Fikri Akyüz, BDP'li vekillerin PKK'lılarla karşılaşmasını ve 'kucaklaşmalarını' farklı bir bakış açısıyla değerlendirdi. 1991 yılında sadece Kürtçe bir kelime kullanmasından dolayı tutuklanan Leyla Zana'yı hatırlayan Akyüz, 'Leyla Zana'nın, demokratik bir hukuk devletinde sadece Kürtçe bir kelime kullandı diye 10 yıl boyunca hapiste tutulması demokratik hukuk kurallarına tersti. Bir devlet bunu yapmamalıydı' dedi.

Yaptığı bu hatırlatmadan sonra son günlerin tartışma konusu olan BDP'li vekiller ile PKK'lı teröristlerin samimi karşılaşmaları hakkında da konuşan Akyüz, verdiği demokratik hukuk devleti örneğinden yola çıkarak BDP'li vekillerin tutuklanması gerektiğine işaret etti. Demokratik bir hukuk devletinin teröristlerle kucaklaşan bir milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırması gerektiğini savunan Akyüz, şu şekilde devam etti:
Fikri Akyüz: BDP'li Vekillerin Tutuklanması Şarttır!

Demokratik bir hukuk devletinde bir milletvekili kalaşnikoflu teröristlerle kucaklaşacak şekilde davranırsa demokratik hukuk devletinin bu vekillerin dokunulmazlıklarını kaldırması gerekir. Oslo görüşmesiyle o buluşmanın hiçbir benzerliği yok. Birisinde devlet kan akmasın diye görüştü. Bunda ise kan nasıl akıtılır diye bilerek ve isteyerek görüşüldü. Burada kendileri açısından çok ciddi bir kurgu var. Buradan açıkça söylüyorum dokunulmazlıklarının ivedikleri kaldırılması ve mevzuatta tutuklama diye bir şey varsa ki var, BDP'li vekillerin tutuklanması gerekir. BDP'li vekillerin tutuklanması şarttır. Bu kişiler tutuklanmayacaksa kim tutuklanacak?