı. Büyüme hızı hem potansiyelinin hem de muadillerinin gerisine düşmüştür. AKP hükümet olduğunda ülkemizle benzer şartlara sahip 149 ülke arasında Türkiye 29. iken 2009’da 136. sıraya inmiştir13/12/2010